Astana Train Station, MIPIM AR Future Awards 2016’da en iyi Büyük Ölçekli Kentsel Proje seçildi
Tabanlıoğlu Mimarlık MIPIM’den ödül ile döndü
Türkiye’nin uluslararası mimarlık ofisi Tabanlıoğlu Mimarlık, gayrimenkulün en önemli küresel buluşmalarından MIPIM’de bu yıl da yerini aldı. MIPIM 2016’daki standıyla başarılı çalışmalarını bu önemli küresel platforma yansıtan Tabanlıoğlu Mimarlık’ın Astana Train Station projesi ise MIPIM AR Future Awards 2016’da Büyük Ölçekli Kentsel Proje dalında büyük ödüle layık görüldü. MIPIM 2016’da konferans bölümünde de Tabanlıoğlu Mimarlık iki ortağı ile yer aldı. Murat Tabanlıoğlu “Türkiye’deki Mega Projelere Mimari Bakış” oturumunda, Melkan Gürsel ise “ Geçmişin ve Geleceğin Şehirleri” başlığı ile konuşmacılar arasında yer aldı.
Mimarlık dünyasının öncü ofislerinden Tabanlıoğlu Mimarlık, uluslararası arenadaki birçok önemli platformdaki temsil ve başarılarını MIPIM’de de yineledi. Fransa’nın Cannes kentinde 15 – 18 Mart tarihleri arasında düzenlenen ve dünyanın mimarlık ve gayrimenkul alanlarındaki önemli temsilcilerinin bir araya geldiği MIPIM 2016’daki özgün standıyla Tabanlıoğlu Mimarlık bu yıl üçüncü kez katıldı.
İstanbul’un yanı sıra Ankara, Doha, Dubai ve Londra ofisleri ile projelerinin yarısından fazlasını uluslararası arenada gerçekleştiren Tabanlıoğlu Mimarlık, başarılı çalışmalarıyla ödüller kazanmaya MIPIM 2016’da da devam etti.
Tabanlıoğlu Mimarlık’ın Kazakistan’da gerçekleştirdiği Astana Tren İstasyonu projesi, Bu yıl on beşincisi gerçekleşen Architectural Review MIPIM Future Projects Awards (MIPIM AR Future Awards 2016) Big Urban Projects – Büyük Ölçekli Kentsel Proje dalında en iyi proje seçildi. Ödül, uluslararası arenada da yankı buldu. Tabanlıoğlu’nun Astana Tren İstasyonu projesi ile ödüle uzanması, BBC ve Wallpaper’de haber oldu.
Tabanlıoğlu Mimarlık 2013 yılında bu ödülü Yenikapı Transfer Merkezi ve Arkeopark projesi ile de yine ‘En İyi Büyük Ölçekli Kentsel Proje’ dalında kazanmıştı.
Bu büyük ödülün yanı sıra, Katar-Doha Karma Kule projesi de MIPIM AR Future Awards 2016 jürisi tarafından karma projeler dalında Commendation / Övgü ödülüne layık bulundu.
Tabanlıoğlu Mimarlık, MIPIM AR Future Awards 2016 ödüllerini 16 Mart gecesi JW Marriott Otel’de düzenlenen törenle aldı.
MIPIM’in fuar ve ödül bölümlerinde öne çıkan Tabanlıoğlu Mimarlık, konferans bölümünde de iki ortağı ile yer aldı. Murat Tabanlıoğlu, 15 Mart’ta Kalebodur sponsorluğunda “Türkiye’deki Mega Projelere Mimari Bakış” başlığı altında Ruby salonunda gerçekleştirilen oturumda konuşmacılar arasında yer aldı. Açılış konuşmasını Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı’nın yaptığı panelin moderatörlüğünü Cüneyt Özdemir üstlenirken, Murat Tabanlıoğlu ile birlikte Prof. Dr. Celal Abdi Güzer, Enis Öncüoğlu ve Murat Kader konuşmacılar arasında yer aldı.
Melkan Gürsel de, MIPIM 2016’da 16 Mart Çarşamba günü saat 15.30 – 15.50 arasında İnnovation Forum, Hall 2’de gerçekleştirilen “Şehirlerin Geçmişi ve Geleceği” başlıklı konferansta konuştu.
Katılım ve ödül ile ilgili değerlendirme yapan Melkan Gürsel, “MIPIM sektörün uluslararası en önemli buluşmalarından ve uluslararası projeler gerçekleştiren bir mimarlık ofisi olarak bu ortamın bir parçası olmayı önemsiyoruz. Bu organizasyonun değerli öğelerinden biri olan, Architectural Review gibi köklü bir derginin içinde yer aldığı ödülü bir kez daha kazanmaktan mutluyuz” dedi.
