Amerika’yı, Cenovalı Kristof Kolomb’un keşfettiği bilgisi, Batılıların uydurduğu büyük bir yalandır. Kristof Kolomb, Amerika’yı ilk değil, belki son keşfeden adamdır. Bu hâdise, Batının tamamen ‘sömürgeci/oryantalist’ tarih zihniyetinden kaynaklanan ve tarihe “Avrupa merkezli” bakan anlayışının en çarpık mahsullerindendir.
Kolomb, hep batıya giderek Hindistan’a ve Marko Polo’dan okuduğu Kubilay Han’ın Çin’ine varabileceğini düşünüyordu. Nitekim ölüm döşeğinde bile Amerika’yı keşfettiğine ikna olmamıştı; çünkü ‘Amerika’ diye bir kıtanın varlığını bilmiyordu. Yazdığı notlarda sürekli Hintlilerden söz edişi bundan kaynaklanır.
Burada son derece hayret uyandırıcı nokta şudur: Kolomb, Seyir Defteri’nin 26 Aralık 1492 Çarşamba tarihli sayfasına …
İSMAİL ÇOLAK
colak38@mynet.com
Amerika’yı, Cenovalı Kristof Kolomb’un keşfettiği bilgisi, Batılıların uydurduğu büyük bir yalandır. Kristof Kolomb, Amerika’yı ilk değil, belki son keşfeden adamdır. Bu hâdise, Batının tamamen ‘sömürgeci/oryantalist’ tarih zihniyetinden kaynaklanan ve tarihe “Avrupa merkezli” bakan anlayışının en çarpık mahsullerindendir.
Kolomb, hep batıya giderek Hindistan’a ve Marko Polo’dan okuduğu Kubilay Han’ın Çin’ine varabileceğini düşünüyordu. Nitekim ölüm döşeğinde bile Amerika’yı keşfettiğine ikna olmamıştı; çünkü ‘Amerika’ diye bir kıtanın varlığını bilmiyordu. Yazdığı notlarda sürekli Hintlilerden söz edişi bundan kaynaklanır.
Burada son derece hayret uyandırıcı nokta şudur: Kolomb, Seyir Defteri’nin 26 Aralık 1492 Çarşamba tarihli sayfasına kendi el yazısıyla, Hindistan’dan getireceği altınlarla Kutsal Toprakların, yani Kudüs’ün Hıristiyanlarca yeniden fethini finanse etmeyi tasarladığını yazmıştır.
Amerika’nın İlk Kaşifleri Müslümanlar
Eski tarih kaynaklarının işaret ettiğine göre, Amerika’ya giden ilk denizci, Kurtuba halkından ‘Haşhaş’ isimli bir gencin oluşturduğu gruptur. İslâm tarihçisi Mesudî, 956 yılında kaleme aldığı eserinde bunu hikaye etmiştir. Sonraki tarihlerde başka bir Berberî sultanı da, 3000 kayıkla Amerika’ya gitmiştir. Bundan sonra Berberîler, Batı Afrika kıyılarından hareketle sık sık Amerika’ya ulaşacaklar ve orada yerleşik bir bölge oluşturacaklardır. Kolomb hâtıralarında bunu, Küba’da Berberî kabileler gördüğünü ve Arapça konuştuklarını söyleyerek tasdik etmektedir.
Amerika kıtasından 1000 yıllarında ilmen ilk defa bahseden ise, Müslüman ilim adamı Birunî’dir. Müslüman alim ve kâşifler Kolomb’dan asırlar önce yeni kıtanın varlığından haberdar olmuşlardı. Zaten Kolomb da, başta İbn-i Rüşd olmak üzere bir çok Müslüman denizci, coğrafyacı ve bilginin eserleri ve tecrübelerinden istifade etmişti.
Bunu Kolomb, 1498’de Haiti’den yazdığı mektupta, ‘Avenruyz-İbn-i Rüşd’ adlı yazarın, yeni dünyanın mevcudiyeti hakkında kendisini bilgilendirdiğini belirterek doğrulamıştı. Kolomb’un oğlu da anılarında, babasının şöyle dediğini yazmıştır: “Tanrı’ya yemin olsun ki, buralarda bir kara parçası var. Bunu Müslümanların kitaplarında okudum. Müslümanlar bilirler ve yalan söylemezler.”
Osmanlı, Amerika’nın Fethine İltifat Etmiyor!
Cenovalı denizci seyahat için Sultan II. Beyazıd’dan yardım istediğinde de, Osmanlılar yolu ve kıtayı bildikleri için pek iltifat etmemişlerdi. Osmanlı denizcileri 15. yüzyılda, Amerika’nın doğu kıyılarına kadar gitmişler ve bugün Türk adını taşıyan ‘Büyük Türk Takımadaları’nın ilk kâşifi olmuşlardı.
Piri Reis de, 855 sayfalık dünyanın ilk deniz kılavuzu niteliğindeki meşhur ‘Kitâb-ı Bahriye’sinde, Amerika’nın Osmanlı adına resmen keşfinin Kolomb’dan 29 yıl önce (1463) ‘Antilya’ ismiyle gerçekleştirildiğini belirtmiştir. Ayrıca Piri Reis, bu tarihlerde çizdiği mucizevî haritada da Amerika kıtasını çeşitli özellikleriyle göstermiştir.
Tarihçi Esat Efendi ise ‘Hulâsâ-i Ahvâl-i Tunus ve Garp’ adlı kitabının 400. sayfasında, Barbaros’un Kanunî’ye yazdığı mektuba dayanarak Amerika kıtasının Türk denizcilerince Kolomb’dan önce bilindiğini, bu yerlerin fethedilmesi için padişahtan müsaade istediğini, padişahın ise bunu Sadrazam İbrahim Paşa’dan sorduğunu, onun da ülkeye çok uzak olduğundan vazgeçilmesini istediğini nakletmektedir.
Kolomb, Osmanlı’dan umduğunu bulamasa da, Piri Reis’in amcası Kemal Reis’in maiyetindeki bazı tecrübeli denizcilerin ve İspanya’da esir olan Türk tayfaların kılavuzluk ve yardımından büyük ölçüde faydalanmıştı. Bunlardan adını, milliyetini ve dinini uzun süre maharetle gizleyen ‘Rodrigo’, Kolomb’un yanından hiç ayrılmamış ve onun en güvenilir akıl hocası olmuştu.
Fransız amiral Charcot ‘Christophe Colomb Vu Par Un Marian’ ismini taşıyan eserinde, Kolomb’un, Paris Bibliothéque Nationale’deki el yazılarına dayanarak, bu konuda şunları zikretmektedir: “Bu zat (Rodrigo), sıradan bir tayfa olmayıp Osmanlı deniz kuvvetlerine mensup bir kişiydi. Gizli bir din (Müslümanlık) taşıyordu. Bu durumu benden başka kimse bilmiyordu. Buna göre, yeni dünyanın keşfi şerefini resmen bir Müslüman’a vermek istemediğimden mükâfatı kendisine teslim etmedim.”
İlk Kâşiflerden Çinli Mo Ho (Muhammed Hüseyin)
Amerika’nın keşfiyle alakalı buraya düşeceğimiz son önemli not şudur: Kolomb’dan tam 71 yıl önce (1421) Çinli Deniz Kuvvetleri Komutanı Zeng Ho tarafından nihaî olarak keşfedilmiş; haritaları çıkarılmış; yerleşim yerleri oluşturulmuş ve Asya ile Amerika arasında hayvan ve bitki değiş-tokuşu yapılmıştır. Zeng Ho aslen Müslüman’dı. Görevi boyunca Müslüman kalmıştı ve asıl adı da Mo Ho, yani “Muhammed Hüseyin”; bir rivayete göre de Ma Sanbou, yani Abdül Sabbur idi. Hacca gitmiş, görevi bıraktıktan sonra Çin’de cami yaptırmış ve Müslümanlara sürekli yardım etmiş dindar bir mümindi.
1421’de başlayıp 1424’te sona eren, 200 parçalık filo ve 28 bin askerin katıldığı bu büyük seferde Zeng Ho, (İmparator Zu Di’nin, Çin’i dünyanın süper gücü haline getirme hedefi doğrultusunda) Orta Amerika’ya ulaşıp sonradan adı “New York” olan limana uğramış ve donanmasının bir parçası da Güney Amerika’ya kadar seyretmişti.
Bu tarihî kıymeti olan fevkalade çarpıcı bilgiler, Avrupa ve Amerika’da büyük gürültü koparan şu Çince kaynakta zikredilmektedir: Gavin Menzies, “1421: The Year China Discovered the World” (1421: Çin’in Dünyayı Keşfettiği Yıl).
Buna ilaveten Chang Üniversitesi’nden Prof. Zhao da şu delilleri zikrederek aynı kanaati desteklemektedir:
a)Meksika’da Çin’in eski para birimine rastlanması,
b)Kolomb’un Amerika’ya ilk çıktığında, yerlilerin eski Çince kelimeler kullandığını fark ettiğini söylemesi,
c)Kolomb ve Vasco de Gama’nın, Çinlilerin haritalarını kopyalayarak yön tayini yaptıkları iddiası.