Dünyanın en enerjik insanlarının bilim adamları, kimyagerler ve kimya mühendisleri olmaları gerekirdi. Çünkü verimli enerji üretimini en iyi bilenler onlar. Petrolden, kömür ve doğal gazdan nasıl daha yüksek dönüşümlü ve yüksek verimli enerji …
Yazar : Erkan Uysal
enerji109@yahoo.com
Dünyanın en enerjik insanlarının bilim adamları, kimyagerler ve kimya mühendisleri olmaları gerekirdi. Çünkü verimli enerji üretimini en iyi bilenler onlar. Petrolden, kömür ve doğal gazdan nasıl daha yüksek dönüşümlü ve yüksek verimli enerji üretebileceğimizi biliyoruz ve her geçen gün geliştiriyoruz. Ancak hiçbir kimse kendi enerjisini nasıl daha verimli üreteceği üzerinde düşünmüyor.
Enerjinizi ve enerji veriminizi arttırmanız mümkün mü? Elbette mümkün. Bunu en basit yoldan ispatlayalım.
6Glikoz+ 6Oksijen+ 2ATP-
6Karbondioksit+ 6Su+ 40ATP(enerji)
Enerji santrallerimiz olan hücrelerimizde gerçekleşen enerji üretim denklemi en basit haliyle yukarıda görülmektedir. Bu sistemde daha çok enerji üretmek için neler yapılabilir? Biliyoruz ki reaksiyona giren maddelerin miktarlarını arttırdığımız taktirde enerji üretimini de arttırırız. Glikoz miktarını arttırmak için sindirim sistemimizdeki dönüşümü ve verimi arttırmalıyız. Bunun en kolay yolu sindirim mühendisliğine dikkat etmektir. Sindirim mühendisliği sayesinde sindirim sistemimizdeki sindirim verimini etkili bir şekilde arttırabilir ve besinlerin dönüşüm yüzdelerini arttırabiliriz. Böylece hücrelerimize daha kaliteli ve bol glikoz gelecektir.
Enerji üretimini arttırmak için reaksiyona giren oksijen miktarını arttırmak çok işe yarayacaktır. Ne kadar çok oksijen varsa o kadar çok besin yakılacaktır. Eğer bu işlem sanayide yapılıyor olsa idi, verimi ve dönüşümü arttırmak için %20 ile %100 arasında hava fazlası kullanılırdı. Sanayideki bu yöntemi biz de uygulayabilir ve hücrelerimize giden hava fazlasını arttırabiliriz.
Elbette bunun değişik yöntemleri var. İlk olarak akciğerlerimiz bir balon gibi nefes aldığımızda şişer ve nefes verdiğimizde söner. Akciğerlerimizin hava ile dolarak hacimlerinin sönük haline göre iki, üç katına çıkması mümkün.
Ayrıca doğru nefes alma yöntemleri ve basıncın da etkisiyle akciğerlerimize giren ve değişen hava miktarını normal duruma göre on katına kadar arttırmak mümkün. Evet yanlış okumadınız on kat. On kat fazla hava kullanmak demek yeterince besin varsa on kat fazla enerji üretmek demektir.
Yukarıdaki reaksiyona bakarak enerji üretimini arttırmanın bir yolu daha vardır. Üçüncü yol bu reaksiyonun gerçekleştiği enerji santrali miktarını arttırmaktır. Bu da kolay bir yöntemdir. Enerji santrali olan hücredeki mitakondriler en çok kas hücrelerinde bulunur. Kas dokusunu arttıran kişiler doğal olarak enerji santrallerini de arttırmış olurlar. Böylece daha çok enerji üretmeleri mümkündür.
Niçin daha çok enerji?
Günümüzde bedenen çalışılan mesleklerin azalmasına rağmen, günlük koşuşturmalar, stres ve zihni çalışmalar nedeniyle beynimizin diğer vücut organlarına göre daha çok enerji harcıyor olması enerjiye olan ihtiyacımızı artırıyor. Vücudumuzdaki her kimyasal olayın gerçekleşmesi için bir aktivasyon enerjisine ihtiyaç vardır. Enerjiniz ne kadar fazla ise vücudunuzdaki tüm işlemler daha hızlı ve kolay bir şekilde gerçekleşir.
Sindirim mühendisliği ve enerji kitabımla sindirim sistemimizden daha verimli faydalanarak enerjimizi nasıl arttırabileceğimizi gösterdim. Sindirim mühendisliği kimya mühendisliğinin alt dalıdır. Kitabımda sindirim mühendisliğine sadece küçük bir giriş yaptım. Çünkü kitabım bir kişisel gelişim kitabı ve sindirim mühendisliği çok daha kapsamlı araştırma gerektiren bir alan. Ama bu haliyle de sindirim mühendisliğini ilk kez kullanan ve oluşturan bir kişi olduğum için sindirim mühendisliğinin babası olarak tarihe geçtim. Belki dünyanın başka yerlerinde belki bilmediğimiz farklı bir çalışma olmuştur. Ama Türkiye’de ilk olduğu kesin.
Şişmanlığın hızla arttığı, hemen hemen tüm dünyayı sardığı, sindirime, şişmanlığa bağlı hastalıkların her geçen gün çoğaldığı, insanların büyük çoğunluğunun yorgun ve enerjisiz olduğu asrımızda sindirim mühendisliği hızla parlayacaktır. Belki geleceğin popüler mesleklerinden birisi olacaktır. Tüm insanlığın bu konuya ilgisini bekliyorum.