Tabanlıoğlu Mimarlık’ın son dönemdeki ödülleri:
BuildingDesign’ın Dünya Mimarlığı ilk 100 listesinde 2014 yılında 66’ncı sırada yer alan Tabanlıoğlu Mimarlık, projeleri ile de birçok ulusal ve uluslararası ödüle layık bulunmuştur. MEA – Middle East Architect Award 2010’da ‘Yılın Mimarı’ ödülüne birlikte layık bulunan Melkan Gürsel ve Murat Tabanlıoğlu’nun sadece son birkaç yılda aldığı ödüllerden bazıları ise şöyle:
2010’da Tripoli Kongre Merkezi ve 2011’de Astana Arena projeleri ile International Property Awards ‘En iyi Kamu Yapısı’ dalında ‘Uluslararası Mimarlık Ödülleri’,
Loft Bahçe ve Bodrum Uluslararası Havalimanı projeleri ile sırasıyla 2011 ve 2013 yıllarında RIBA (Britanyalı Mimarlar Kraliyet Enstitüsü) üyesi mimarlar tarafından gerçekleştirilmiş olan projelerinin mükemmelliğini değerlendiren ‘RIBA International Awards’ ödülü,
Bodrum Uluslararası Havalimanı ile WAF 2012 ‘Ulaşım Kategorisi Ödülü’, Astana Medya Merkezi ile 2012 Cityscape Global ‘Kamu ve Kültür Kategorisi Ödülü’, Marmara Forum ile ‘2012 ICSC Ödülü’
2012 yılında olimpiyat stadının tasarımı için düzenlenen ‘Japonya Ulusal Stadyumu Yarışması’nda Tabanlıoğlu projesi, on bir finalist arasında yer aldı.
2013 Mipim Architectural Review ‘Geleceğin Yapıları’ ödüllerinde Yenikapı Transfer Merkezi ve Arkeopark projesi, ‘En İyi Büyük Ölçekli Kent Yapısı’ seçildi.
2013 Architizer A+ Awards’da Loft Bahçe, halk oylamasında (Popular Choice Winner) birinci seçildi.
Selçuk Ecza Genel Müdürlük Binası ile WAF 2013 ‘Ofis Dalı Proje Ödülü’ alan Tabanlıoğlu Mimarlık, Big Project Middle East Awards 2013’te, tek mimarlık ödülü olması itibari ile mesleki değeri büyük olan ‘Yılın Mimarı’ seçildi.
ESAS Aeropark projesi ile; önce dünyanın en önemli mimari değerlendirmelerinden Leaf International Awards 2014’te “Yılın Karma Yapısı” dalında büyük ödüle layık görüldü. 4 gün sonra International Property Awards’da “Türkiye’nin En İyi Yapısı” ve “Avrupa’nın En İyi Karma Yapısı” seçilip iki ödül birden alarak bir başarıya daha imza attı.
Selçuk Ecza Genel Müdürlük Binası, MIPIM Awards 2015’te “Best Office and Business Development” ödülünü aldı. Qent Istinye projesi de, Cityscape Awards 2015 büyük jürisi tarafından “Residential Project Award” kategorisinde ödüle layık görüldü.
Son olarak ise Astana Train Station, 15. Architectural Review MIPIM Future Projects Awards (MIPIM AR Future Awards 2016) Big Urban Projects – Büyük Ölçekli Kentsel Proje dalında en iyi proje seçildi. Tabanlıoğlu imzası taşıyan Katar – Doha Karma Kule projesi de MIPIM AR Future Awards 2016 jürisi tarafından karma projeler dalında Commendation / Övgü ödülüne layık bulundu.
Astana Tren İstasyonu – Kazakistan
(2013 – Yapımı devam ediyor)
Demiryollarına yapılan yatırımlar, bir ülkenin kalkınmasında ve bağımsızlığında her zaman belirleyici olmuştur ve refah seviyesinin göstergesidir.
Demiryollarının canlandırılması ve diğer ulaşım alternatifleriyle birlikte düşünülmesi kadar yaya akışıyla ve kentiçi trafikle uyumlu olması, ekonomik ve sosyal açılardan sürdürülebilir bir erişim altyapısı sağlar.
Taşımacılıkta demiryolu sisteminin güçlendirilmesi, bir ülkenin teknolojik ve sosyolojik bağlamda çağdaş gelişimini ve neticede tüm bölgelerinin eşit olanaklara erişime sahip olması sayesinde de ülkenin demokratikleşmesini öngörür.
Bin Yıl Aksı üzerinde yer alan Astana Tren İstasyonu, kentin uyumlu gelişmesine entegre olacak bir proje olarak tasarlanmıştır. Astana şehrinin yıllar boyunca gelişimini öngören master plan içinde tasarlanan proje, bugünü ve geleceği hedefleyen bir çizgide, modern standartların en yüksek değerleriyle şekillendirilmiştir. Bu projenin altında yatan kentsel tasarım konsepti, tüm kentlinin güvenli, konforlu ve kolay erişimini ve özünde Astanalı’ların mutluluğunu hedeflemektedir.
