Yaşamakla yaşadığını zannetmek arasında fark vardır. Mutlu olmakla mutlu olduğunu zannetmek arasında da…
Mutluluk da mutsuzluk da kişinin dahil olduğu hayatı kendi içinde yorumlayışıyla ilgilidir. Mutsuz insan, kendine mutlu olma fırsatını vermeyen ve bunun için mücadele etmeyen kişidir. Birçok insan tıpkı çocukluk yıllarında oynanan evcilik oyunu gibi mutluluk oyunu oynamaktadır.
Her zaman söylediğim gibi "Hayat mı sizi yaşıyor, siz mi hayatı yaşıyorsunuz?" Gerçekten yaşıyor ve mutlu muyuz? Yoksa yaşamın ve mutluluğun yanılsamasında birer figüran mıyız?
Kendinizi mutsuz hissettiğinizde, sizi bu mutsuzluğa ulaştıran kaynakların ne olduğunu öğrenmeye çalışmalı ve onu bulduğunuzda bu kaynağı kesmelisiniz. Çünkü mutsuzluk kaynağı kesildiğinde, mutluluk kaynağı açılıverir.
Günümüzde hemen herkes mutluluğu arıyor. Mutlulukla ilgili yazılan pek çok kitapta da insanlara bu arayışlarıyla ilgili …
NİYAZİ F. ERES
niyazieres@sibermekan.com
Yaşamakla yaşadığını zannetmek arasında fark vardır. Mutlu olmakla mutlu olduğunu zannetmek arasında da…
Mutluluk da mutsuzluk da kişinin dahil olduğu hayatı kendi içinde yorumlayışıyla ilgilidir. Mutsuz insan, kendine mutlu olma fırsatını vermeyen ve bunun için mücadele etmeyen kişidir. Birçok insan tıpkı çocukluk yıllarında oynanan evcilik oyunu gibi mutluluk oyunu oynamaktadır.
Her zaman söylediğim gibi "Hayat mı sizi yaşıyor, siz mi hayatı yaşıyorsunuz?" Gerçekten yaşıyor ve mutlu muyuz? Yoksa yaşamın ve mutluluğun yanılsamasında birer figüran mıyız?
Kendinizi mutsuz hissettiğinizde, sizi bu mutsuzluğa ulaştıran kaynakların ne olduğunu öğrenmeye çalışmalı ve onu bulduğunuzda bu kaynağı kesmelisiniz. Çünkü mutsuzluk kaynağı kesildiğinde, mutluluk kaynağı açılıverir.
Günümüzde hemen herkes mutluluğu arıyor. Mutlulukla ilgili yazılan pek çok kitapta da insanlara bu arayışlarıyla ilgili reçeteler veriliyor, haritalar çiziliyor. Tabi bu harita ve reçeteler kişiye özel değil, genele özel olduğu için de sonuç genellikle hayal kırıklığına meydan veriyor. Herkes Polyannacılık olgusuyla birer Polyanna olmaya teşvik ediliyor. Fakat bu oyunun sonu da çoğunlukla hüsran oluyor.
Mutlu olmak diye bir şeye inanıyorsanız bu inancınızın sizi harekete geçirmesi gerekir. Eğer harekete geçemiyorsanız, bu inancınız yeterince güçlü değil demektir.
Bugün birçok kişinin mutluluk ve mutsuzluk kavramlarını kullanmalarının temel sebebi bu kavramlara inandırılmış olmalarıdır. Ve maalesef birçok insan, bu oyunun bir parçası olarak söz konusu aldatmacaya dahil olmaktadır. Evet! Mutluluk oyunu… Biliyorsunuz ki oyunlar gerçek değildir. Eğer mutluluk oyununa dâhilseniz, hissettiğinizi sandığınız bu mutluluk da gerçek olmayacak ve bir oyundan öteye geçemeyecektir. Mutluluğun yolunun her şeye Polyannacı felsefeyle bakmak olduğunu söyleyen birçok öğreti de insanların hayal kırıklığına uğramasına sebep olmaktadır.
Alessandro Ancona'nın dediği gibi "Mutluluğun gelmesini beklemek yerine onu biz aramalıyız."
Mutluluk Oyunu Oynamadan Mutluluk Düzeyimizi Artırmak İçin:
< Kendimizi tanımalıyız,
< Gelişime ve değişime açık olmalıyız,
< Zorluklar karşısında yılmamalı ve mücadeleci olmalıyız,
< Her engelin mutlaka bir geçiş yolu olduğuna inanmalıyız,
< Tutum ve davranışlarımızın inançlarımızın eseri olduğunun farkına varmalıyız,
< Deneme cesaretimizi kaybetmemeliyiz,
< Hayallerimizin ve isteklerimizin ayırtına varmalıyız,
< Tercihlerimizi doğru yapmalıyız,
< Gücümüzü gerektiği yerde ve doğru kullanmalıyız,
< Zamanı verimli kullanmalıyız,
< 'An'ı yaşamalıyız,
< İletişimlerimizin ve ilişkilerimizin kalitesini artırmalıyız,
< İç motivasyon gücümüzü keşfetmeli, geliştirmeli ve kullanmalıyız,
< Öz güvenimizi ve özsaygımızı artırmalıyız,
< Sağlığımızı korumak için gerekenleri yapmalıyız,
< Ahlakımızı güzelleştirmek için çalışmalıyız,
< Mantıklı bir iyimserlik içinde olmalıyız,
< Şükretmeyi ihmal etmemeliyiz, 'keşke'lerle vaktimizi harcamak yerine 'Bir dahaki sefere…' demeliyiz,
< Kendimizi mutsuz hissettiğimizde mutlu günler için sabretmeli, mutlu hissettiğimizde de bunun için şükretmeliyiz.
Mutluluk seviyemizi belirlemede en pratik ve kolay yol, bizi çöküntüye uğratan, huzursuz eden düşüncelerimizden kurtulmaktır. Bu, insanın elindedir.
Dünyamızdaki her şeyin iyi ve mutlu olmasını isteriz. Ancak bu mutluluğun kaynağının yaratıcının izni ile kendi içimizden doğup dünyaya yayıldığının bilincine varırsak, onu başka yerde aramakla enerjimizi boşa harcamayız.
Hayatınızın mutsuzlukla solmasını mı, yoksa mutlulukla açmasını mı istersiniz?
Mutluluğu beklerseniz emin olun gelecektir. Çünkü her şeyde olduğu gibi mutluluk da ona yaklaşana yaklaşır. Onu isteyenlerin yanında olur.
Nasıl ki yeterli çalışmadığınız zaman maaş, derslerimize çalışmadığımız zaman da iyi not alamıyorsak, mutluluk için de aynı şey geçerlidir.
Mutluluk düzeyimizi yükseltmek için çalışmazsanız, onun yanılsamasıyla kendinizi kandırırsınız. Mutluluğun yükseltilmesi yaşam kalitemizi artıracak, mutluluğun yanılsaması ise tıpkı Karagöz perdesinde olduğu gibi gölgeden ibaret olacaktır.
Mutluluğunuzun adını siz koyun, haritasını siz çizin! Yukarıdaki maddelerle yolunuzu aydınlatmak için yakacağınız ateşe kıvılcım oluşturun. Ve istediğiniz sürece mutlu olun, mutlu kalın!