Eller ve Ellerin Kullanımı

0
3216

Eller insanın kendini ifadesinde en duyarlı ve en etkili organlarıdır. İnsan elinin becerisinin gelişmesi, beynin biyolojik gelişimine paraleldir. İnsan beyninin düşünüp hayal ettiğini eller gerçekleştirir.
Bir çocuğun parmağının ucunda 1 cm2’de 6 bin sinir hücresi sonlanmaktadır. Bu inanılmaz kapasite ile insan parmakları arasındaki bir saç kılını veya bir toz zerresini algılayabilir.
İnsan beyninde başparmak ve işaret parmağını kontrol eden hücrelerin kapladığı alan boş ve bütün duyu organlarının kapladığı alana eşit, ayağın kapladığı alandan da on kat fazladır.

ELİN KONUMLARI Bir orkestra şefinin elinde tuttuğu buton ne işleve sahipse konuşan kişinin elleri de aynı işlevi yürütür. El hareketleri konuşmamıza ritim ve vurgu katarak düşüncemizin duygusal tonunu ortaya koyar.

 

Eller insanın kendini ifadesinde en duyarlı ve en etkili organlarıdır. İnsan elinin becerisinin gelişmesi, beynin biyolojik gelişimine paraleldir. İnsan beyninin düşünüp hayal ettiğini eller gerçekleştirir.
Bir çocuğun parmağının ucunda 1 cm2’de 6 bin sinir hücresi sonlanmaktadır. Bu inanılmaz kapasite ile insan parmakları arasındaki bir saç kılını veya bir toz zerresini algılayabilir.
İnsan beyninde başparmak ve işaret parmağını kontrol eden hücrelerin kapladığı alan boş ve bütün duyu organlarının kapladığı alana eşit, ayağın kapladığı alandan da on kat fazladır.

ELİN KONUMLARI

Bir orkestra şefinin elinde tuttuğu buton ne işleve sahipse konuşan kişinin elleri de aynı işlevi yürütür. El hareketleri konuşmamıza ritim ve vurgu katarak düşüncemizin duygusal tonunu ortaya koyar.
Ellerin konuşma sırasında temel görevi konuşmanın bizce önemli olan noktalarını vurgulamaktadır. El hareketleri konuşmayla öyle bütünleşmiştir ki, çok kere telefonla konuşurken bile bu hareketleri yaparız.

AÇIK EL
Öğretmenin ellerini kullanışının şekillerinden birisi avuç içinin açık olarak havaya bakması ve avuç içinin öğrenciye gösterilmesidir. Avuç içi dışına kıyasla daha duyarlıdır.
Öğretmenin avuç içini kullanış biçimi o öğretmenin duygu, düşünce ve iç dünyasıyla ilgili son derece önemli bilgiler verir. Öğretmen sınıfta aynı ses tonu ve kelimeleri kullansa bile sadece avuç içini kullanışındaki farklılık sebebiyle öğrenciyi rahatsız edebilir. Onunla bir çatışmaya sürüklenebilir veya istediklerini zorlamadan yaptırması mümkün olabilir.
Açık duran bir el öğrenciye içini gösterir. Böyle bir el öğrenciye gizli ve saklısı olmaksızın güven ve dostluk sunar. Uyum ve uzlaşmaya davet eder. Öğretmenle öğrenci arasındaki iletişimi güçlendirir. Öğretmen avuç içini öğrencisine göstermekle, “Benim sizden saklayacak bir şeyim yok her şeyimle size açığım ve sizden gelecek mesajları almaya hazırım.” demektir.
Öğretmenin eli açıkken söylediği bir şey karşıdakileri rahatsız etmeyecektir. Sınıfta bir otorite kurma hissi uyandırmayacaktır. Açık el iletişim kurmak, ikna etmek ve “Bak elimde bir şey saklamıyorum, doğruyu söylüyorum.” demek için iyi bir kullanım olarak kabul edilir. Konuştuğunuz sınıfta kollarını açarak avuçlarınızın içini öğrencilerin görebileceği biçimde yaklaşıyorsanız, onlarla iletişim kurma çabasında olduğunuzu karşınızdaki topluluk rahatlıkla algılar. Ayrıca açık tutulan el, karşınızdaki şahsa karşı duyduğunuz saygıyı da içerir ve teklifin eşit olarak karşılıklı ilişki içerisinde verilebileceğini gösterir.

OTORİTER EL (KAPALI EL)
Kapalı tutulan elin avuç içinin aşağı dönük olması elinin tersinin yukarı veya karşıdaki öğrenciye bakması öğretmenin hassas tarafını dünyaya kapattığının işaretidir. O sadece dersini anlatmak için sınıfa girecektir. İletişime kendisi kapatılmıştır.
Ders anlatırken sürekli elinin tersini sınıfa karşı tutan öğretmen ya duygularındaki güvensizliği örtmeye çalışıyor ya bilgi eksikliğini saklamaya çalışıyor ya da karşısındaki gruptan sakladığı bir şeyler vardır. Bu davranışı alışkanlık haline getiren öğretmenin dersinden bir şeyler beklemek adeta imkânsızdır. Bu tüt öğretmenler amaçları  ile dağın arkasına gizlenmiştir.
Öğrenci ile aralarına mesafe koydukları çok karşılaşılan bir durumdur. Elleri ile öğrencileriyle aralarına bir duvar örerler.
Kapalı el öğrencinin beyninde bir anda  otoriteyi canlandırır. Köpek eğitmiş olanlar bunu iyi bilir. Köpeği avuç aşağı gösterir bir şekilde kolunuzu aşağı indirir ve yüksek sesle otur Tifi derseniz oturur. Aynı köpeğe gülümseyerek eli açık kibar ve yumuşak bir tonda Tifi oturur musun lütfen dediğinde Tifi: Niye oturayım ki bir kere avuçların açık sen benim üzerimde otorite kuramıyorsun kardeşim dinleniyor musun emir mi veriyorsun diye düşünecektir.
Öğrencilere hitap ederken dikkat etmeniz gereken şey kollarınızın açık avuçlarınızın yukarıya ya da öğrenciye bakıyor olması ve ellerinizi de hep bel hizanızın üstünde tutuyor olmanızdır. Bu sınıfın algısını ve sizinle olan iletişimini arttırır.
Herhangi bir tartışmayı durdurmak, bastırmak isteyen bir başkan, bir arabayı otoriter bir şekilde yavaşlatmak isteyen bir trafik polisi, beraberindeki milletvekillerini otorite altına almak isteyen bir parti başkanı, sınıfını susturmak ve onlarla iletişim kurmak isteyen bir öğretmen avuçları aşağı bakarak ellerini otoriter konumda bastırarak konuşacaktır.

ELİN TEHDİT KONUMU
Öğrencisinin yaptığı bir hatayı, sıkılmış yumruğuyla işaret parmağını kâğıt üzerine uzatarak gösteren öğretmen hiçbir mazereti kabul etmeyeceğini göstermektedir ve bu bir hakarettir.
Öğrenciyi tahtaya kaldırırken yumruğumuzu sıkıp işaret parmağımızı öğrenciye uzatarak sen kalk dediğimizde karşımızdaki kişiye iki mesaj gönderiyoruz demektir. Birincisi, “Senin ismini söylemediğim için varlığını kabul etmiyorum”, ikincisi ise, “Ben her ne kadar gülümsüyorsam bile tahtaya kalkınca sana öyle sorular soracağım ki baban gelse çözemeyecek.” Öğrenci bir eşya değildir. Ona değer vermeli ve işaret parmağımızla tehdit ederek değil açık elimizle saygı ve sevgi duyarak ismini söyleyerek tahtaya kaldırmalıyız.

DERS ESNASINDA ELLERİMİZ NE DİYOR?
1. Havayı hassas bir şekilde kavrama:
Öğretmen eliyle ya anlattığı konuya hassasiyet kazandırmaya çalışır ya da konuştuğu konuyla ilgili olarak gücünü göstermeye çalışır.
Bazen zihnindeki bir sorunun cevabını bulamadığında ancak çok yakın olduğunda bu arayışı parmaklarının arasında havayı tutar gibi gösterir.
2. Havayı güçlü bir şekilde kavrama:
Öğretmen güçlü kavrama jestini bir konudaki kararlılığını göstermek için kullanır. Sıkılmış yumrukla yapılan bir konuşma öğrencinin dikkatini çeker ve heyecanlandırır.
3. İki elin makas gibi kişiden yana doğru açılması:
Bu çok şiddetli bir reddediş ifadesidir. Öğretmen bu hareketiyle sınıftakilerle arasına düşmanca bir set çektiğini gösterir. Ya da teklif edilen şeyleri kesinlikle kabul etmediğini ifade eder.
4. Elin yumruk olarak kullanılması:
Yumruk insanı koruyan doğal bir silahtır. Yumruk ile sadece yüzüne ve karnına vurulmaz. Yumruk tehdit edici bir biçimde sallanabilir. Masaya dayanabilir ve hiç değilse yumuşak bir hareketle havada tutulabilir. Yumruğu masaya vurmak kabalık, duygulara ve egemen olamamanın bir işaretidir. Ellerle yapılan en saldırgan jest budur. Sıkılmış bir yumrukla havayı döven kişi savunduğu fikre karşı çıkıldığı takdirde mücadeleyi nereye götüreceği konusunda şüphe bırakmaz!!!
5. Parmağın havaya kalkması:
Elin sıkılarak işaret parmağının havaya kalkması ya da karşıdaki kişiyi göstermesi öğrencilerde direnç ve rahatsızlık oluşturur. Tehdit ve otorite ifade eden bir harekettir. Bu rahatsızlık öğrencide karşı koymak söylenenin tersini yapmak isteği doğurur ve öğretmene karşı hınç duyulmasına neden olur.
İşaret parmağını uzatıp öğrenciyi suçlarken diğer üç parmağın kendimizi gösterdiğini unutmamamız gerekir. Bu görüntü karşımızdakini suçladığımız konuda kendi sorumluluk payımızı düşünmemiz açısından önem taşır.
Öğrenciyi suçladığımız pek çok konuda yetersiz eğitim sebebiyle sorumluluk altında olma ihtimalimiz çok yüksektir.
6. Avuç içinin yukarı bakması:
Bu durumda son derece yumuşak bir şekilde öğrenciden kendi fikrine katılmasını istiyor demektir.
Bir fikri, bir öneriyi, bir izlenimi veya bir daveti açık el jestiyle yapan öğretmenin davranışı karşı görüşlere ve tekliflere de hazır olduğunu gösterir.
7. Avuç içinin aşağıya bakması:
Böyle bir davranış artmış olan gerginliği kontrol etmek isteyen soğukkanlı bir yaklaşımın işaretidir. Bu jest, uygulayana, karşı tarafta direnç doğurmayan bir üstünlük verir. Öğrenciyi otoritesi altına almak isteyen öğretmenlerin bilerek ya da bilmeden kullandığı bir harekettir.
8. İki elin avuç içlerinin karşıya bakması:
Bu hareket öğretmenin karşıdan gelen teklif ve eleştirilere karşı çıkmasıdır.  Öğrenciyle kendisi arasında aşılmaz bir duvar örmüştür. Bu davranış karşı tarafı durdurmayı kendi sınırlarından içeri sokmamayı amaçlar.
9. İki elin avuç içlerinin kendi göğsünü göstermesi:
Bu jest karşıdaki öğrenciyi ve ortaya koyduğu fikirleri kucaklayarak onunla uyum içinde olmak isteğini yansıtır.
10. Eller kenetli:
Genel bir olumsuzluğun, bir hayal kırıklığının habercisidir. Ders anlatırken öğrencinin ilgi alanı dışına çıktıysanız ve artık ona hitap etmiyorsanız, öğrencinin ellerini masanın üzerinde kenetlenmiş ve gittikçe yukarı doğru çıkar bulacaksınız demektir.
11. Ellerin önde ve arkada birleşmesi:
Ellerin arkada birleşmesi kişinin kendine olan özgüveninin ve meydan okumayı anımsatır. Saklayacak ve korkacak bir şeyinizin olmadığını karşınızdakine gösterirsiniz.
Elleri bedenin arkasına kavuşturma otoriteyi temsil eden polis, öğretmenler ve subaylar arasında görülen bir jesttir.
Genelde bu, koridordan geçen lise müdürü Mahmut Hoca yürüyüşüdür. Bu durum, göğsün öne çekilmesi, omuzların yükselmesi, burnun havaya kalkmasıyla tamamlanır.
Ellerin önde birleşmesi ise itaati ve kendine olan güvensizliğini gösterir. Ve genelde boynun eğilmesi vücudun küçülmesi ve omuzların düşmesi ile desteklenir. Karşınızdakine vur enseme al ağzımdaki ekmeği havasını verirsiniz.
12. Bilge durumu:
Bu durum öğretmene daha çok “ben biliyor görünüyorum” havası vermektedir. İki elin parmakları birleştirilir, burun hafif yukarıya kaldırılır, bakışlarda ve yüz hatlarında konuya tam hâkimiyet vardır. Buna Haldun Dormen duruşu adı verilir.
Bu hareketi yaptığınızda sınıftaki öğrenciniz sizin konuya hâkim olduğunuzu ve bu konuda çok şey bildiğinizi düşünecektir. Ancak dikkatli olmak gerekir. 45 dakikalık ders boyunca bu duruşu yaparsınız. Teneffüste koridorlarda sizin taklidinizi yapan öğrencilerle karşılaşabilirsiniz.

 

Faydalanılan kaynaklar:
1. Eğitimde İletişim, Prof. Dr. Akif Ergin-Cem Birol, Anı Yayıncılık, Eylül 2000
2. Dikkat Vücudunuz Konuşuyor, Ahmet Şerif İzgören, Akademi İnternational Ankara 1999
3. Beden Dili, Zuhal Baltaş-Acar Baltaş, Remzi Kitabevi, Ocak 2000
4. Beden Dili (Sessiz Diliniz) Samy Molcho, Gün Yayıncılık, İst. 2000

 

www.gencgelisim.com

 

Bu yazılarımız da ilginizi çekebilir:

İLETİŞİM VE BEDEN DİLİ
BEDEN DİLİNİN ŞİFRELER
Hz. Peygamberin Beden Dili
İletişimde 40 Kere Maşallah Dedirtin
Siz Hangi Dilden Giyiniyorsunuz?
Yüz Okuma Sanatı: FİZYONOMİ
Beyninizi Çalıştıracak Gülümseten Sorular
Fotoğraflarda Daha İyi Çıkmak İçin…
Beden Dili Haritanızla Pozitif Bir İmaj Yaratın
Sen Adamı Gözünden Tanır mısın?
BEDEN DİLİ İLE İLGİLİ SORULAR VE CEVAPLAR
Olumlu Bir İlk İzlenim Oluşturmanın Yolu Nereden Geçer?
Yalancının Beden Dili
Beden Dili Haritanızla Pozitif Bir İmaj Yaratın
Gözünden Adam Tanıma Tekniği
Kaliteli Yaşam İçin 18 Beden Dili Taktiği
Bir Söz Söyle, Ne Olduğunu Söyleyeyim
Beden Dili
Liderlerin Beden Dili
Bilinçaltının Gizli Dili Rüyalar
Yapay Değil Doğal Beden Dili
İletişimin Kalitesini Beden Diliniz Belirler
YIN&YANG İlkeleri Doğrultusunda Çin Yüz Okuma Sanatı
Yüz Okuma Sanatı FİZYONOMİ
Gerginlik Anları ve İletişim Modelleri
Eller ve Ellerin Kullanımı
Aşkın Beden Dili
Eğitimde Beden Dilinin Önemi
Sen SUS Bedenin Konuşsun!

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız