Çağımıza bir isim vermemiz gerekseydi, listenin iddialı isimlerinden birisi de şüphesiz “Bilgisayar Çağı” olurdu. Bugünlerde hayatımızı doğrudan veya dolaylı olarak etkileyen çoğu olayda bilgisayarların dokunuşlarını gözlemleyebiliriz. Buna sağlıktan tutun eğitime kadar birçok alanda örnek verebiliriz… Nasıl Cilalı Taş Devri’ne ismini veren şey o günlerde popüler olmuş ve hayatı dramatik olarak değiştirmişse, bugün de aynısı olmaktadır. Fakat aradaki ince farkı gözden kaçırmamak gerekir. Örneğin Cilalı Taş Devri’nde kullanılan taşlar o günkü çocukları dolaylı yoldan etkilemekteydi. O dönemde taşını cilalayıp ava çıkan çocuk sayısı ne kadardır bilinmez ama bugün dizüstü bilgisayarını şarj edip sokağa çıkan birçok çocuğa rastlayabiliriz. Bilgisayar ve türevleri hem bizim hayatımızı hem de çocukların hayatını dramatik olarak birinci elden değiştirmektedir. Darwin’in doğal seçilim ilkesinin hala işlediğini düşünürsek, ortama ayak uyduranların hayatta başarılı olduğu bir ekosistemde de onlardan izole bir hayatın düşünülmemesi gerekir.
Matematik temelli olarak hazırlanmış birtakım bilgisayar oyunlarının, matematik tutumunu olumlu olarak etkileme konusunda önemli katkıları vardır. Nasıl ki kullanılan bir antibiyotiğin etkisi katalizörü olan vitaminler sayesinde artıyorsa, kalıcı öğrenmenin katalizörlerinden birisi de oyunlardır. Matematik ile oyun kavramını birleştirdiğimiz noktada da kalıcı öğrenme büyük bir olasılıkla gerçekleşmiş olacaktır. Ortaokula geçmiş fakat çarpım tablosunda hala sıkıntılar yaşayan bir çocuğun, herhangi bir bilgisayar veya web uygulamasında şaşkınlık verecek kadar ayrıntıyı bilmesi şaşırtıcı olmasa gerek. Bu da “O halde sorun öğrencide mi, sistemde mi? ” sorusunu akla getirecektir. Bu sorunun tek ve somut bir cevabı olmasa da, önemli olan her ikisinin de olumlu taraflarını birleştirebilmektir. Amerika da bu konuyla ilgili ciddi bilimsel araştırmalar ve anketler yapılmış, hâlihazırda bazı okullar ise birtakım matematik temelli bilgisayar oyunlarını öğretim sistemlerinin içerisine dâhil etmişlerdir. Matematik temelli bu oyunlarla ilgili bölgesel veya ulusal yarışmalar bile düzenlemektedirler. 1980 yılından beri yarışmaları düzenlenen “24 Game” isimli oyun, matematik temelli en bilinen oyunlardan birisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Daha sonra bu oyunun da bilgisayar versiyonları yapılmış ve daha geniş kitlelere ulaşılması sağlanmıştır.
“First in Math” adlı matematik temelli bilgisayar oyununu içeren program da bu alanda ön plana çıkmaktadır. Bu programı uygulayan okullarda, kar amacı gütmeyen, kamu araştırma ve geliştirme ajansı West Ed tarafından yapılan bilimsel araştırma sonuçları, bu programın kullanıcılarının matematiğe karşı olumlu tutum geliştirdiğini ortaya koymaktadır. Kullanıcıların ayrıca matematik yeteneklerinin de geliştiği yine bu araştırmalarda ortaya konmuştur. Amerika’nın Philadelphia eyaletinde okul öncesinden 8. Sınıfa kadar 2500’den fazla sınıfta yıllardır FIM programı kullanılmaktadır. Sadece 2 yıl içinde bölgedeki 5. Sınıflarda 22,1 puanlık artış olmuştur. 8. Sınıflarda ise 18,5 puanlık artışın yanında öğrenciler PSSA’da ( tüm 5-8. Sınıfların girdiği genel okul değerlendirme sınavı) yeterli ve yüksek puan almıştır.(1)
First in Math’in resmi sitesi http://www.firstinmath.com’da programla ilgili tecrübelerini paylaşan 2 Amerikalı öğretmenden Marliyn Livengood (Willyard Elementary, Ravenna OH) şunları söylüyor; “First in Math ile 3. Sınıf öğrencilerimin matematik ve problem çözme becerilerinde önemli etkisini gördüm. Ben daha müfredatta konuyu işlemeden öğrencilerimden birisi, sınıftaki diğer öğrencilere kara kökleri öğretmeye çalışıyordu. Bu bilgisi, farklı bir öğretimden değil First in Math programındaki problemleri çözmeden kaynaklanıyordu.” (2)
Bir diğer eğitimci Debbie Wynne ise ( Puckett Elementary, Amrillo ISD, TX) “Öğrencilerin bireysel veya takım olarak yarışma fırsatı olmasını çok seviyorum. Sınıfımda takım ruhunun oluşmasını sağlıyor. Kız öğrencilerimden birisinin evinde internet yok fakat programla oynamak için her sabah saat 7.30 da sınıfa geliyor. Programla en fazla oynayan üç öğrencimden birisi. Çocuklar seviyor, aileler seviyor ve ben seviyorum.” diyor. (3)
Bu olumlu örnekler bize, çocukların yaparak-yaşayarak öğrenen ve matematiği oyunla kalıcı olarak öğrenmelerine katkıda bulunan yeni bir eğitim modelinin ipuçlarını veriyor. Böylesi bir sistem ya da model içinde, büyük öğrenci kitlelerinde kalıcı ve tam bir öğrenmenin sağlanabilmesine yardımcı olan en önemli unsurlardan biri de o dersin içeriğini zenginleştirmektir. Matematik temelli bilgisayar oyunları da bu zenginleştirmeler içerisinde en güçlü enstrümanlardan birisi olarak yerini almıştır.
Kaynakça:
(1)http://www.firstinmath.in/visitor/visitor_ed_CSphilly-yr2.asp
http://explore.firstinmath.com/media/2872/Fitler2pageHandout.pdf
http://explore.firstinmath.com/media/2871/HillFreedman2pp.pdf
(2) http://explore.firstinmath.com/proven-results/testimonials.aspx
(3) http://explore.firstinmath.com/proven-results/testimonials.aspx
*
ERBEN AYDIN
MATEMATİK ÖĞRETMENİ
ÖZEL ATAŞEHİR ADIGÜZEL İLKOKULU/ORTAOKULU
