Uyku insan vücudunun vazgeçemeyeceği ihtiyaçlarından biridir. Sağlıklı bir yaşam için düzenli uyku şart.
Geçmiş uyku düzeninizi sürdürememeye başladıysanız, uykuya dalamıyor, gece sık sık uyanıyor, sabah erkenden kalkıyorsanız veya eskisinden daha uzun süre uyuma ihtiyacı duyuyor, gündüz yorgun ve uykulu oluyorsanız mutlaka uyku sorunundan şüphelenmelisiniz.
Uyku sırasında solunumun 10 saniyeden uzun bir süre durması saatte 5 defadan daha sık tekrarlanıyorsa bu durum uyku apnesi sendromu olarak adlandırılıyor.
Uyku apnesi sendromunda ilk akla gelmesi gereken nedenlerin başında üst solunum yolundaki darlıklar ve çoğunlukla bu darlıkların genetik nedenlerle ortaya çıkmasıdır. En çok dikkat çeken bir diğer sebeplerinin içinde ise şişmanlık yer alıyor. Her geçen gün artan obezite her türlü hastalığın belirtisi olduğu gibi uyku apnesinin de en büyük belirtilerinden biri olmaya devam ediyor.
Uyku esnasın da apnelerden dolayı oluşan pıhtılaşma kalp ve damar tıkanıklıklarının oluşmasına sebebiyet verebilir. Bu da kalp krizine, felçliğe hatta ölüme sebep olabilir. Sizde uyku apnesi sendromu yaşadığınızı düşünüyorsanız kendinizi test edin. Uyku apnesi ile ilgili yapılması gerekenler, kendimizi nasıl test edeceğimizi, uyku apnesinin tedavisi olup olmadığını Nöroloji ve Uyku Bozuklukları Uzmanı Prof. Dr. Hakan Kaynak‘a sorduk…
İnsanlar neden horlar?
Horlama daralmış üst solunum yolundan geçen havanın yolu üzerindeki dokuları titreştirmesi sonucu ortaya çıkan bir ses. Dolayısı ile üst solunum yolunu daraltan veya bu bölgedeki dokularda deformasyona yol açan her türlü patoloji ki bunların başında burun tıkanıklıkları, boğazdaki sarkmalar sonunda horlamaya olur.
Uyku apnesinin belirtileri nelerdir ?
Uyku apnesinin sizde var olduğunu hekime başvurmadan da anlayabilirsiniz. Horlama en sık görülen belirtisidir. Horlama yan odalardan duyulacak şiddette ve kesintili, azalıp artan tarzdaysa uykuda bir solunum düzensizliğinden şüphelenmek gerekir.
Uyku apnesi hafif şiddette olduğunda net belirtiler vermeyebilir ancak şiddetli olduğunda mutlaka geceleri göğüste ve başta terleme, gece zorlu nefes alma, idrar miktarının artmasına ve hastada gece sık sık idrar yapma isteği ile uyanırlar.
Sabah ağızları kurur, yorgun, hafif baş ağrısı ile uyanırlar. Gün içinde fırsat buldukça uyumak isterler veya uykuya dayanamazlar. Gündüz uyumasalar bile akşam eve geldiklerinde televizyon karşısında uyuklarlar. Sosyal hayatları azalır. Unutkanlık, çabuk sinirlenme ve isteksizlik gibi nöropsikolojik belirtiler ortaya çıkar.
Özellikle trafikte kısa dalma dönemleri yaşanmaya başlandığında uyku-apnesi tehlikeli hale gelmiş demektir.
Uyku apnesi kimlerde görülür?
Uyku apnesi her yaşta ve her cinste görülebilen bir durum. Ancak en sık rastlanan tipi obstrüktif uyku-apne sendromu. Bu sendrom da her yaşta görülmekle birlikte, 40 yaş sonrası erkeklerde daha sık görülür.
