Gelişimimiz anne karnında başlayarak aile ortamında devam eder. Okulla pekiştirilen bir süreçtir. Bu uzun süreç içinde neler yaptığımız çok önemlidir. Çocuklarımızı bilerek ya da bilmeyerek biz programlıyoruz. Anne ve baba olmaya karar verildiğinde, en önemli nokta çocuğumuzu nasıl eğiteceğimiz ve yetiştireceğimizdir.
Geleneksel ve kültürel normlar, önceliği erkek çocuğa vermektedir. Erkek çocuğu gelecekte yani yaşlanınca “sigorta” unsuru olarak görülür. Bu nedenle, ‘beyin programları’na da çok küçük yaşlarda ‘ileride bizi bırakmayacaksın, bize bakacaksın’ garanti sözleri yerleştirilmektedir. “Sen evleneceksin, bir karın olacak. O el kızı, el kızını değiştirirsin ama …
Fatma Taş
www.gencgelisim.com
Gelişimimiz anne karnında başlayarak aile ortamında devam eder. Okulla pekiştirilen bir süreçtir. Bu uzun süreç içinde neler yaptığımız çok önemlidir. Çocuklarımızı bilerek ya da bilmeyerek biz programlıyoruz. Anne ve baba olmaya karar verildiğinde, en önemli nokta çocuğumuzu nasıl eğiteceğimiz ve yetiştireceğimizdir.
Geleneksel ve kültürel normlar, önceliği erkek çocuğa vermektedir. Erkek çocuğu gelecekte yani yaşlanınca “sigorta” unsuru olarak görülür. Bu nedenle, ‘beyin programları’na da çok küçük yaşlarda ‘ileride bizi bırakmayacaksın, bize bakacaksın’ garanti sözleri yerleştirilmektedir. “Sen evleneceksin, bir karın olacak. O el kızı, el kızını değiştirirsin ama anneni değiştiremezsin” türünden, bilinç altına birçok sözler verilmektedir. Küçük yaşlarda öğretilen bu sözcükler ilerde erkeğin yaşamını negatif yönde etkiler.
Örneğin; erkek çocuğu, korumak adına aile odalarında ve kucakta yatırılır. Oysa çocuğun özgüvenli olması ve kendi ayakları üzerinde durabilmesi gerekir. Bunun için de, bir yaşına geldiğinde çocuğun odası ayrılmalıdır. Aksi halde, anne rahminden çıkamayan, özgüvensiz, kendi kararlarını alamayan anne güdümlü çocuklar meydana gelmiş olur.
Erkek çocuklarımıza da ev işlerini yapabildikleri kadarıyla öğretmemiz gerekiyor. İhtiyaç duyduğunda kendi işini yapabileceğini bilmeli. Aile ortamında da eşine destek verebilmeli. Ev işine destek vermenin “mutluluğuna araç” olacağı, sevgiyi daha da pekiştireceği ifade edilmelidir.
Gerçek Yaşamdan Bir Örnek
Benden NLP teknikleri ile destek almak gelen için 50-55 yaşlarında bir çift vardı. Ayrılmak üzere olduklarını, son bir çare olarak neler yapabilecekleri hakkında bilgi almak istiyorlardı. Hanım eşinin en büyük eksiğinin kendi kararlarını verememesi olduğundan bahsetti. Beyefendi de kendi açısından eşinin sorunlarından söz etti. Aslında incir çekirdeğini dolduramayan nedenler vardı. Sonuç olarak, yuvanın devamına karar verildi. Her iki taraf da mutluydu. Bey bir an telefonuna yöneldi, açabilir miyim dedi ve tuşları çevirdi.
“Anne, biz tekrar birleşmeye karar verdik, sen birleşmemize ne diyorsun?” diye sordu. Bu manzara acı bir görüntüydü, hanım elini yüzüne kapattı. İşte bizim gerçek sorunumuz bu dedi. Telefonu kapattım. Beyefendiye dönerek 55 yaşındasınız, hâlâ anneniz olmadan kendi hayatınız için karar alamıyorsunuz. Gerçekten çok vahim bir durum. Siz hâlâ annenizin küçücük oğlusunuz. Lütfen bunun önemini fark eder misiniz, dedim. Beyefendi yüzüme, yüzünü buruşturarak baktı ve galiba ben bu durumun hiç farkına varmamışım, dedi. Gözleri doldu. Ağzından dökülen sözcükler ilginçti:
-Annem, hayatımda kendi kararlarımın olmasını istemedi. Sürekli “sen çocuksun” derdi bana. O, benim için kararlar aldı. Şimdi çok iyi anlıyorum. Eşimle ben yaşıyorum, o değil.
Ve ayağa kalktı, eşine sarıldı. “Yıllarca acı çektirdim, özür dilerim. Artık bizim için ne gerekiyorsa birlikte karar alacağız.” dedi. Hanımın yüzünde tatlı bir huzur ve göz yaşı vardı. Daha sonra konuştuğumuzda mutlu olduklarını, artık kendileri için kararlar aldıklarını söylediler.
Erkek Çocuk Eğitiminde Anahtar Davranışlar
Ebeveynlere çocuklarına onu sevdiklerini söylemeli, ona sarılmalı ve dokunmalılar. Değerlisin, bireysin, bizim için özelsin mesajları verilirse, o çocuk büyüdüğünde etrafındaki insanlara, eşine ve çocuklarına kendini çok daha kolay ifade edecektir. Mesleğin ne olursa olsun, sen iyi bir eş ve iyi bir baba olacaksın. Böyle olmak için de emek vereceksin demek gerekiyor.
Çok küçük yaşlarda verilen programlar çok önemli. Kendisini kontrol etmeyi, erdemliliğini koruması ve birçok şeyi eşiyle paylaşması gerektiği anlatılmalıdır çocuğa. Eş seçerken de önemli noktalara dikkat etmesi gerektiği belirtilmelidir. Çocuğuna iyi bir anne olabilmesi, duygusal anlamda da tatmin olabileceği eş seçimlerinin öneminden bahsetmek gerek.
Belki de en büyük sorun; toplumda tasvip edilmeyen davranışlarla karşılığında;
“Erkekler yapar!”
“Erkek adam değil mi, yapabilir!”
“Erkek değil mi, yapacak tabii ki!” türünden cümlelerin ebeveynlerce kullanılmasıdır.
Sonuç olarak, o erkek çocuğu da aldığı programlarla ergenlikte başlayan kendini kontrol edememe, sorumsuzluk gibi problemlerle karşılaşır. Tedavisi zor olan birçok olay üst üste gelir ve yuvanın sallanmasına, yıkılmasına neden olur.
Öyle bir anne olalım ki, erkek çocuklarımızın ve kız çocuklarımızın bilinçli ve özgüvenli yetişmelerine, sorumluluk almalarına yardımcı olalım.
Öyle bir anne olalım ki, çocuklarımızı manevi ve maddi anlamda donanımlı yetiştirelim. Kendisini yetiştiren ailesiyle saygı ve sevginin devam etmesi ve kendi yuvasına sahip çıkması gerektiğini öğretelim.
Öyle bir anne olalım ki, çocuklarımızı çınar ağacı gibi yıkılmaz biçimde yetiştirelim.
Öyle bir anne olalım ki, yetiştirdiğimiz çocuklarla ve nesillerle gurur duyalım.