Girişimcilik bir sanattır. Girişimci de orkestra şefi. Girişimini bir sanat olarak gören ve her enstrümanı uyumlu şekilde çaldırabilen girişimcilerin başarısız olma seçeneği yoktur.
Elbette ki başarıyı sadece para kazanmaya endekslersek işletmesini yürütebilen herkese başarılı girişimci demeliyiz. Peki gerçekten öyle mi?
Onlarca yemek yediğimiz mekandan sadece bir kaçı damağımızda kalıyorsa, onlarca gittiğimiz otelden sadece birkaçını tavsiye edebiliyorsak, işletmeyi devam ettirmek değil, ona bir ruh katarak işleten orkestra şefleri gerçekten başarılı etiketini hak ediyor dememiz yanlış olmaz.
Şimdi tam da bu yazının amacının kanlı canlı ve örneği ile sizi tanıştırmak istiyorum.
1774 Kazdağı Termal Butik Otel ve girişimcisi Hasan Demiraslan…
Hasan bey aslen bir hukukçu. Ailesinden gelen misafirperverliği ve Anadolu insanının cömertliğini bir girişimde birleştirmek istemiş. Oksijeni, zeytini ve kültürü ile ülkemizin nadide bölgesi Kazdağları’nda 1774 Kazdağı Butik Otel projesini hayata geçirmiş.
Otel dediğime bakmayın burası aslında bir misafirhane konseptiyle çalışıyor. Otele giriş yaptığınız ilk andan itibaren müşteri olmanın yanında Demiraslan ailesine misafir olduğunuzu hissediyorsunuz. Eğer geç vakitte otele giriş yaptıysanız önünüze hemen açlığınızı giderecek aperatifler geliyor. Bölgeye has koruk suyu, kara dut suyu, her zaman en taptaze halleri ile ikram ediliyor.
İhtiyaçlarınıza uygun odanızı seçip yerleştiğinizde artık hem tatil hem keyifli zaman geçirmeye başlıyorsunuz.
Sabahları yine Hasan Bey’in girişimi ile başlatılan ve zenginleşen Balıkesir kahvaltınız ister odaya servis ediliyor isterse havuz başında günü harika lezzetlerle karşılıyorsunuz. Burada çok önemli bir husus var ki benim en çok rahatsız olduğum konu en güzel şekilde çözülmüş. Kahvaltınız için size içinde onlarca çeşidin olduğu bir liste veriliyor. Siz yemek istediklerinizi seçiyorsunuz ve kahvaltıya sadece onlar geliyor. Böyle israfın önüne geçiliyor.
Hasan Bey’in en takdir ettiğim özelliklerinden bir tanesi de tatilinizi zenginleştirmek için kalem kağıdı alıp yanınıza gelerek size muhteşem bir Kazdağları gezi rotası çizmesi. Nereleri gezmeniz lazım, iyi yemekleri olan yerler, kültürel rotalar hepsini en detaylı haliyle anlatıp çiziyor. Size de hem otelin hem bölgenin keyfini çıkarmak kalıyor.
Otelin çok değerli bulduğum bir özelliği de spa katını randevulu bir şekilde sadece bir aileye tahsis etmesi. Böylelikle kendi ailenizle spanın tüm imkanlarından doya doya faydalanıyorsunuz.
Böylesine özel bir konsept olunca tabi ki Hasan Bey’e sormadan duramadım: Bu fikir nasıl ortaya çıktı, oteli nasıl kurdu, bu detayları nasıl geliştirdi?
Aslında ilk söylediği söz tüm sorularımın cevabını da içeriyordu: “Benim müşterilerim misafirlerimdir ve onların mutluluğu bereketimdir.”
Burası misafirlerinin mutluluğu ile bereketlenen bir işletme. O yüzden de tatil amacından çok daha fazlasını sunuyor. Buradan mutsuz olarak ayrılan birisi olduğunda Hasan Bey de mutsuz oluyor, ki binlerce insan arasında 3-5 geçmeyen bu durumları bile işletmesini geliştirmek için fırsat olarak görüyor.
Hasan Bey’in şu yaklaşımı da aslında hepimizin bu mekanlarda özlediği, beklediği yaklaşımı sunuyor: “Ben kendime göre olması gerekeni değil, misafirlerimin ne beklediğini önemsiyorum. Para ödeyerek dinlenmek, keyif almak isteyen herkesin ihtiyaçları ve beklentilerini gerçekleştirmek benim görevimdir.”
Bu yaklaşım aslında modern pazarlamanın da temel felsefesi. Bu durum tüm konaklayanların burayla olan bağını kuruyor. Herkesin anlatacak bir hikayesi oluyor döndüğünde. Zaten hayatımızı güzel kılan şey de kişisel hikayemize zenginlik katan küçük güzel hikayeler değil midir?
Başta söylediğim gibi burası Demiraslan ailesinin bir misafirhanesi. Kahvaltıdan sonra kızı gelip hatrınızı soruyor, oğlu havuz keyfinize bir çay ikramıyla katılıyor. Tüm personel bu ailenin bir üyesi gibi güleryüzle ve içtenlikle ne gerekiyorsa anında yerine getiriyor.
1774 Kazdağı Termal Butik Otel ve girişimcisi Hasan Demiraslan tüm misafirverlikleri ile kollarını size açık bir şekilde Kazdağlar’ında bekliyorlar. Bir gün mutlaka bu deneyimi yaşamanızı öneririm. O zaman burada ne kadar az anlatabildiğimi göreceksiniz…
*
Adem Özbay
***
Bilgi ve İletişim İçin: