Bu konu gerçekten çok önemlidir. Çünkü motivasyonun sağlandığı, pozitif enerjinin hüküm sürdüğü yuvalarda, eşler birbirlerini çok daha iyi anlarlar. Bu ölçüde çocukların duygusal gelişimi de daha sağlıklı olur. Karşılıklı destek cümleleri motivasyonu kamçılar.
Onay sözcükleri derken, önceden başarılmış bir şeyi ön plana çıkarıp, ardından, tekrar böyle bir başarıya imza atabileceği konusunda yönlendirme yapılması kastediliyor. Mesela, “Sen geçen sene, iki ay boyunca içki içmemeyi başarmıştın. İstersen şimdi de yapabilirsin.” denildiğinde karşımızdaki kişi ani bir uyarılma yaşar ve istenilen sonucu elde edilebilir.
Konuşmaya başladığımız zaman, önce onay sözcüğü sonra da yönlendirme olmalı. Bu şekilde motivasyon da sağlanmış olur. ‘Sen bunu zaten yapabilirsin, sen bunu zaten başarabilirsin’ tarzında yaklaşılmalı. Burada hem onay hem de destekleme söz konusudur.
Özellikle çocuklarımızın okulla ilgili motivasyonlarında, “Çocuğum, önceki sınıflarında çok daha güzel notlar aldın. Demek ki tekrar güzel notlar alabilecek kapasitedesin. Bunu başarabileceğini biliyorum” demeliyiz. Bu sayede çocuk elinden geleni en iyi şekilde yapacaktır. Bu konuda eşlerin birbirlerinden yardım almaları gerekebilir. Eğer motivasyonunuz düşükse ve gerçekten onay sözcüğüne ihtiyacınız varsa, eşinize onay ve motive içerikli sözler duymak istediğinizi belirtin. Duyacağınız o güzel sözler, sizi bir adım daha ileri taşıyacaktır.
Bir danışanımın eşi iflasın eşiğindeydi ve hanım, “Eşime nasıl yardımcı olabilirim?” diye benden yardım almak istedi. Konuştuk, sohbet ettik. “İsterseniz eşinizi getirin, görüşelim.” dedim. Eşiyle konuştum, çok pozitif biriydi. Bazı hassas noktalarını keşfettim. Çok zor bir bey değildi. Hanımefendiye eşiyle konuşup, onay sözcükleri kullanabileceğini, onu çok rahatlıkla motive edebileceğini söyledim. ‘Evet, şimdi kaybın var, birçok şeyi kaybedebilirsin, fakat sen bir zamanlar çok kazanmıştın, eğer istersen tekrar toparlayabilirsin, bunu tekrar başarabilirsin’ diyerek eşine yardımcı olabileceğini söyledim. Bilhassa eşinize ‘Ben senin yanındayım’ demenizi istiyorum demiştim. Hanım özellikle bu cümleyi defalarca tekrarlamış. Beyefendi, ‘evet değil mi, ben bunu yaptım, başardım değil mi’ diyerek onay alarak eşinin desteğiyle, başka mal varlıklarını da kullanarak, iflastan kurtuldular. Şu anda durumları çok iyi ve fabrikaları da hâlâ ellerinde duruyor.
Özellikle erkekler desteklenmeye ziyadesiyle ihtiyaç duyarlar. Bu, hanımların hassasiyetle üstünde durmaları gereken bir konudur. Hayat arkadaşı olmak, her şeyiyle bir bütün olmak demektir. Bütünleşmek demektir. Hayatın içinde inişler de var, çıkışlar da var. Çıkarken çok iyi de, inişe geçtiği zaman mı kötü. Hayır, en büyük destek zor anlar yaşandığında verilen destektir. Buna gerçeğe rağmen toplumumuzda, erkek, iyi bir gelecek sağlayan, çalışıp evini geçindiren, her türlü ihtiyaca karşılık veren iyi bir para makinesi olarak görülüyor.
Beyefendilerin de güzel sözler duymaya, desteklenmeye, motive edilmeye bir çocuk kadar çok ihtiyaçları var. Hatta çoğu zaman şefkat hissedecekleri bir omuza ihtiyaç duyarlar. Evlilikte şikâyet etmek yerine, olayın içine girip çözüm üretmek ve ciddi anlamda arkadaşlığı yaşamak lazım.
150 Soruda Evlilik/Akis Kitap
www.gencgelisim.com
