Sözlerinizin makul ve mantıklı olması, onların kabul edilmesine yetmez. İnsanlar söze değil, sözü söyleyene bakar. Ne kadar doğru olursa olsun, tanınmamış adamların sözlerine önem vermezler. Çünkü insanlar, söylenenleri düşünmek zahmetine katlanmıyorlar. Sözlerinizin değerli olmasını istiyorsanız değerli bir adam olmaya çalışın. O zaman en değersiz sözleriniz bile dikkatle dinlenir ve değerli olur.
Her şeyi açıklamak ancak ahmaklar içindir. Anlamak için hiçbir çabayı gerektirmeyen sözler yüzeyseldir. Fakat bu bütün kapalı sözlerin değerli olduğu anlamına da gelmez. Söz dinleyeni düşündürmeli ve etkilemelidir. Etkili sözler, büyük tecrübelerin sonucudur. İyi anlaşılmayan şeyler, kolay ifade edilemez. Dehanın işareti, en zor meseleleri en kolay ve açık bir şekilde söyleyebilmektir.
İnsanlar, aynı sözcükten farklı anlamlar çıkarabilir. Çünkü sözcüklerin anlamları tam olarak belirlenmiş değildir. Konfüçyüs bunun içindir ki sözcüklere çok büyük önem verirdi ve “Eğer bir ülkenin yönetimi bana verilseydi, önce kelimelerin doğru kullanılmalarını sağlamakla işe başlardım.” demiştir. Sözcükler doğru kullanılırsa her şey düzene girer. İnsanlar arasında en büyük karışıklık, kavram kargaşasından doğmaktadır.
Meramını kısa ve özlü sözlerle anlatmak, etkili olmanın temelidir. Konunun ana noktaları üzerinde durun ve tekrarlayın. Konuşanların ve yazanların çoğu, bu kaideye riayet etmiyor ve bunun önemini anlamıyor. Konuşma bittikten sonra kimsenin kafasında bir şey kalmıyor. İnsanların çoğu, boş ve gereksiz sözlerle konuşuyor, lafı çok fazla uzatıyor.
Kabule hazır olmadıkları şeyleri insanlara söylemeyin. Konuşurken kendi açınızdan değil, muhatabınızın açısından hareket edin. Size doğru gelen her şeyin, hemen kabul edileceğini sanmayın. Anlamayacakları hakikatleri söylemek insanları baştan çıkarır ve size düşman eder. Bir çocuğa, yutamayacağı lokmayı yutturmaya çalışmamalı. İnsan, anlamadığının düşmanıdır.
*
Cuma Özusan
Kaynak: Bilgece Yaşamak
www.gencgelisim.com
