Prof. Dr. Erol ÖZMEN
erolozmen@yahoo.com
Günümüzün en önemli sorunlarından birisi de diğer insanları ve değerleri dikkate almadan yalnız kendisini düşünerek bencilce hareket eden insanların giderek artmaya başlamasıdır. Bu insanları engelleyen bir sistemin olmayışı, bunların insanları ustaca etkileyebilme güçleri ve bu güçleri hiçbir sınır tanımadan kullanmaları sonucunda birçok avantaj elde etmeleri bu tür davranışları artırmaktadır. Bencilce hareket eden insanların en önemli özelliklerinden birisi de toplumsal yaşam için gerekli olan asgari vicdan duygusundan yoksun olmalarıdır.
Toplum içinde vicdan sahibi olmayan insanların tutum ve davranışlarından etkilenmeyen, bu nedenle üzüntü yaşamayan ve acı çekmeyen insan her halde yoktur. Vicdansız insanlar her hangi tutum ve davranışlarının başkalarını nasıl etkileyeceğini hiç hesaba katmazlar. Canları nasıl istiyorsa, canları o an ne yapmak istiyorsa öyle davranırlar. Bu kişiler yaptıklarının diğer insanları nasıl etkileyeceğini hesaba katmaz; yaptıklarından bir zarar gören olduğunda hiçbir rahatsızlık duymaz, pişmanlık ya da suçluluk duygusu hissetmez ve vicdan azabı çekmezler.
Vicdanlı insanların savunmasızlığı
Ne yazık ki vicdan sahibi insanlar dünyayı ve insanları algılayış ve değerlendiriş özellikleri nedeniyle vicdan sahibi olmayan insanlara karşı çoğu zaman savunmasızdırlar. Vicdan sahibi insanlar çeşitli nedenlerle hem maddi hem de manevi olarak kendilerini bu tür kişilerden koruyamamakta, acı ve ıstırap çekmektedirler. Bu nedenle vicdanlı insanların hem antisosyal insanların özelliklerini, hem de kendilerini antisosyallere karşı savunmasız bırakan kendi özelliklerini bilmeleri gerekmektedir.
Antisosyal kişilik
Vicdansızlık esas olarak antisosyal kişiliğin en temel özelliklerinden birisidir. Antisosyal kişiler (=psikopat, =sosyopat) toplumun yazılı (yasa, yönetmelik vs.) ya da yazılı olmayan (ahlak kuralları, gelenek ve görenekler) kurallarını çiğneyen; kendi istek, gereksinim ve dürtülerini erteleyemeyen; öfkelendiğinde öfkesini denetleyemeyen; çok kolay yalan söyleyen; vicdani duyguları gelişmemiş, bencil kişilerdir. Antisosyal kişilik yapısına sahip insanların çoğu zaman bir şekilde ceza evine düşen insanlar oldukları düşünülür. Fakat hepimizin toplum içinde karşılaştığımız ve hiçbir zaman cezaevine düşmeyen, fakat diğer insanların acı çekip çekmediğine bakmadan kendi çıkarına ya da anlık heyecan yaşama isteğine göre hareket eden birçok antisosyal bulunmaktadır. Bu kişiler tek tek bireylere acı çektirmeleri yanında toplumsal kuralların işleyişini de tehdit etmektedirler.
Antisosyallerin diğer insanları etkileme gücü
Her antisosyalin kendine özgü diğer insanları etkileme gücü bulunmaktadır. Bazıları korku yaratarak ve sindirerek, bazıları konuşmaları ve görünüşleri ile hayranlık uyandırarak, bazıları acındırarak, bazıları da karşısındakinin duyarlı olduğu noktayı (örneğin vicdan) sezinleyerek istediklerini elde ederler. Fakat hepsinin de ortak özelliği her an herkese kazık atabilecek ve bundan hiçbir rahatsızlık duymayacak olmalarıdır. Antisosyaller insanların iyi ve olumlu özelliklerini (örneğin merhamet duygusu) kullanarak bu özellikleri bir zayıflık haline dönüştürebilirler. Bu nedenle tekrarlayan şekilde vicdan sahibi olmadığını düşündüren tutum ve davranışları olan bir kişinin bir antisosyal olabileceği akılda tutulmalıdır.
Vicdan sahibi insanların herkesi kendisi gibi görmesi
Vicdan sahibi insanlar diğer insanların da kendisi gibi olduğunu düşündükleri için vicdansız insanlar tarafından suiistimal edilmeye yatkındırlar. Vicdanları nedeniyle başkalarına kötülük yapmayı akıllarından bile geçirmeyen bu kişiler, başkalarının da öyle davranacağını düşünürler ve antisosyal kişilere kolayca av olurlar. Örneğin bir antisosyal ödeme sözü verdiği borcunu ödememesine karşın uydurduğu yalanlarla borçlu olduğu kişiden yeniden borç almayı başarabilir. Bu nedenle vicdan sahibi insanların bazı insanların vicdansız olduğunu kabul etmesi gerekmektedir.
Antisosyallerin kendilerine göre mantıklı açıklamaları vardır
Ne kadar kusurlu olurlarsa olsunlar antisosyallerin yaptıkları her şey için kendilerine göre mantıklı açıklamaları vardır. Bu açıklamaları ile birçok kişiyi etkilemeyi başarırlar. Örneğin çocukluk yıllarında yaşadığı yoksulluklar ve babasının acımasızca attığı dayaklardan dolayı böyle olduğunu ileri sürer ve birçok kişide acıma duygusu yaratmayı başarırlar.
Sahip olduğu dirlik ve düzeni korumak isteyen her toplumun antisosyal tutum ve davranışları engelleyecek ve gerektiğinde cezalandıracak bir sistem kurması gerekmektedir. Antisosyaller ve antisosyal davranışlar kaybetmeye mahkûm olmadıkça antisosyal davranışlar giderek artacaktır.