Kilolu, kısa boyunlu, alt çenesi geride olan erkeklerde bu durum daha sık görülür. Çocuklarda görülmesi ile ancak bademciklerde büyüme ile birliktedir. Kadınlarda nispeten daha az görülen bu sendrom menopoz döneminin başlamasıyla birlikte artar. Ancak kadın ve erkek uyku apne sendromu belirti olarakta farklılıklar gösterir.
Uyku apnesi sendromu yaşayanlarda başka sağlık sorunları görülür mü?
Uykuda solunum durması olan ağır durumdaki hastalarda gece boyunca 400-500 kez tekrarlayan solunum durmaları ile birlikte aynı sayıda oksijen düşmeleri de yaşanmaktadır.
Gece boyunca ortaya çıkan düşük oksijen düzeyi, hastanın kalp ve damar sisteminde yüklenmeye yol açmakta, hastaların yarıya yakınında zaman içinde kalp büyümesine ve hipertansiyona sebep olmaktadır. Hipertansiyonun, bu hastalarda %30-40 oranlarında ve hatta bazı çalışmalarda %50 ye varan oranlarda görüldüğü bilinmektedir. Akciğer damarlarında da daha az oranda olmakla birlikte yüklenme oluşmaktadır. Bu oran da genellikle % 20 olarak bildirilmektedir.
Hastaların kalp ritimleri incelendiğinde apne sırasında oluşan bradikardiyi uyanıklık sırasında taşikardi izlemektedir. Bradi-taşi-aritmi denen bu ritim bozukluğuna bazen daha değişik ritim bozuklukları da eklenebilmekte. Kalp ritmindeki bozukluklar, bazen hastanın uykuda kaybedilmesine dahi sebep olmakta.
Uykuda solunum durmalarının sebep olduğu başka bir sorun kilo almadır. Kilo alma ile birlikte şiddetlenen uyku apneleri, bir sure sonra uykunun kesintili olması nedeniyle hem yağ hem de şeker metabolizmasında, hem de enerji harcanmasındaki dengesizlikler sonucu kilo verememeye ve kilo almaya sebep olur.
Uyku apneleri sadece sağlığımızı etkilemez, uykululuk nedeniyle iş ve ev hayatımızda da sorunlara sebep olur. Bu hastalar trafik ve iş kazalarının büyük bölümünden sorumludurlar. Üstelik uyku apnelilerin yaptıkları kazalar genellikle ölümcül sonuçlarla sonlanan kazalardır. Dolayısı ile sadece kendilerini değil, çevreyi de tehlikeye sokan hastalardır.
Uykumuzu nasıl test edebiliriz?
Uyku sorunları bazen uyuyamama, bazen uyanamama, bazen de gündüz uykululuk olarak karşımıza çıkarlar. Genellikle uyku hastalıklarının sorunları birçok durumda görülebilen belirtilerdir ve hastalar sorunlarının uyku kökenli olduğunu düşünmezler.
Aşağıdaki testteki soruların çoğunu ‘evet’ olarak cevaplar veriyorsanız bir uyku hastalığınız olabilir.
1. Yeterli süre uyumama rağmen gün içinde yorgun ve uykulu oluyorum.
2. Haftada 2-3 gece uykuya dalmakta güçlük çekiyorum.
3. Akşam saatlerinde veya yatağa girdiğimde bacaklarımda isimlendiremediğim bir huzursuzluk hissediyorum.
4. Uyuyamayacağım fikri akşam saatlerinden itibaren beni endişelendiriyor.
5. Yatakta sürekli bacaklarımı hareket ettirmek zorunda kalıyorum.
6. Gece içinde nefes alamama hissi ile uyanıyorum.
7. Horlamamın yan odalardan duyulacak kadar şiddetli olduğu söyleniyor.
8. Uykuda nefesimin durduğu söyleniyor.
9. Gece içinde en az bir kez tuvalete gitmek zorunda kalıyorum.
10.Geceleri baş, boyun veya göğsümde terleme oluyor.
11.Sabah yorgun ve başağrısı ile uyanıyorum.
12. Geceleri bacaklarıma kramp girebiliyor.
13.Toplantılarda, okurken veya TV seyrederken uyuya kalabiliyorum.
14. Uykululuk nedeniyle eskisi kadar uzun süre araba kullanamıyorum.
15.Gün içinde zaman zaman dayanılmaz uykululuk atakları yaşıyorum.
16.Çok sık rüya görüyorum
17. Geceleri uykudan bağırarak ve korku ile uyandığım söyleniyor.
Uyku apnesinin uyku sırasında ortaya çıkması hastaların bu durumu fark etmesini güçleştirir. Üstelik uyku apnesinin belirtilerinin de hem yavaş yavaş oluşması hem de birçok başka hastalıkta görülebilecek türden olması, uyku apnesinin hastalar tarafından anlaşılmasını ve hekime gelmelerini güçleştiriyor.
Hasta yakınları hastadaki belirtileri hem izleyebilir hem de hastalığın belirtilerinin zaman içinde artışına tanık olabilirler. Dolayısı ile hastaların, yakınlarının uyarılarına kulak vermesinde fayda vardır ki bu durum genellikle sık karşılaşılan bir durum değildir. Başlangıçta solunum durmaları hasta yakınları tarafından horlama olarak ta değerlendirilir. Sonraki dönemlerde hasta yakınları solunum durmalarını fark eder.
Hastaların dikkat etmesi gereken ise, gece vücut üst yarısında terleme, gece sık sık tuvalet ihtiyacı ile uyanma ve idrar miktarında artma. Hastalar sabah yorgun uyanır ve yorgundurlar. Yorgunluk ve gündüz uyku hali gün boyunca devam eder.
Uyku apnesinin psikolojik etkileri nelerdir?
Uyku apnesi gerek sebep olduğu gece boyunca yüzlerce defa tekrarlayan oksijen düşmeleri nedeniyle, gerek gece boyunca solunum için harcanan aşırı efor ve yorgunluk ve gerekse de uykunun kalitesinin bozulması sonucu ortaya çıkan uyku yoksunluğu nedeniyle nöropsikolojik semptomlara sebep olur.
Uyku apnelilerde en sık görülen nöropsikolojik belirtiler, unutkanlık, sinirlilik ve isteksizliktir. Hastalar zamanla verimsiz olmaya başlar, keyifsizdirler, algılama problemleri yaşarlar.
İşte ve sosyal hayatta isteksizlik, ertelemeler başlar. Hastalar zorunlu olmadıkları işlerini ertelemeye başlarlar.
Uyku apnesi nasıl tedavi edilir?
Teorik olarak düşünüldüğünde uyku apnesinin şiddetine göre değişen birçok tedavi seçeneği olsa da pratik uygulamada uyku apnesini %100 tedavi eden tek tedavi CPAP tedavisidir.
Tedaviye karar vermeden önce, hastalığın şiddetinden emin olmak gerekir. Hastalığın şiddeti kadar, hastanın yaşı, cinsiyeti, hastanın şikayetleri, burun ve boğaz muayenesi ve hastada varolan komplikasyonlar ve diğer riskler önemlidir.
İleri düzeyde olan uyku-apneleri için tek seçenek CPAP cihazı olsa da, diğer hastalarda, kilo verme, pozisyon tedavisi, ağız içi ve buruna uygulanan aletler ve cerrahi uygulamalar tedavi için düşünülebilecek seçeneklerdir.
Hastalık çok şiddetli olmasa da hastanın şikayetleri şiddetli ise ve hastada damar tıkanıklığı için başka risklerde varsa yine CPAP tedavisi ön planda tutulmalıdır.
tugba.gomec@haber7.com
twitter.com/tubigmc
Kaynak: Haber7
*
Bu yazılarımızı da okumak isteyebilirsiniz:
Yenile Yenile Yenmeyi Öğrenmek! |