Allah’a yaklaştıracak vesile ve vasıta, iyi amellerdir. Ondan başka bir şeyin yararı yoktur. Bu konuda kimse kimseyi kurtaramaz, kimse kimseye yardımcı olamaz. Sizi kurtaracak sandığınız kimselerin, kendilerini kurtardıklarını nereden biliyorsunuz?İnsanların birbirlerine ancak dünyada yardımı olur. Allah, kimsenin kimseye şefaatçi olamayacağını söylüyor. İnsanlar, ahreti de dünyaya benzetiyorlar ve orada da torpilin geçerli olacağını sanıyorlar. Bu, onların hak etmedikleri bir şeyi istemelerinden doğuyor.
Allah dilediğini affeder, başkalarının bir şey söylemesine gerek yoktur. Allah, herkesin hâlini biliyor. Kimsenin bunu hatırlatmasına gerek yoktur. Bir insan affedilmeye layıksa affeder, değilse onun bileceği iştir. Kimsenin sözüne bakmaz, kimseden etkilenmez. Onun karşısında herkes, âciz bir kuldur. Öbür dünyada bazılarının kurtulmaya vesile olabileceğini düşünmek, ham hayaldir. Arkadaş, sen neden daha iyi bir insan olmaya çalışmıyorsun?Eğer affedilmeyi istiyorsan, neden bunu Allah’tan istemiyorsun?
Öbür dünyada herkes kendi ameliyle baş başa kalacaktır. Hiçbir üstadın, mürşidin ve şeyhin, kimseye faydası olmayacaktır. Bunlardan bir yardım ve şefaat beklemek, kendini boş hayallerle avutmak ve aldatmaktır. Tekkelere, türbelere, yatırların mezarlarına gidenler, hiçbir şey yapmadan cenneti kazanmak isteyen aç gözlülerdir. Öbür dünyada kimse,“Bu benim adamımdır, bunu geçirin.” diyemeyecek. Çünkü o da herkes gibi yardıma muhtaçtır. O da herkes gibi Rabb’inden, affedilmeyi bekleyecektir.
*
Cuma Özusan
Kaynak: Bilgece Yaşamak
www.gencgelisim.com