“Çocuğum Ders Çalışmıyor, Ne yapmalıyım?”

0
951

Bugünlerde, okul dönemine girdiğimiz için yukarıdaki soru ile sık sık karşılaşıyorum. Birkaç yazıda buna ilişkin görüşlerimi aktarmaya çalışacağım.

1. Öncelikle ders çalışmanın nedenlerini çocuğa iyi anlatmak gerekir. Birçok durumda ana babaların çocuklarına “bak çalışmazsan öğretmenin kızar, seni sınıf içinde azarlar, zayıf not alırsın, sınıfta kalırsın” şeklinde baskılar yaptığını görmekteyim.

Bu yaklaşım son derece yanlıştır. Bunun iki nedeni var: Öncelikle, çocukları korkutmuş oluyoruz. Çocuklar kendilerini korkulacak bir şeyden korumak için çalışmak gerektiğini algılamaya başlıyorlar. Dolayısı ile okulun, derslerin korkulması gereken bir şey olduğunu düşünmeye başlıyorlar, böylece aslında korkulması gereken sevimsiz bir “göreve” mecbur olduklarını anlamaya başlıyorlar. Sonuçta ders çalışmak sıkıcı bir hal almaya başlayabiliyor.

Diğer yandan, çocukların çalışma nedeni; kendi dışındaki birilerinin kızmaması, zayıf not almama, sınıfta kalmama gibi nedenlere, ki biz bunlara dışsal nedenler diyoruz, dayandırılmış oluyor. Böylece çocuk çalışmak için içsel bir motivasyon geliştirmemiş oluyor. Dıştaki dünyaya bakarak çalışmak gerektiği çıkıyor ortaya.

2. Oysa çocuğa onun hayatı için çalışmanın önemli olduğunu anlatmak son derece doğru bir yaklaşım oluyor. Örneğin, çocuğa şöyle dediğimizi düşünelim: “Yavrum, okumak senin hayatın için son derece önemlidir. Ben annen / baban olarak bunu çok iyi biliyorum. Bu hayatta seni mutlu edecek, düzgün bir yaşam sürdürmen için bilgi biriktirmen, bu bilgiyi sürekli geliştirmen çok önemlidir. Bilgin gelişmiş olursa, örneğin ilerideki sınavlarında çok başarılı olursun, bu da seni istediğin hedeflere ulaşmanı çok kolaylaştıracaktır.”

Böyle bir konuşmadan önce çocuğunuzla “onun hedefleri ile ilgili konuşmalar yaptığınızı” düşünün. Mesela ona “ne olmak istiyorsun?” diye sorabiliriz. Verdiği cevap ne olursa olsun ciddiye almak, önemsemek gerekir. Geçenlerde bir berber çocuğu ile şöyle konuşuyordu: Sen ileride ne olmak istiyorsun, uçak pilotu değil mi? Peki bunun için hangi okuldan mezun olman gerektiğini biliyor musun? Çocuk bilemeyince babası “mesela hava harp akademisinden mezun olman gerekir, sivil okullar da var, oralarda okuman gerekir, ya da belki yurt dışında okuman gerekir. Peki buralara kimleri alıyorlar biliyor musun?” Çocuk gene bilemeyince babası devam etti. “İyi liselerden mezun olanları girebiliyorlar. Peki senin iyi liseden mezun olman için şimdiden ders çalışmaya başlaman gerekir mi, gerekmez mi?” Çocuk bundan etkilendi. Açıkçası babası ona hedef gösteriyordu. O hedefe uygun yolların okumaktan ve bilgi biriktirmek gerektiğinden söz ediyordu.

Okumayı, ders çalışmayı, çocuğun hedefleri ile ilişkilendirme her yaş için geçerlidir. Bununla ilgili konuşmaları yapmak üzere çocuğun çok sevdiği, kendisine örnek aldığı kişilerle konuşmasına olanak yaratarak da sağlayabilirsiniz.

3. Ders çalışmak, özellikle okula yeni başlamış bir çocuk için yenidir, farklıdır. O yaşa kadar hazır olmadığı bir disiplin ortamını gerektirir. Dolayısı ile çocuğun disipline girmesini sağlayacak tedbirler aslında okul çağından önce alınmalıdır. Örneğin; çocuğun ev işlerine, anasına, babasına, kardeşlerine yardım etmesi sağlanmalıdır. Masayı kurarken, çocuğa da görev vermek, onu teşvik etmek, çocuğun disiplin altına alınmasına yardımcı olacaktır. Alışverişe çıkıldığında çocuğa da sorumluluk vermek bu anlamda olumlu sonuçlar verecektir.

Bu sorumluluklarını yanlış biçimde yaptığında, sabırla nasıl yapacağını öğretmek, anlatmak, vazgeçmemek gerekir. Doğru biçimde yaptığında takdir etmek, aferimlemek, başkalarına övgüyle bahsetmek iyi olur, teşvik olmasını sağlar. Başka alanlarda sorumluluk almaya başlayan çocuklar, okulla ilgili sorumluluklarını da daha kolay yerine getirirler.

4. Önemli bir diğer nokta evdeki ortamdır. Çocuğun çalışacağı ortam uygun biçimde hazırlanmalıdır. Araştırmalar, televizyonun beyin gelişiminde her yaş için engelleyici bir araç olduğunu göstermektedir. O nedenle evde televizyon çok az bir süre ile açılmalıdır. Özellikle reklamlar izlenmemelidir (çünkü aşırı tüketimi körüklemekte, odaklanma sorunu yaratmakta ve ahlaki anlamda yanlış kazanımlara yol açmaktadır). Çocuk evde ders çalışmaya çabalarken açık bir televizyonda bir şeyler izleyen aile üyeleri moral bozacak, ilgiyi dağıtacaktır. Çocuğa ders çalış, ödevini yap, demenin yanında ailenin diğer üyeleri de kitap okumalı ya da kendi görevlerini yapmalıdırlar. Çocukların ders yapmaları için ona örnek olan anababa tutumları gerekir. Kitap okuyan anababaların çocukları ders çalışma kalitesi bakımından daha iyi noktalara gelmektedir. Evde iki üç televizyon yerine, iki üç yüz tane kitap olması çok olumlu etki yaratır.

Bu konuya ileride günlerde devam edeceğim.

*

Nurdoğan Arkış

LEAVE A REPLY

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız