İngilizce Düzenli ve Düzensiz Fiiller

0
2238

İngilizce Düzenli ve Düzensiz Fiiller – Regular and İrregular Verbs

İngilizce Düzenli Fiiller

İngilizce düzenli fiiler -ed takısı alan fiillerdir.

Mastar Hali clean finish use stop
Past Simple
Past Participle
cleaned finished used stopped

İngilizce fiillerin ‘past simple’ yani 2. halleri, geçmiş zaman için kullanılır. (bkz. ingilizce geçmiş zaman – Simple Past Tense )

  • I cleaned
  • They finished

‘Past participle’, yani ingilizce fiillerin 3. halleri ise, present perfect tense ile birlikte kullanılır. (bkz. Present Prefect Tense)

  • I have cleaned the windows.

İngilizce Düzensiz Fiiller

İngilizce düzensiz fiiller, -ed takısı almayan fiillerdir. Bu fiillerin 2. halleri Simple Past Tense ile bilikte, 3. halleri ise Perfect Tense ile birlikte kullanılır.

Bazı düzensiz fiillerin 1., 2, ve 2. hallerinin yazılışları aynıdır.

bid – bid – bid

Bazı düzensiz fiillerin 2. ve 3. halleri aynı kalır.

built – build – build

Bazılarının da 3 hali de değişik yazılır.

do – did – done

İngilizce düzensiz fiileri yukarıdaki gibi grublayarak ezberlemek size kolaylık sağlayabilir.

Aşağıda en çok kullanılan ingilizce düzensiz fiilleri ve anlamlarını bulabilirsiniz.

1. Hali
Base Form
2. Hali
Past Simple
3. Hali
Past Participle
Türkçe
Anlamı
awake awoke awoken uyanmak
be was, were been olmak
beat beat beaten vurmak
become became become olmak
begin began begun başlamak
bend bent bent bükmek
bet bet bet bahse girmek
bid bid bid emretmek
bite bit bitten ısırmak
blow blew blown esmek
break broke broken kırmak
bring brought brought getirmek
broadcast broadcast broadcast yayımlamak
build built built inşa etmek
burst burst burst patlamak
burn burned/burnt burned/burnt yakmak
buy bought bought satın almak
catch caught caught yakalamak
choose chose chosen seçmek
come came come gelmek
cost cost cost değer biçmek
creep crept crept emeklemek
cut cut cut kesmek
deal dealt dealt anlaşmak
dig dug dug kazmak
do did done yapmak
draw drew drawn çekmek
dream dreamed/dreamt dreamed/dreamt rüya görmek
drive drove driven sürmek
drink drank drunk içmek
eat ate eaten yemek yemek
fall fell fallen düşmek
feed fed fed beslemek
feel felt felt hissetmek
fight fought fought dövüşmek
find found found bulmak
flee fled fled firar etmek
fly flew flown uçmak
forbid forbade forbidden yasaklamak
forget forgot forgotten unutmak
forgive forgave forgiven affetmek
freeze froze frozen donmak
get got gotten elde etmek
give gave given vermek
go went gone gitmek
grow grew grown büyümek
hang hung hung asmak
have had had sahip olmak
hear heard heard duymak
hide hid hidden saklamak
hit hit hit vurmak
hold held held tutmak
hurt hurt hurt yaralanmak
keep kept kept saklamak
know knew known bilmek
lay laid laid yaymak
lead led led rehberlik etmek
learn learned/learnt learned/learnt öğretmek
leave left left ayrılmak
lend lent lent ödünç vermek
let let let izin vermek
lie lay lain yalan söylemek
lose lost lost kaybetmek
make made made yapmak
mean meant meant anlamına gelmek
meet met met buluşmak
pay paid paid ödemek
put put put koymak
read read read okumak
ride rode ridden binmek
ring rang rung çalmak
rise rose risen yükselmek
run ran run koşmak
say said said söylemek
see saw seen görmek
sell sold sold satmak
send sent sent göndermek
show showed showed/shown göstermek
shut shut shut kapamak
sing sang sung şarkı söylemek
sit sat sat oturmak
sleep slept slept uyumak
speak spoke spoken konuşmak
spend spent spent harcamak
stand stood stood ayakta durmak
swim swam swum yüzmek
take took taken almak
teach taught taught öğretmek
tear tore torn yırtmak
tell told told anlatmak
think thought thought düşünmek
throw threw thrown fırlatmak
understand understood understood anlamak
wake woke woken uyanmak
wear wore worn giymek
win won won kazanmak
write wrote written

yazmak

LEAVE A REPLY

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız