Zeynep Kocasinan zeynep.kocasinan@gmail.com – www.zeynepkocasinan.blogspot.com
Doğum Günlerimiz ile 1 Yıllık Yeni Enerji Dönemi
Yeni yaşıma girdim. Doğum günlerini kutlamak için zamanımızın geçtiğini söyleyenler olabilir. Ben doğum günlerine bir enerji geçişi olarak bakıyorum. Bir değişim-dönüşüm zamanı…
Bizler doğum günlerimizde bir yıl içinde kalacağımız yeni bir enerji döneminde gireriz. Yani 1 Ocak yeni yıl kutlamalarından çok daha etkili yeni bir başlangıçtır doğum günlerimiz. Gerçekten…
Numeroloji (sayı bilimi) bize bu konuda bilgi veren bir dal. Her yaşımız ile içinde bulunacağımız enerjileri, fırsatları ve belki de zorlukları fark ettiriyor. Yaşayacaklarımıza dair değil, yaşarken etkisi altında kalacağımız enerjilere ve durumlara dair bilgi veriyor. Bunları bilirsek, değerlendirmemiz mümkün.
Bilmezsek ne olur? Doğal olarak yaşam işaretleri ile bizi zaten bu konularda bilgilendiriyor. Yaşama ve işaretlerini görmeye açık olursak, zaten ihtiyacımız olan her şey elimizde olacaktır. İlgimiz varsa, bilmek süreci hızlandırabiliyor.
Sağlıklı, mutlu, bereketli ve sevgi dolu bir hayat sürmek için özde hiçbir şey gerekmiyor; sağlam bir istek, niyet ve açık yürek esas. O zaman ihtiyacımız olan her şey karşımıza çıkıyor; biz de alıyor, öğreniyor ve kullanıyoruz. Bu da başka bir bakış açısı.
Her Günün Bir Enerjisi Var
Her günün bir enerjisi var. Her 24 saatin ayrı bir enerjisi var. Her haftanın ve her ayın da ayrı bir enerjisi var. Ve her yılın ve her yaşamın sakladığı ayrı fırsatlar var. Sadece bunun farkında olmak bile bize büyük kapılar açıyor. Farkında olduğumuz şeyi görebiliyoruz. Bio-enerji hocam Moshe Abudaram ile enerji çalışmalarına başladığımızda, öğreneceklerimin muhtelif teknikler olacağını düşündüğümü hatırlıyorum. Oysa enerji çalışması yapmak, bir anlamda yaşama farklı bir açından bakmak demek, yaşamı farklı bir göz ile görüp yaşamak demek.
Meditasyon gibi farkındalık çalışmalarının önemi, yaşamın bize sunduklarını görmemize imkân tanımasından geliyor. Yaşadıklarımızı seçimlerimiz etkiliyor. Kimi zaman da göremediğimiz faktörler…
Yine de nasıl yaşamayı seçeceğiz?
Bugün Neyi Seçiyorsunuz?
Eckhart Tolle'un ünlü "Şimdi'nin Gücü" adlı kitabından beri hepimiz an'ın sihrinden bahsediyoruz. Bahsediyoruz da, neler yapıyoruz?
Siz bugün neler yaptınız?
Neler düşündünüz?
Nelere kızdığınız?
Hangi fırsatları kaçırdığınıza yandınız?
Kaç kişi ile yürekten konuştunuz?
Sevginizi paylaştınız mı kimseyle?
Kimi kırdınız? Ya da kazandınız?
Yaşama gelirken seçimler yaptık muhtemelen ve her an seçimler yapmaya devam ediyoruz. Bugün neyi seçiyorsunuz?
Chris Widener'in "İçimizdeki Melek" kitabında yazdığı gibi "Her zaman aynı sırayı izlemeliyiz: Fazlalıkları yontup atmalı, bağlantıda olduğumuz kişilere ve edindiğimiz bilgilere dayanarak yaşamımızı biçimlendirmeli, kaba noktalarımızın sıkıntı ve acılarla törpülenmesine izin vermeliyiz; sonra, ancak bundan sonra, perdahlanmaya hazır hale gelebilir, gücümüzü ve güzelliğimizi tüm ihtişamıyla ortaya koyabiliriz."
Dan Millman'ın "Ruhun Yasaları" kitabından bir alıntı yapmak istiyorum:
"… Ama kendini 'kurtarıcı' olarak görüyorsan niyetini yeniden gözden geçirmelisin. Başkaları adına çok fazla sorumluluk üstlenmek, onları yaptıkları seçimlerin derslerinden mahrum bırakır…"
Dünya, Kristallerin Dili ile Konuşuyor
Kristalleri oldum olası severim. Aşağı yukarı altı yıldır da kristalleri daha yakından tanımaya ve kullanmaya gayret ediyorum. Kristaller bir çiçek gibi, bir aromaterapi yağı gibi bize kendi özgün frekanslarını sunuyorlar. Ben bana danışanları genelde kristallerle karşılaştırmak isterim. Kristaller bazen ufacık olmalarına rağmen ihtiyaç duyduğumuz bir frekansı sunarlar bize. Sanki bir ayar çatalı gibi bedenimizde ince bir ayar yaparlar.
Bir kuvartz kristali gerçekten enerjimizi artırabilir. Bir citrin dikkatimizi toplamamıza yardım edebilir ve bir malahit bizde bir iyileşmeyi tetikleyebilir. Dünyanın insanoğluna sunduğu bir yardım eli diyorum ben onlara, özümüz de belki elementlerden oluştuğundan, varoluştaki özümüzle bağlanmamızı sağlıyorlar sanki. Bir dumanlı kuvartz yumuşak enerjisi ile bize destek verebilir, bir turmaline ya da ametist bizi korumasına alabilir.
Burçlar için söylenen klasik kristal eşleşmeleri ile çok hem fikir değilim ben. Kişiye ve duruma göre uygun kristal var diye düşünüyorum. İnsanlar çok farklı ve aynı zamanda insanın enerjisi o kadar değişken ki ihtiyaçları da değişebiliyor. İyileşme için dışarıdan bir malzeme ya da maddenin bize faydası ve desteği olabilir. Ancak hatırlayalım ki bizi iyileştirecek olan asıl güç, içimizdeki güçtür.
Bireysel Tarihimizi Korumak
Hiç tanımadığım dedelerim geldi aklıma bu akşam. Ve onların anneleri, babaları hiç tanımadığım… Yaşamdan geriye ne kaldığını düşündürdü bana. Yaşamlarımızdan bir-iki nesil sonra geriye kalan nedir? Yaşamlarımızdan, yaşananlardan geriye kalan nedir?
Farklı görüşlere göre farklı görüntüler ortaya çıkıyor ama esas olan 2-3 nesilde geriye pek bir şey kalmadığı. Yani dedenizin babası, dedenizin anneannesi hakkında ne biliyorsunuz? Yazmak ve yazmayı teşvik etmek gerek. Bireysel tarihimizi ne kadar koruyabiliyoruz? Kendi aile hikâyelerinizi siz kaleme almaya ne dersiniz?
Ayın Onaylaması: "Kutsal sevgiyle korunuyorum ve güven duyuyorum." Louise L. Hay
Üstatlardan: "Hayatınızda önemli kararlar verdiğinizde borazanlar çalmaz. Kader sessizce yerine gelir." Agnes De Mille
Zeynep'in Okuma Tavsiyesi: "Ruhun Yasaları" Yazar: Dan Millman