Korku doğal bir tepkidir. Bilinmeyene karşı bir endişe ve kaygı halidir. Çocukların % 90’ı hayatlarının bir döneminde korku tepkisi geliştirir. Ama 6 yaşında bir çocuk hala yabancılardan korkuyorsa, dönemsel özelliği olmadığı için buna dikkat etmek gerekir.
Korku çeşitleri:
0- 1.5 yaş arası:
Ses korku yaratan öncelikli uyarandır. 6.aydan sonra uçurum görüntüsüne karşı korku tepkisi başlar. Çünkü görme yeteneği derinliği ancak 6. aydan sonra algılayabilmektedir. 7. ve 8. aylarda yabancı korkusu başlar. O aylara kadar yabancıları ayırt edebilecek zihinsel kapasiteye sahip olamamıştır. Çocuğun zihnini boş bir beyaz sayfaya benzetebiliriz. Bu beyaz sayfa yavaş yavaş yazılarla dolmaktadır. Bu beyaz sayfada kayıtlı olmayan her şey çocuk için korku kaynağı olabilir.
1.5- 3 yaş arası:
Hayvan, gök gürültüsü, ani ses, yalnız yatma, sifon sesi, elektrik süpürgesi sesi korku kaynağı olabilir.
3-4 yaş arası:
Çocuğun önce durumu algılayabilecek zihinsel kapasitede olması gereki rki ,yabancı bir şeyle karşı karşıya olduğunu anlasın. Yabancı olan, tanıdık hale geldikçe korkuları yatışır. Ama başta korku duyması normaldir.
Bu dönemde karanlık, dilenci, öcü, hırsız korkuları vardır. Tuvalet alışkanlığı kazandıktan sonra bedeninden bir şey koptuğunu görmek de onu korkutur.
Karanlık korkusu bebeklikten itibaren en sık rastlanan korkulardan biridir. Ünlü kuramcı Jung , ilk insanlardan itibaren bu korkunun genetik kodlarımıza işlendiğini söylemektedir. Çünkü ilkel insan vahşi hayvanlara karşı karanlıkta tamamen savunmasız kalmaktaydı.
Karanlık korkusu anne-baba tarafından pekiştirilen de bir korkudur. Çocuk anne-babanın karanlık korkusunu hisseder ve ‘Bu herhalde korkulacak bir şey’ diye düşünür. Bu korku pekiştirilmezse kaybolur. Güven ve yalnız olmadıkları mesajını vermek çok önemlidir.
4-5 yaş arası:
4 yaşından itibaren korkuların azalması beklenir. 5 yaşında daha somut korkular görülür. Düşmekten, bir yerinin kanamasından, köpekten korkabilir.
6 yaş:
Korkularda artış görülür. Sesle ilgili korkular, hayalet, hortlak, cadı, şimşek gibi korkular görülür. Yatağın altında biri var diye düşündükleri için yalnız yatmaktan korkabilirler. İzledikleri filmlerin etkisinde kalarak korku geliştirebilirler. Korkuyu önlemede çocuklara film izletirken yanında olmak, film hakkında konuşmak yararlı olmaktadır.
2-6 yaş arası çocuklar en çok korku yaşayan çocuklardır. Çünkü sürekli tanımlamaları gereken, bilmedikleri yeni uyaranlarla karşılaşmaktadırlar. Onlar için bilinmez olan dünyada tek güvenebilecekleri dal oldukları için anne-babadan ayrılma korkusu da çok yaşamaktadırlar.
KORKU TEPKİSİ NASIL GELİŞİR?
Bebeğin anneye bağlanmasındaki en önemli nedenlerden birisi, annenin bebekteki korkuyu azaltma kapasitesidir. Korkunun hangi yollarla oluştuğu aşağıda verilmiştir:
1- Taklit:
Bebeklik ve çocukluk döneminde yeni bir durumla karşılaşıldığında, çocuğun göstereceği tepkide annenin tepkisi çok belirleyicidir. Örneğin çocuk ilk kez bisiklete bineceği zaman, annenin davranışını ve yüzünü inceler. Eğer anne çocuğa gülümsüyor, destekliyorsa çocuk bunu zevkli olarak algılar ve hevesle öğrenir. Eğer endişeli bir yüz ifadesiyle izlerse çocuk da endişelenecektir. Bu durum çocuğun hevesini kırar ve bir daha o eylemden kaçınmasına neden olur. Biz bu kaçınma davranışına ‘korku’ diyoruz.
2- Endişe:
Bunun yarattığı korkuya en çok karanlıkta ve uykuya dalarken rastlanır. Çocuk 3 yaşından itibaren toplum kurallarıyla anne-babası aracılığıyla tanışır. Artık istediğini yapmada özgür değildir. Bu sıkıntısından dolayı ailesine öfkelenir. Bu duygusunu yansıtmaya çekinir ve suçluluk hisseder. Bu durum rahatsızlık yarattığı için ,baş etmek için ailesini ve toplumu temsil eden korkunç figürler bularak korku ve suçluluk duygularını onlara yansıtır. Bu nedenle de uykuya dalmadan önce anne-babasını yanında ister.
3- Şartlanma:
Bebeklik döneminde yüksek sesten korkmak normaldir. Bir deneysel çalışmada 6 aylık bir çocuğa oyuncak tavşan verilip arka taraftan şiddetli bir gürültü yaratılmıştır. Bu olay birkaç kez tekrar edildiğinde bebek tavşan görünce korkmaya başlamıştır.
4- Görerek öğrenme:
Başkalarını korkutucu durumda izlerse, kendisi o korkuyu yaşamadığı halde korkmayı öğrenir. Eğer arkadaşı bisikletten düşmüş ve incinmişse ,incinmekten korkarak bisiklete binmeyi reddeder.
Ayrılma korkusunun nedeni genellikle annedir. Çünkü anne çocuktan ayrılmak istemediğini ve suçluluk duygusunu dolaylı yoldan hissettirir. Anne bütün gün onu bekleyeceğini, özleyeceğini söylerse, çocuk kendisini annesine ihanet etmiş hisseder.
NE YAPILMALI?
Korkunun bir yaş dönemi özelliği mi yoksa belirgin bir olaya bağlı mı olduğunu ayırt etmek çok önemlidir. Bunun için kısa geçmişi araştırmakda yarar vardır. Anne-baba çocukla olan ilişkisini ele almalı, bu konuda çocukla da konuşmalıdır. Korkuda azalma olmazsa yardım alınabilir.
FOBİ
Korkunun ‘fobi’ olarak adlandırılması için:
Çocuğun korkusunun durumla orantısız olması ( Böcek gördüğünde çığlık çığlığa bağırması v.s)
Çocuğun açıklamalarla ikna olmaması
İstemi dışında aşırı korku yaşaması,
Korkulan durumdan bilinçli olarak sakınması,
Uzunca bir süredir devam etmesi,
Nedenlerinin kolayca bulunamaması,
Yaş durumuna özgü olmaması gerekir.
T.V KAHRAMANLARI VE SALDIRGANLIK
Saldırganlık duygusu ‘engellenme’ durumuyla ilgilidir. Deneysel bir çalışmada çocuklara bir oda dolusu oyuncak gösterildikten sonra, bir grubunun oyuncaklarla hemen oynamasına izin verilmiş. Bu grup hiç şiddet göstermemiş. Bir grup çocuk ise bir süre bekletildikten sonra odaya alınmış. Bu çocukların oyuncaklara zarar verdiği ve çok agresif davrandıkları görülmüş. Engelleme saldırganlığı tetiklemekte ve engelleme ortadan kalktığında saldırganlığa dönüşmektedir.
T.V tek başına saldırganlığı tetiklemez. Ancak yoğun ana-baba tartışması, sürekli azarlanma ve aşağılanma, küçük yaşta çalışmak zorunda kalmak saldırganlığı arttırmaktadır. Akademik başarısı düşük, yaşıtlarıyla iletişim kuramayan çocuklar genelde daha çok t.v izlemekte ve genelde saldırgan filmler izlemektedirler.
Ne Yapmalı:
En çok 1-2 saat t.v izlemesine izin verin,
Doğru filmlere götürün,
Bilgisayar oyunlarına dikkat edin,
Şiddet hakkında onlarla konuşun,
Şiddetin ne denli acı verici ve sorun yaratıcı olduğunu konuşun,
Sorunlarına alternatif çözümler önerin,
Yanlışını söylerken doğrusunu da öğretin,
Şiddet uygulamayarak örnek olun.
Çocuklar dönemleri gereği her şeyi somut ve gerçek algıladıkları için özdeşim kurdukları kahramanlarla aynı şeyleri yapmaya kalkışabilir. Bu saldırganlığı arttırmaktadır.
yazan: Psk.Dnş.Özden ŞENKOYUNCU