21. Yüzyıl teknolojisinin tüm olanaklarından yararlanan tasarım, kullanılan yapı teknolojileri kadar, geniş malzeme repertuarıyla da; dünya standardını yükseltecek bir ulaşım yapısı olarak, Kazakistan’ın gururu olacak bir örnek, bir gelişme sembolüdür.
Şehrin günlük kullanım alanlarına erişim rahatlığı ve şehirlerarası ulaşımının kolaylaştırmasının ötesinde proje, kentlilerin yolculuk konforunu da ön planda tutmaktadır. Şehirdeki mevcut ulaşım bağlantılarının tamamı ile birlikte düşünülen ve tüm alternatiflerin birbirleriyle ilişkisini güçlendiren bu sistem, yaya erişimine de açıktır. Şehir kotunun üzerinde yer alması nedeniyle istasyonun altından yürüyerek parklara ulaşabilen kentliler için, gündelik yaşamın doğal bir parçası olarak, çağdaş bir görsellik kazandıracaktır. Yaya akışının Bin Yıl Aksı’nda kesintisiz sürmesi planlanmıştır. Uzaktan bakıldığında ise sadece bir istasyon olmaktan daha fazla, ‘cazip bir buluşma alanı’, ‘kentliyi çağıran bir mekan’ olacaktır.
İstasyon, diğer yollarla olduğu gibi havaalanı ile kent merkezini birleştiren mevcut LRT ile direkt bağlantısıyla havayolu ulaşımının bir devamı, bütünleyicisi olarak işlevlendirilmiştir.
Tren istasyonunun tasarımı, yolculuk konforunun diğer bir önemli öğesi olarak, anti-terör tedbirleri dahil, her türlü güvenlik önlemini de öngörmektedir.
Mevcut tren kapasitesinin işletmesinde gerekli altyapıyı karşılayan sistem, gelecekte demiryolu filosuna katılacak yüksek teknolojiye sahip hızlı trenler için de optimum değerleri karşılayacak şekilde tasarlanmıştır.
Projede, istasyon ve çevresinin ihtiyacını karşılayacak kapasitede otoparklar tasarlanmıştır. Bu otoparklardan istasyona olduğu gibi, yapının her iki yönünde yer alan parklara da yaya erişimi sağlanmıştır.
Yeme-içme alanları ve dükkanları ile alışverişe ve ticari aktiviteye de yer veren istasyon, bu yaklaşımıyla sadece bir transfer alanı olmaktan çıkıp, bir buluşma noktası olarak da kentlinin gündelik yaşamında yer alacaktır. İstasyonun bu yönü, rahat ve kolay yaya erişimleri ile de desteklenmektedir.
Çağdaş dünyanın en önemli ihtiyaçlarından bir olan doğa ve çevre uyumu gözetilerek, Leed Gold sertifikası kriterleriyle planlanan projede, hafriyattan malzeme kullanımına tüm aşamalarda sürdürülebilirlik hedeflenmiştir.
Yapının en önemli mimari elemanlarından olan çatı sisteminin inşaat ve işletmede sağladığı teknolojik imkanlar, aynı zamanda sürdürülebilirlik kriterlerinde de önemli bir tasarımdır.
Projede kullanılan çevre dostu malzemelerin aynı zamanda yerel üretim olmasına özen gösterilmiş, böylece nakliyeden doğacak enerji kaybı da en aza indirgenmiştir. Bu yaklaşımla, aynı zamanda ülke üretim altyapısının kullanılması ve gelişmesi öngörüsü de desteklenmiştir.
Yüksek performanslı camın cephe ve çatıda kullanımı sayesinde; optimum gün ışığın iç mekanlara alınmasıyla enerji tasarrufu sağlanmış ve aynı zamanda insan sağlığı için doğal ışık konforu elde edilmiştir. Yüksek iç hava kalitesi ise tasarımın diğer bir konfor hedefidir.
Enerji verimli HVAC sistemlerinin yansıra güneş enerjisinin elde edildiği fotovoltaik paneller ve rüzgar türbini gibi alternatif enerji üretim sistemleri ile %1 yenilenebilir enerji hedefi, tasarımda yer almıştır.
Bunlara ek olarak; binanın sürdürülebilir verimliliğini arttırmak amacıyla atık geri dönüşümü ve yağmur suyu depolama altyapısı projede yer almaktadır.
Günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası olacak Astana Tren İstasyonu; kentin önemli bir giriş kapısı ve karşılama noktası olarak, çağdaş mimari anlayışıyla 21. yüzyıl Kazakistan’ını temsil etmeye layık bir alt ve üst yapı örneği olarak yeni gelişmelere yön verecek, estetik anlamda şehrin siluetinde yer kazanacaktır.
