Genç, girişimci ve yeniliklere açık bir Başkan Ahmet Misbah Demircan. Hayata geçirdiği projeler eğitimin vazgeçilmez olduğunu defalarca vurguluyor. İyi eğitimin mutlu toplumlara ulaşmamız açısından önemini belirten Beyoğlu BelediyeBaşkanı Demircan, samimi tavırlarıyla yakışıklı bir başkan olma özelliğinin yanında mütevazı yanını da farkında olmadan göstermiş oldu.
Beyoğlu duruşundaki asaleti ve gücü tarihinden alıyor ve bugünden yarınlara özenle korunan bir Beyoğlu var karşımızda. Gelecekte geçmişinden asla yakınmayacak şekilde yönetilen Beyoğlu yarınlara söz veriyor "Bugünden yarınlara duyurulur; dünlerinizi hep yaptıklarımızla ve size bıraktığımız hizmetlerle onurlanarak anacaksınız". Sayın Başkan gelecek bizden güzel bir Beyoğlu bekliyor. Bu konuda size ve yapacaklarınıza güveniyoruz. Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan eğitime ve gelişime yaptıklarını anlattı:
Bahar Erkan
bahar@gencgelisim.com
Genç, girişimci ve yeniliklere açık bir Başkan Ahmet Misbah Demircan. Hayata geçirdiği projeler eğitimin vazgeçilmez olduğunu defalarca vurguluyor. İyi eğitimin mutlu toplumlara ulaşmamız açısından önemini belirten Beyoğlu BelediyeBaşkanı Demircan, samimi tavırlarıyla yakışıklı bir başkan olma özelliğinin yanında mütevazı yanını da farkında olmadan göstermiş oldu.
Beyoğlu duruşundaki asaleti ve gücü tarihinden alıyor ve bugünden yarınlara özenle korunan bir Beyoğlu var karşımızda. Gelecekte geçmişinden asla yakınmayacak şekilde yönetilen Beyoğlu yarınlara söz veriyor "Bugünden yarınlara duyurulur; dünlerinizi hep yaptıklarımızla ve size bıraktığımız hizmetlerle onurlanarak anacaksınız". Sayın Başkan gelecek bizden güzel bir Beyoğlu bekliyor. Bu konuda size ve yapacaklarınıza güveniyoruz.
Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan eğitime ve gelişime yaptıklarını anlattı:
Beyoğlu'nu bir de sizden dinleyebilir miyiz? Bize göre manşetlerde yazılanların doğruluk payı var Beyoğlu sizin kadar yakışıklı duruyor.
Beyoğlu, Herkesin bildiği gibi İstanbul'un, Türkiye'nin gözdesi olma özelliğine sahip. Beyoğlu güzel olmak zorunda olan bir ilçemiz. Eski İstanbul denildiğinde Beyoğlu, Eminönü ve Fatih farklıdır. Yapılanma ve yerleşim olarak anlatacak çok hikayesi olan ilçelerimizdir. Eski İstanbul denilen yer buralardı. Eski İstanbul'da kültür olayları, sanatsal faaliyetler, yabancılar, Gazeteciler farklı, dinamik hayatın yaşayan bütün unsurlarını Beyoğlu kendi bölgesinde toplamıştı.
Beyoğlu ilklerin yaşandığı yer diyebiliriz. Sinemada, film ve tiyatro gösterilerinde hemen hemen bütün yeniliklerin gerçekleştiği mekan olarak tarihte yerini aldı .Türkiye'nin ilk belediye olma özelliğini de taşıyan Beyoğlu ilk yer altı şebekelerinin yapılmasıyla yaşanacak elit bir yer olma özelliğini de taşıyor. Burası Türkiye'nin Avrupa'ya açıldığı Osmanlının Avrupa'yla ittifak kurduğu en önemli yeridir. Dolayısıyla Beyoğlu zaten güzel bir yer ama yüzyıllardır bir ihmale uğramış. Bu ihmali ortadan kaldırmak üzere eski dönem belediye başkanı büyük bir gayretle çalışmışlar. Ben buradan Nusret Bayraktar beyefendiye teşekkür ediyorum. Tabi sayın Başbakan'a. Onların döneminde Beyoğlunun alt yapısı bitti. Peşinden Kadir Bey'in zamanında mimar gözüyle güzelleştirme faaliyetleri ilk defa ciddi bir şekilde başlatılmış oldu. Bu mirasın üzerine biz bir truzimci gözüyle daha da güzelini yapmak zorundaydık.
Yaptığınız çalışmaları incelediğimiz zaman eğitime çok fazla önem verdiğinizi görüyoruz. Öğrencilerinin eğitimine, başarılı olmalarına, onları topluma kazandırmak adına yaptığınız ciddi çalışmalar var. Genç bir başkan olarak size bu hassasiyeti duymanızı sağlayacak etken neydi?
Nedeni çok basit. Bir insan iş yerinde başarılı işler yapmak için çalışır. Önce ekibini motive eder. Eğer ekibini iyi motive etmezse başarılı çalışmalar ortaya koyamaz. Tek başına insan hiçbir şeydir. Ekip çalışmasıyla başarılı şeyler ortaya çıkabilir ancak. Bir ilçede eğer çok iyi şeyler yapmak istiyorsanız bütün ilçeyi tetiklemeniz gerekir. Bütün ilçe denince de bu işin en kolay organize edilecek kısmı okuyan gençlerdir. Onlar önemli, bütün toplumlar bunu böyle bilirler. Eğer bu böyle olmasaydı dünyadaki insanlar eğitime bu kadar para ayırmazdı. Çünkü gençler iyi yetişmeli. Onların iyi yetişmesi daha iyi yönetebilen ve yönetilebilen bir anlayışın gelişmesine sağlar. Daha uygun şartlarda yaşanabilen mutlu bir ortamın yapılandığı bir toplum kazandırmak niyetindeyiz. Dolayısıyla bu hedeften kimse vazgeçemez. Eğer bir ülke bunu göz ardı ediyorsa birçok şeyi göz ardı ediyor demektir.
Öğrencilerin başarılarını arttırmak için onları mükâfatlandırıyor farklı kültürleri görmelerini sağlıyorsunuz. Bu başarısız öğrencileri nasıl etkiledi, başarıya doğru koşmalarını sağladı mı? Kısacası öğrenciler için yarış başlamıştı ve şu sıralar sonuca yaklaşıyorlar diyebilir miyiz?
Mutlaka insan yaptığı her başarının karşılığını almak ister. Biz bir şey ürettik. Bunu hak edenlere vermenin de doğru bir yöntem olduğu düşüncesindeyiz. Bu çocukları ve gençleri kesinlikle motive ediyor. Ben bugün Sütlüce sahillerindeydim. Şehit Öğretmen Neşe Arken ilköğretim okulunun öğrencileri koşarak yanıma geldiler ve "başkan ağbi biz çok çalışıyoruz bütün derslerimiz 5 Kefken'e gelicez dimi?" diye sordular. "Siz işi yırtmışsınız hepsi 5 oldu mu tabii gelirsiniz" dedim. Bu yarış içersinde olduklarının göstergesidir. Bunu ilk defa size söylüyorum. Doğan Doğansen Müzesinden geliyoruz. Hocamla anlaştık o kampta her hafta ressamlarımız olacak bir grup da resim dersi verecek ve yarışma yapacaklar. Bunlar çok güzel olanaklar. Ağaç dikme, yüzme, bisiklete binme, tiyatro, müzik vs. gibi bir sürü aktiviteleri okulda bulamadığı etkinlikleri yapma fırsatı bulacaklar. Parayla alamayacağı bir ortam yaşatıyorsunuz çocuklara. Bu çok önemli! Bir insanın ufkunu geliştirmek için çok ihtiyacı olan olanakları sağlıyorsunuz ve bunları görenler bir yol çiziyorlar kendilerine. Hayattan beklentilerini bile geliştiriyorlar, hedeflerini yükseltmelerinde yardımcı oluyorsunuz. İşte eğitim bu! Onlar var olmakla üzerlerine düşen görevi yapıyorlar, bize düşende onları iyi eğitebilmek. Benim hedefim çocuklar. Çünkü çocuklar kendimize yatırım yapmak demektir. Bir belediye başkanının vazifeleri vardır tabi. Ama o toplumdaki gençlere karşı mesuliyetleri yok anlamına gelmez. Bu bizim yaptıklarımız maddi külfeti olmayan sponsorlarla dönen şeyler. Biz sadece biraz emek harcıyoruz hepsi bu!
Eğitimde sadece çocuklara ve gençlere mi yönelmektesiniz?
Kadınların daha mutlu bir aile ortamında yaşamaları için onlara da eğitim programları hazırladık ve seminerler verdik. Kendilerini geliştirmek için kurslar açtık. Bunları sürekli yapıyoruz. Şuanda Avrupa Birliğinden aldığımız üç tane fon var. Bunların birini Çağdaş Eğitim Vakfıyla aldık. Birini Kadın Evini Değerlendirme Vakfıyla aldık. Bir diğerini ise Boğaziçi Üniversitesi ile aldık. Boğaziçi Üniversitesi ile 75 genç meslek edindirme kursuna gidiyor. Kadın Evini Değerlendirme Vakfında kolunda 250 kadın kendini geliştiriyor. Çağdaş Eğitim Vakfına 300 insana hitap ediyor. 650 insana eğitim veriyoruz. Eğitim parası almıyoruz. Avrupa Birliği Sertifikası veriyoruz. Hatta geldikleri dönemde harçlıklarını bile veriyoruz. Bunları Beyoğlu Belediyesinden hiçbir şey harcamadan yapıyoruz.
Bazı öğrencileri de yurtdışına gönderdiğiniz ve onların kültür alış verişinde bulunmalarını sağladığınızı biliyoruz. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
200 – 300 öğrencimizin Avrupa görmesi bizim için çok önemli. Bu da bir eğitim sonuçta. Bu öğrencilerin kampları 15 gün. Birkaç yüz öğrencimizi Avrupa'ya götürmek bizim için iyi bir çalışma. Bu konuyla ilgili öğrencilerin spor kıyafetleri için sponsorlara ihtiyacımız var. Çocuklarımızı gönderirken üstlerine başlarına çantalarına dikkat etmemiz gerekiyor. Transfer sponsorlarına ihtiyacımız var. Çünkü kampı zaten bedava alıyoruz.