GENÇLERİN AKTİF KATILIMINI DESTEKLEMEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ

0
857

DENİZLİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENT KONSEYİ GENÇLİK MECLİSİ  GÖNÜLLÜSÜ BURAK ÖZTÜRK “GENÇLERİN AKTİF KATILIMINI  DESTEKLEMEK  İÇİN ÇALIŞIYORUZ”

SORU- Bize kısaca  kendinizi  tanıtır mısınız  ? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz  ?

BURAK  ÖZTÜRK-  Merhaba, ben Burak Öztürk. Pamukkale Üniversitesi Spor Yöneticiliği bölümü mezunuyum. Daha önce Anadolu Üniversitesi İktisat (AÖF) bölümünü tamamlamıştım. Aslen Denizli’nin Çal İlçesi İsabey Kasabası’ndanım.  Ancak Denizli (Merkezefendi) doğumluyum. 2 Mayıs 1987’de dünyaya geldim. İlköğretimi Namık Kemal, Atatürk ve Kiremitçi okullarında, liseyi ise Denizli Lisesi’nde tamamladım. Annem ve babam emekli olup bir de ağabeyim var.

SORU- bize ailenizden bahseder misiniz ? Anne ve babanız ne iş yapar? Kardeşleriniz nerede  okur? Onların sizin çabalarınıza  bakışı nasıldı?

BURAK  ÖZTÜRK- Annem ve babam evlendikten sonra Denizli’ye göç etmişler. Çünkü Çal’da iş imkanları kısıtlı olduğu için bu göç zorunluluk icab etti. Babam pazarlama, otelcilik, esnaflık gibi meslekler yürüttü. Annem ev hanımıydı ve şu an ikisi de emekliler. Ağabeyim ise Pamukkale Üniversitesi Elektrik bölümü mezunudur. Aramızdaki yaş farkından dolayı çocukluğum birlikte geçti diyebilirim. Sürekli araştıran, sabırlı ve çabalayan bir yapım vardır. Bu konuda aileden tam destek aldığımı belirtmeliyim.

SORU- neden spor bölümü seçtiniz? Bu bölümü tercih etmeden ve  mezun olduktan sonraki duygularınız arasında ne farklar var?

BURAK ÖZTÜRK-  Çocukluğumdan beri sporu seviyorum. Bir çok çocuk gibi ben de ilk spor branşı olarak futbolla tanıştım. Ancak, ilerleyen yıllarda Tenis ve yerli Türk Sporu olan Hemsball’a da ilgi sarmaya başladım. Spora olan bağlılığımdan dolayı spor dünyasında sık sık duyduğumuz şike, şiddet olayları, ırkçılık ve doping gibi konular beni rahatsız etmeye başladı. Bunun önlenmesi için sporu meslek olarak idare eden spor yöneticilerine ihtiyaç olduğunu düşündüm ve Spor Yöneticiliği bölümünü tamamladım. Büyük hedeflerle okuduğum bu bölümde 5 yıllık geçen süre zarfında spor dünyasında hiç bir şey değişmemesi beni hayal kırıklığına uğrattı. Fakat bu, ileride hiç bir şey değişmeyeceği anlamına gelmez. Gelecekte başarılı bir spor yöneticisi ve akademik olarak da kariyer hedefine ulaşmış bir kişi olmak istiyorum.

SORU- Gençler genelde çekingen ve iletişimi sevmeyen insnalar. Siz ise  iletişimi seven insansınız  . Bunun sebebi nedir?

BURAK ÖZTÜRK-  Evet, gençlerimiz gerek ebeveynler gerekse de eğitim hayatında karşılaştıkları yanlış yönlendirmeler yüzünden kendilerini ifade etme konusunda güvensiz ve çekingen oluyorlar. Toplumumuzdaki bir çok genç gibi ben de bu problemlerle karşılaştım. Ancak öğrencilik yıllarımda çeşitli topluluklar, gençlik meclisi faaliyetleri ve çeşitli kamusal ya da özel kurum ve kuruluşlar bünyesindeki gönüllü girişimlerle aktif vatandaşlığın gereklerini yerine getirmeyi başardım. Bu da bana özgüven, başarı ve idealist bir bakış açısı kazandırdı.

SORU-Recep Yazıcıoğlu’nu çok sevdiğiniz belli.bu sevginin sebebi nedir?

BURAK ÖZTÜRK-  Recep Yazıcıoğlu, belki de bu ülkenin yetiştirdiği en önemli vali. Bence “Süper Vali” nitelendirmesini fazlasıyla hak ediyor. Bir Denizlili olmam ve Rahmetli valimizin Denizli’de görev yapması ilgimi arttırdı, trejedik ölümü de bir o kadar hüzünlendirdi. Valimizin karakteri ve kamusal yaptırımları halkı etkileyen ve halkın sevgisini kazanan bir halk adamı olmasını sağladı. Örnek verecek olursak, Denizli’de bir devlet hastanesindeki hastaların sırada beklerden doktorlar ve görevlilerden azar işittikleri gerekçesiyle Valimize şikayetleri üzerine bizzat hastaneye gitmesi, köylü kılığında kuyrukta beklemesi ve görevlilerden bir güzel azarı işitmesi… Tabi yaptırımları da kaçınılmazdı Halkın Valisinin… Bu olaydan sonra bir daha kuyruk olmadı o hastanede… Bu ve bunun gibi bir çok anısı var. Recep Yazıcıoğlu devlet ile halk arasındaki uçuruma köprü inşa ederek devlete olan güvenimizi tazelediğini söyleyebilirim.

Soru- Spor yapmak kişilik  olarak da sizi geliştirmiş. Spor yapanla yapmayan arasında ne farklar var sizce?

BURAK ÖZTÜRK-  Bu soruyu Atatürk’ün “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözü ile özetleyebilirim. Spor insanları fiziksel ve estetik olarak olumlu etkilediği gibi mental olarak da olumlu etkiler. Dikkat, hafıza, odaklanma, koordinasyon gibi özelliklere sahip olan spor ve egzersiz bireyi toplumsal yaşamında da kapasitesini arttıran bir olgu ve süreçtir.

SORU- kişisel gelişimi seven insna olarak  bu yolda çalışan insnalarla da aranız iyi. Bunun size ne katkısı oldu?

BURAK ÖZTÜRK-  Atatürk’ten örnek verdik, bir de İspanyol sanatçı Saavedra Cervantes’ten örnek verelim. “Bana arkadaşını söyle, senin kim olduğu söyleyeyim.” sözü belki de kıyamete kadar hafızalardan silinmeyecek. Çünkü biz insanlar dışa açık ve çevreden etkilenen canlılarız. Arkadaş çevremiz ne kadar donanımlı, aklaklı, özgüveni yüksek ve ileriyi düşünen insanlar olursa o kadar başarılı ve yüksek ülküler peşinde koşan bireyler oluruz. Çevremdeki insanlar bana bunu kazandırdı.

SORU- Denizli  Büyükşehir Belediyesi kent Konseyi Gençlik Meclisinde aktif olarak görev yapıyorsunuz. Bu görevde bulunmak size ne kazandırdı?

BURAK ÖZTÜRK- Denizli Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Gençlik Meclisi, gençlerin aktif katılımını destekleyen, gençler ile karar alıcıları bir araya getiren, karar alma mekanizmasında gençlerin söz sahibi olması için faaliyetler yürüten gönüllük esasına dayalı örgütsel bir platformdur. Gençlik Meclisi’nde yürüttüğüm gönüllü faaliyetlerle toplumun gelişimi ve ilgili örgüt, topluluk, proje ya da organizasyondaki etkinlik süreci içinde herhangi bir çıkar gözetmeksizin, insanların mutluluğu ve insanlığın gelişimi için çalışılabileceğini öğrendim. En son yürüttüğümüz “Eurodesk Araştırır Erasmus (+) Yarıştırır” projemiz kapsamında Denizli’nin ilçelerindeki dezavantajlı ortaöğretim öğrencilerine ücretsiz Avrupa fırsatları konusunda bilgilendirme toplantıları gerçekleştirdik. Biz gönüllüler olarak çok mutlu olduk, gençler mutlu oldu. İnşallah bilgilendirme toplantılarımız ile birlikte bu ilçelerden çıkacak gençlerimiz Avrupa’ya giderek ülkemizi en iyi şekilde temsil edecekler.

SORU- Mezun olduğunuz   Fakülte ve  Üniversitenin gelişimi için neler önereceksiniz ?

BURAK ÖZTÜRK-  Pamukkale Üniversitesi’nden mezun olduğum için çok  şanslıyım. Ege’nin ve Türkiye’nin parlayan yıldızı olan PAÜ, sürekli büyümekte ve gelişmektedir. Özellikle Spor Bilimleri ve Teknolojisi Yüksekokulu bir çok okulda bulunmayan tesis, materyal ve akademik kadroya sahiptir. Paü’de; 1200 kişilik futbol sahası, 8 tane tenis kortu, tam olimpik yüzme havuzu, 2 tane spor salonu, bir tane açık basketbol sahası, atletizm pisti, skuas salonu, cimnastik salonu, sauna, Türk hamamı, Fin hamamı, 2 tane fitness salonu bulunmaktadır. Ayrıca, yeni eğitim binası ve 5000 kişilik spor salonu da mevcuttur. Türkiye’nin en büyük kapalı spor merkezi Türkiye’deki tek olimpiyat bayrağı PAÜ’dedir. Kısacası küçük bir olimpiyat köyü diyebiliriz.

SORU- Aktif ve girişken bir sporcu olmak isteyenlere neler önereceksiniz ?

BURAK  ÖZTÜRK-  Sporculuk, tanımı günümüz dünyasında bana göre yeni anlamlar elde etti. Artık bir spor branşının gereklerini yerine getirmek ve düzenli olarak spor yapmak sporculuk için yeterli bir kabiliyet değildir. Bu gün Barcelona kulübünün sportif ve altyapı başarısını hiç kimse inkar edemez. Bu kulübün altyapısında sadece futbol değil, altyapı da öğretiliyor. Biz, ülke olarak bunun farkında değiliz. Atatürk’ün dediği gibi sporcu zeki ve çevik olmalı ama aynı zamanda ahlaklı olmalı…

Çok sağ olunuz.

*

Turan Yalçın


 

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız