Karı Koca Arasındaki Güvensizliğin Nedenleri ve Çözüm Yolları Nelerdir, Eşler Arasında Güvensizlik Neden olur, Güvensizliği Nasıl sonlandırabiliriz sorularının yanıtlarını sizlere vermek istiyoruz.
Güven duygusundan mahrum evliliklerde; aşırı sahiplenme , kısıtlayıcı ve engelleyici tavırlar , sözel veya fizyolojik kuvvet eğilimi , terk edilme korkusu , aldatılma şüphesi , kıskançlık , kaygı bozuklukları buna benzer davranım sıkıntıları olduğu görülmektedir .
Bu konudaki önerilerimize kulak verin , deriz! Kişi kendisinin yaşadığı güven eksikliğinin getirdiği aksi his durumlarını karşısındaki kişiye yansıtır . Bu tip ilişkilerde özgüveni düşük kalan yön sevgi kaynaklı olduğunu argüman ettiği sinir ve kıskançlık duygularını öne çıkarır . Bu his ilişkilere öylesine yapışmıştır ki ” Seven insan Kıskanır ” türünde deyimlerde dahi yer bulabilmiştir . Halbuki seven insan kıskanmaz , özgür bırakır . Sevdiği insanın kendine özel alanları ve ilgileri olduğunun bilinciyle davranır. Güven eksikliği diğer bir ifadeyle yetersizlik duygusudur .
Eksik olduğunu düşünen kişi , kendisinde olmadığını düşündüğü niteliklerden dolayı birlikte olduğu insanın başkalarına ilgi duyabileceğinden endişe duyar . Bir süre sonra da bu endişe hissi gerçeklik halini alır ve şahsın kendisi de buna inanır .
İnançlar da yargıları oluşturur . Birlikte olduğu insanı yargılamaya başladığında bundan ardından birden çok şey geride dönülemez noktaya gelmiştir . Sosyal baskıların getirdiği bir kabullenicilikle bu evlilik ya katlanılarak sürdürülmeye çalışılır veya yıpratıcı süreçlerden ardından sinir duygularıyla birlikte bitme noktasına gelir . Bu nokta ” Ne seninle , ne de sensiz ” noktasıdır . Arada çocuklar da varsa evlilik bitirilemez . Bitse dahi birbirinin hayatına müdahale devamı eder . ÖNERİLER Kişiler birbirini tanıdıkça arasında sağlıklı bir güven hissi oluşması beklenir . Vakit geçtikçe bu duygunun sağlamlaşması gerekir .
Ne var ki durum aksi yönde gelişmeye başlamışsa , kıskançlık ve aşırı sahiplenme duyguları artıyorsa o vakit ilişki ve kişiler tarafından kritik bir sorun var demektir . Karşısındaki insana güvensizlik duyguları besleyen kişi aslına bakarsanız durumun kendisi de farkındadır .
Ne var ki bunu kabullenmek sanıldığı gibi kolay değildir . Bu neredeyse şahsın karakteriyle özdeşleşmiş olduğundan değiştirilemez olduğu düşünülür ve sorumluluk hep başkalarına atılır . Yani , her vaziyette öbür taraf suçlanır .
• Benim istediğim buna benzer davranmıyor ,
• Bir yere giderken benden müsade almıyor ,
• Dikkat çekici giyiniyor ,
• Başkalarıyla samimi oluyor ,
• Beni sinirlendirecek birşeyler yapıyor ,
• Arkadaşlarıyla veya akrabalarıyla benden çok ilgileniyor , vb buna benzer cümleler hep bu özgüveni düşük insanların cümleleridir . Bu tarz ifadeler ve davranışlar , karşı tarafı yaralayıcı , bunaltıcı ve benlik duygusunu yok edici sonuçlara yol açar . Güven duygusundan mahrum şahıslarla yaşanılan ilişkiler kritik anlamda kolay değildir ve insanın özgüvenini kritik olarak sarsar . Hiç kimsenin bir diğer insan üstünde hakimiyet kurma hakkı olmadığı bilinmelidir . Hele ki bu şahsın kendisinin güvensizliğinden kaynaklanıyorsa . . . Bu kişi siz , eşiniz veya bir yakınınız olabilmektedir . Bu Gibi bir vaziyette ne yapılabilir?
• Yetersizlik duygusunun nereden kaynaklandığı saptanmalı ,
• Bir birlik destekleyici faaliyetler ve çalışmalara yönelinmeli , dikkat başka yerlere kaydırılmalı ,
• Gevşeme egzersizleri rahatlatıcı etkiler yapabilir ,
• Yaşanılan duygunun şahsın kendisinin bakış açısıyla ilgili olduğunun farkında olunmalı ,
• İlgi duyulan alanlarda çalışmalar inşa etmek şahsın kendine güven ve muvaffakiyet duygusunu geliştirir .
• Karşılıklı olarak ve yakın aile üyeleriyle konuşularak davranışların neticeleri değerlendirilmeli ,
• En önemlisi de kontrol edilemeyen duygusal çatışmalarda mutlaka bir uzmandan yardım alınmalıdır . Güvensizlik hissi çocukluk çağlarına dayandığından sağlıklı bir yapının oluşmasında kişiye özel çabalar yeterli olmayabilir . Durum tamamiyle çıkmaza girmeden bir terapistten yardım almak oldukça yararlı olacaktır .
*
Bilgi Media
*
Bu yazılarımızı da okumak isteyebilirsiniz: