Bir felaket durumunda ne yapacağınızı hiç düşündünüz mü? Hayatta nasıl kalacaksınız? Time dergisi yazarı Amanda Ripley, ‘Tehlike Anında’ adlı kitabında 11 Eylül’den sonra hayatta kalanlarla yaptığı görüşmelerden yola çıkarak bizlere önerilerde bulunuyor.
Amanda Ripley’e göre bir felaket olduğunda insanlar olayın ne olduğu üzerine odaklanıyor, “Kaç kişi öldü? Kaç kişi hayatta kaldı?” gibi soruların peşine düşüyor. Oysa Ripley önemli olanın sayıların ardındaki ‘Neden?’ sorusu olduğunu söylüyor. Gazeteci, felaket anında hayatta kalmanızı sağlayacak bir rehber niteliği taşıyan kitabında panik, kahramanlık ve travma konusunda psikolojik ve fizyolojik bir çalışma yapıyor. Tehlikeyle karşı karşıya kaldığımızda bilinçaltımızın nasıl işleyeceğini anlatıyor. Kitap, insan kapasitesinin bu tür olaylara karşı karanlıkta kalmaktan daha az korkması gerektiğini belirtiyor. Amanda Ripley’in altını ısrarla çizdiği bir nokta var: “Karmaşık önerileri boş verin. Günlük hayatta bize yardımcı olan şeyler, felaketler sırasında da yardımcı olur.”
Sağ kalma ihtimalinizi nasıl arttırırsınız?
1- Esneklik geliştirin
Kriz zamanlarında etkin performans gösteren ve kendini sonrasında çabuk toparlayan insanlarda üç belirli eğilim gözlemleniyor: Başlarına gelen olayı etkileyebileceklerine inanıyorlar. Hayat karmaşasında anlamlı bir amaç buluyorlar. İyi ve kötü deneyimlerinden ders alacaklarına inanıyorlar.
2- Komşularınızı tanıyın
Birçok büyük felakette sizi kurtaranlar üniformalılar değil, komşularınız ya da iş arkadaşlarınızdır. O yüzden başınıza bir facia gelmesini beklemeden onlarla yakınlaşın. Komşularınızla bir tanışma toplantısı organize edin ve onlarla iletişim bilgilerinizi paylaşın.
3- Endişeyi azaltın
Günlük yaşantılarında endişe düzeyleri yüksek insanlarda aşırı davranış ya da tehlike belirtilerini yanlış okuma eğilimi daha fazladır. Eğer endişenizi kontrol etmeyi öğrenebilirseniz sağlığınız düzelir, korkunuzu daha rahat kontrol edebilir, karar verme yeteneğinizi arttırmış olursunuz.
4- Kilo verin
Acı gerçek şu ki şişmanlar daha yavaş hareket eder, kalp krizi gibi rahatsızlıklara karşı daha zayıftırlar ve yaralanma durumunda iyileşmeleri daha uzun zaman alır.
5- Riskinizi hesaplayın
En büyük risklerinizin listesini yapın. Coğrafya da bu noktada önem taşıyor. Deprem ya da sel tehlikesi bulunan bir yerde yaşamanız bu duruma dair tedbirli olmanızı gerektirir. Yangına karşı bir duman dedektörü alın.
6- Beyninizi eğitin
Pratik yapmak perfomansınızı arttırır. Risklerinizi belirledikten sonra ailenizle birlikte tatbikat yapın. Örneğin yangınlarda ölenlerin sayısı diğer felaketlerde ölenlerin toplamından fazladır. Bu yüzden bir felaket planı hazırlayın.
Yazar: Ceren Arseven
Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr