Haçlı Seferleri Neden Yapıldı?

0
1099

Haçlı Seferleri, Avrupalılar’ın İslam’ın belini kırmak ve bir daha toparlanmasına mani olmak için bütün güçleri ile yapkları savaşlardır. Başta kiliseler olmak üzere bütün batı seferber olmuş ve nice Müslüman kanı akıtmışlardır. Tabi şimdi de bu saldırılar devam etmektedir.

Bu seferlerde en önemli görevi Vatikan üstlenmiştir. Bu sebepten dolayı Vatikan’da Papa II. Urbain’in tahrik ve teşvikleriyle Haçlı Seferleri başladı. Kalabalık ordular halinde Anadolu, Suriye ve Filistin’e gelen Haçlılar ile Türkler karşı karşıya geldi. (1099) Kudüs’ün Haçlılar tarafından ele geçirilmesi ile nice acılar yaşandı, günlerce şehirlerden Müslümanların kanları aktı. Bu zulüm bir belgedir, hem de Avrupalının tarihinde kara bir lekedir. Aynı zamanda Avrupalının zihniyetini ortaya koymaktadır.

 

 

İslam orduları tarafından (1144) İmadettin Zengi, Urfa’yı ve (1187) Selahaddin Eyyübî Kudüs’ü Haçlıların elinden aldılar. Hıristiyanlar büyük bir korku içine düştüler. Çünkü bizim yaptığımızı onlar da bize yapacaklar endişesi vardı. Ama öyle olmadı, yine tarih Müslümanların merhametine şahit oldu. Böylece tarih, büyük bir insanlık örneğine kayıt düşş oldu. Müslümanlar Kudüs’e girdiklerinde Kudüs şehrinde kanlar akmadı. Tam aksine adalet ve huzur geldi. İnsanlık tarihi bir kez daha yazıldı. İslam’ın engin hoşgörüsü ve adaleti tarihler boyu örnek oldu Müslümanların sicilinde…

 

sır’da Memlüklü Türk Sultanı Baybars, Suriye’nin sahil şehirlerindeki son haçlı kalıntılarını da birer birer ortadan kaldırdı. Sultan Baybars’ın İslam dünyasına yaptığı ikinci büyük hizmeti, Moğolları durdurmasıdır.

Pek bilinmez Memlûklüler, ama onlar bir Türk devletidir. Hâla Mısırda hayatlarını sürdürmektedirler. Onları bulmak ve tarihî bağları yeniden inşa etmek gerekir. Büyük devlet olmanın gereğidir bu…Türk kültürü ile bütünleşmiş Arap asıllılar, Arap kültürü ile bütünleşmiş Türk asıllılar. Ne kadar ilginç ve güzel bir durum. Irkçılıktan uzak birbirine kaynaşmış milletler. Biyolojik olarak Türk, kültür olarak Arap. Böyle bir insan ırkçı olması mümkün değil.

İslam Alemi için büyük bir tehlike olan Moğol istilasından bahseder misiniz?

Moğol saldırıları Selçuklu Devletini ortadan kaldırıp, tam 160 yıl süren karışıklıklardan sonra Anadolu’da birlik yeniden sağlanmıştı.

Burada devreye dervişler, şeyhler girdi. Devletin yokluğunu hissettirmediler. Ezilen ve yurtlarından sürülen Türkmenlere sahip çıktılar. Bu çok ilginçtir, bu dönem hakkıyla bilinmiyor maalesef… Himmet sahibi ulular, her zaman bu milletin menfaatleri için çalışmış insanlardır. Bu insanları bir milletin bağrından sökmek demek, toplumu bir arada tutan harcın ortadan kalkması anlamına gelir ki, bu da çok tehlikelidir. İşte Şeyh Edabali başta olmak üzere, çalışan bu insanların sayesinde bir Osmanlı devleti doğuyordu. Şeyh Edabali, “bir devlet adamı nasıl olur, nasıl olmalıdır”ınitimini verdi Osman Bey’e. Devlet adamı olmak başka bir şey çünkü… Bir uç beyliğinden bir imparatorluğa doğru ilk adımlar atılıyordu. Osmanoğulları; Gündüz Alp, Ertuğrul Bey, Osman Bey, Orhan Bey, I. Murat, Yıldırım Beyazıt… Bildiğiniz gibi Moğollar herkese bir korku saldı. Vahşice insanlara saldırdılar, binlerce kitap yaktılar. Bir derviş bağırıyormuş; “Zamanın Gavsı, beni kurtar” diye. Bir kişi de ona; “Sen bir bir Moğol askerinin atının kuyruğundan tut da kurtul, yoksa dilini tut, başından olursun sonra” demiş. Dergahlarda böyle saflarda var. Sen gayret edeceksin çalışacaksın. İşte o zaman muzaffer olursun. Dünyada Allah (cc) koyduğu adetullah ve sünnetullah vardır…

Türkistan, Irak ve İran’ı harabeye çeviren ve batıya doğru ilerlemekte olan Moğol Ordusunu (1260) Ayn Calut’da mağlup ederek durduran Türklerdir. Ortaçağın büyük tarihçilerinden Bedrettin El-Ayni; “Moğollar’a karşı İslamiyet’i Türkler kurtarmışlardır” diyerek Ayn Calut zaferinin ehemmiyetini belirtmektedir. Diğer taraftan Baybars, Bağdat’ın işgalinde Moğol katliamından kurtularak Dımaşk’a kaçmış olan El-Zahir’in oğlu Ahmet’i Kahire’ye davet ederek 9 Haziran 1261 tarihinde Halife ilan ederek ona biat etti. Böylece beş asırdan beri İslam dünyasının manevî lideri olan Abbasi hilafeti yeniden kurulmuş oluyordu. Önce Selçuklular sonra da Osmanlılar İslam’a hizmet edeceklerdi. XIV. Asırdan itibaren İslam âleminin bayraktarlığını Osmanlı Devleti üstlenecek ve bu vazifeyi asırlarca şerefle yerine getirecektir. Bu devletlerde Türkler liderlik yapkları için, ırkçılık ve ayrımcılık yapmadıklarından dolayı, devlet kademelerinde ve yönetimde başka kavimler de kolaylıkla yer alabildiler. Kendilerine verilen beratlarla bölgelerinde yönetici olmaya devam ettiler. Osmanlıda kavmiyetçilik ikinci sırada idi, birinci sırada ise İslam vardı. Benim burada size tavsiyem; iyi bir tarih bilincinin oluşması için kitaplar yazılmalı, romanlar yazılmalı… Herkes kendi beldesinin tarihini araştırabilir. Çok önemli söylediklerim, bunun birçok faydaları olduğunu belirtmek durumundayım. Bazı gençler de Haçlılar üzerinde araştırma yapabilirler. Bu çalışmalar için İslam ve Avrupa kaynaklarını inceleyerek tarihi yeniden yorumlayabilirler. Ne geleneksel olarak hamasetle anlatılan efsaneler ne de Avrupalının önyargılı ve kasıtlı yazdığı tarih, bizi gerçeklerle buluşturamamakta ve maalesef yanlış yönlendirmektedir. İyi bir tarihitimi için illa da tarih fakültesinde okumanız gerekmez, amatör bir ruhla çok güzel işler çıkartabilir ve bunun neticesinde uzmanlaşabilirsiniz. Bir doktor, bir hukukçu, bir edebiyatçı eğitimini tamamladıktan sonra tarihçi olabilir. Tarih büyük bir derya herkes ilgisine göre kendini yönlendirebilir. Osmanlıca metinleri okumak için İstanbul da kurslar düzenleniyor eskisi gibi değil. Bu kurslara katılınabilir eğer kuran okuyabiliyorsa daha da kolay olur. Amatör ruh ile devam eden bir çalışma sizi zamanla iyi bir Abbasi tarihçisi, iyi bir Selçuklu tarihçisi, iyi bir Memlûk tarihçisi, iyi bir Ortadoğu tarihçisi olma yoluna götürebilir. Bunun için size tavsiye ediyorum eğitiminiz ne olursa olsun. Tarihimizin yanlı ve İslam’a karşı yorumlanması bize üzüyor gerçekten. İnanıyorum ki yeni nesil bu konuda daha şuurlu ve bilinçli olacak. Onları görür gibiyim…

 

Kasım Yağcıoğlu

Genç Gelişim Dergisi / www.gencgelisim.com

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız