Aynı dili konuşmak güzeldir, lakin aynı duyguyu yaşamak ve paylaşmak bir başka güzeldir. Gönül dilidir işte bu; insanları pekiştiren, birbirine sarıp sarmalayan, vicdani ve insani duygularımızı kuvvetlendirip iyiliğe, güzelliğe kök salan manevi bir cevherdir, bizi kendimize yakınlaştıran…
Gönül gözüyle bakabildikten sonra hayata, insanlara ve olaylara; sevgi, başarı ve zafer daima bizden yana olacaktır. Yeter ki sevmekten, birbirimizi dinlemekten, gönül dilimizi kullanmaktan vazgeçmeyelim.
Günümüz şartlarında ne ekmek ne de su? Bir tek sevgiye ve beraberinde gelen hoşgörü iyilik ve nezakete ihtiyacı var biz insanların. Bir çocuk düşünün ki, sevmeye ve sevilmeye hasret büyütülmüş. Maneviyattan uzak, maddeci, sert ve tabi ki empati kurma yeteneği hiç ama hiç gelişmemiş. Aslında bir çocuk, göz göre göre kaybedilmiş. Yüreğine sevgi ve merhamet tohumu ekilmeden yitirilmiş. Topluma bencil ve insani hasletlerden uzak bir birey salıverilmiştir. Hiç bir zaman gerçek bir sevgiyi tadamayacak ve ruhu huzuru bulamayacak… Dolayısıyla baktığı, dokunduğu her şeyi acımasızca bir bir harcayacak, kendisiyle beraber çevresindekileri de karanlığa sürükleyip, hapsedecektir.
Sevgisizliğin hâkim olduğu topraklarda hiç bir çiçek Allah’ın bahşettiği güzelliğiyle açamayacak ve güneşin ışığına hasret kalarak solmaya mahkûm olacaktır.
Sorarım size, yüreği aşkla çarpan bir dil hiç acı söyler mi, kıyabilir mi, kırabilir mi bir başka yüreği? Sırtını dönebilir mi yardımına muhtaçken insanlar? Harama el uzatabilir mi Hak’tan yana mühürlüyken dili? Adil olmanın gururunu kaybetmeye değişebilir mi? İşte bu denli güçlü bir duyguya, sevebilme yetisine sahipken bizler, neden sahip çıkmayalım? Neden birlik ve beraberlik içinde dostça ve kardeşçe yaşamayalım?
“Sevgide güneş gibi ol; dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol; hataları örtmede gece gibi ol; tevazuda toprak gibi ol; öfkede ölü gibi ol; her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol…” diye ne güzel dile getirmiş Hz. Mevlâna… Sayfalarca yazılabilecekleri, iyi, güzel ve erdemli olabilmeyi bu özdeyişiyle özetlemiş…
Her ne olursa olsun hayatta; gönül gözümüzle bakmayı, gönül dilimizi kullanmayı bırakmayalım. Vazgeçmeyelim birbirimizden. Kazanmak varken, sevgimizi kaybetmelere tutsak olmayalım.
Funda Zeybek
www.gencgelisim.com