Hattat Hafız Osman, Haliçten karşıya geçmek için bir kayığa biner. Karşıya geçince elini cebine atar, ama parayı evde unutmuştur. Kayıkçıya, “Kayıkçı efendi, yanımda sana verecek param yok, ben sana ‘vav’ harfi yazayım”der. Kayıkçı ‘vav’ harfinin ne işe yaradığını sorar. Hafız Osman “Sahaflara götürürsen karşılığını alırsın”der.
Bir gün kayıkçının yolu sahaflara düşer. Hattat Hafız Osman’ın kendisine yazdığı ‘vav’ harfi aklına gelir ve sahaflara gösterir. Sahaflar Hafız Osman’ın yazdığı ‘vav’ harfine bir kese altın verirler. Kayıkçı sevinerek oradan ayrılır.
Bir gün yine Hattat Hafız Osman karşıya geçmek için aynı kayıkçı ile karşılaşır. Karşıya geçince Hattat Hafız Osman kayıkçıya yol ücreti olarak kâğıt para uzatır. Kayıkçı “Efendim, para vermenize gerek yok, bir ‘vav’ yazıverin”der. Hattat Hafız Osman “ o ‘vav’ her zaman yazılmaz”der.