İZZET BAYSAL NASIL BAŞARDI?

0
1109

İzzet Baysal 1907 yılında Bolu'da dünyaya geldi. Babası Rüştiye Mektebi mezunu memur Ahmet Canip Efendi, annesi Bolu'nun Alpagut Köyünden Hafız Behiye hanımdır. İzzet Baysal, ailenin en küçüğüydü.
Hayırsever işadamı Baysal, ilk ve orta öğrenimini Bolu'da tamamladı. Yüksek öğrenimin İstanbul'da Mekteb-i Sultan-i Nefise, yani Mimar Sinan Üniversitesi'nde yaptı. Babasını 1927 yılında kaybetmesi üzerine, zorlu bir eğitim süreci geçirdi. Bir yandan çalışıp bir yandan okudu. 1931'de mimar olarak mezun oldu.
Memuriyet hayatına Bolu Bayındırlık müdürlüğünde mimar olarak başlayan İzzet Baysal, 1932 yılında birkaç arkadaşı ile birlikte Gerede ilçesinin imar palının yaptı. Daha sonra Ankara'da Milli Müdafaa Vekaleti Hava Müsteşarlığında mimar olarak çalışmağa başladı. Bu sırada Eskişehir Hava meydanı inşaatının koordinatörlüğünü yaptı.
1934 yılında bu görevinden istifa ederek, Eskişehir Belediyesinden Fen İşleri şefi olarak teklif açıldı, kabul etti.

 

 

 

İzzet Baysal 1907 yılında Bolu'da dünyaya geldi. Babası Rüştiye Mektebi mezunu memur Ahmet Canip Efendi, annesi Bolu'nun Alpagut Köyünden Hafız Behiye hanımdır. İzzet Baysal, ailenin en küçüğüydü.
Hayırsever işadamı Baysal, ilk ve orta öğrenimini Bolu'da tamamladı. Yüksek öğrenimin İstanbul'da Mekteb-i Sultan-i Nefise, yani Mimar Sinan Üniversitesi'nde yaptı. Babasını 1927 yılında kaybetmesi üzerine, zorlu bir eğitim süreci geçirdi. Bir yandan çalışıp bir yandan okudu. 1931'de mimar olarak mezun oldu.
Memuriyet hayatına Bolu Bayındırlık müdürlüğünde mimar olarak başlayan İzzet Baysal, 1932 yılında birkaç arkadaşı ile birlikte Gerede ilçesinin imar palının yaptı. Daha sonra Ankara'da Milli Müdafaa Vekaleti Hava Müsteşarlığında mimar olarak çalışmağa başladı. Bu sırada Eskişehir Hava meydanı inşaatının koordinatörlüğünü yaptı.
1934 yılında bu görevinden istifa ederek, Eskişehir Belediyesinden Fen İşleri şefi olarak teklif açıldı, kabul etti. Aynı yıl Eskişehir Lisesi'nde Coğrafya öğretmeni olarak görev yapan Çanakkaleli Refika Pınar ile evlendi.
1936 yılında Ankara'da serbest olarak çalışmaya başladı. Ankara'da Azerbaycan temsilcisi Sadri Maksudi Aral'ın ve Medine Muhafızı Fahrettin Paşa'nın köşk projelerini yaptı. 1942 yılında Afyon'da askerliğini tamamladı.
1942'de eşi Refika Hanım vefat etti. Bunun üzerine, İzzet Baysal, işini tasfiye etti. 1943 yılında İstanbul'a geldi. Ve Karaköy'de Perşembe pazarında sıhhi tesisat ve hırdavat üzerine çalışan bir mağazayı satın aldı. Aynı zamanda kapı kilitleri imalı için küçük bir atölye kurdu. Halen Perşembe pazarında İzzet Baysal Han isminde tam cadde üzerinde büyük bir binası vardır.
1950 yılında özel teşebbüsün ilk mekanize Döküm Fabrikasını kurdu. Bu fabrikanın fikri temelinde, dükkanında sattığı boru ekleme parçalarının dışarıdan ithal edilmesine karşı duyduğu vatanseverlik hisleri egemendir. Bunun     için iki kere Almanya'ya giderek konuyla ilgili teknolojiyi araştırmıştır.
Zor şartlarda kurduğu ve üretime geçirdiği fabrikasına yönelik ilk tepkiler hiç de olumlu değildi. Çıkarı zedelenen birkaç menfaatperest, bu vatanperest insana cephe aldı. Avrupa'da aynı üretimi yapan Kartel, İzzet Baysal'ın bu milli girişimini baltalamak için elinden geleni yaptı. Baş edemeyince nihayet ithal ettiği mallarda %40 indirim uygulamak zorunda kaldı.
Var gücüyle çalışan İzzet Baysal, 1970 yılında Avusturya, Almanya, Yunanistan ve Arap ülkelerine ihracat yapan bir fabrika konumuna gelecek olan işletmesini ayakta tutmayı başardı.
1951 yılında "İzzet Baysal Döküm Sanayii Müessesesi" adı altında üretime başlayan kuruluş, 1957 yılında bir aile şirketine dönüştürüldü. Ardından bu şirketin adı "İzsal Döküm Sanayi A.Ş." olarak kaldı.   
1980 yılına kadar sürekli Çalışan İzzet Baysal, 1986 yılında ikinci eşi Nazife Hanım'ı kaybettikten sonra İzzet Baysal Vakfı'nı kurdu. 1994 yılında fabrikasını kiraya vererek, iş hayatından çekildi. Tüm çabasını izzet Baysal Vakfı'nın hizmetlerine ayırdı. Baysal, hizmetlerini 5 Mart 2000 tarihindeki ölümüne kadar sürdürdü.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız