Beyninize Bir Köpekbalığı Atın

0
1020

Japonlar taze balığı hep çok sevmişlerdir. Fakat Japonya sahillerinde bol balık bulmak pek mümkün değildir. Balıkçılar, Japon nüfusu doyurabilmek için daha büyük tekneler yaptırıp daha uzaklara açılırlar. Balık için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de daha çok vakit alır tabi. Dönüş 1-2 günü aşarsa, tutulan balıkların da tazeliği kaybolur.

Oysa Japonlar tazeliği kaybolmuş balığın lezzetini sevmezler. Bu problemi çözebilmek için balıkçılar teknelerine soğuk hava depoları kurdular. Böylece istedikleri kadar uzağa gidip, tuttuklarını da soğuk hava deposunda dondurulmuş olarak saklayabiliyorlardı. Ancak Japon halkı taze ile donmuş balık lezzet farkını hissedebiliyordu. Ve donmuş olanlara fazla para ödemek istemiyordu. Balıkçılar bu defa teknelerine balık akvaryumları yaptırdılar. Balıklar içeride biraz sıkışacaklardı, hatta birbirlerine çarpa çarpa biraz da aptallaşacaklardı, ama yine de canlı kalabileceklerdi. Ama Japon halkı canlı olmasına rağmen bu balıkların da lezzet farkını anlayabiliyordu. Hareketsiz, uyuşmuş vaziyette günlerce yol gelen balığın, canlı, diri ve hareketli taze balığa göre lezzeti yine de etkilenmişti. Balıkçılar nasıl olacak da Japonya’ya taze ve lezzetli balığı getirebileceklerdi?

Siz olsaydınız ne yapardınız? Hedeflerinize ulaşır ulaşmaz heyecanınız kaybolmaya başlamaz mı? Aşırı çalışmanız gerekmiyorsa rahatlamaz mısınız? Lotoda büyük ikramiyeyi kazananlar parayı savurmaya başlamaz mı? Japonların taze balık probleminde olduğu gibi çözüm aslında basittir.

1950’lerde L. Ron Hubbart’ın gözlemlediği üzere insanoğlu ancak hırs iddiası içinde bulunursa anormal çabalar sarf eder. Ne kadar akıllı, uzman, inatçı iseniz iyi bir problemle uğraşmaktan o kadar zevk alırsınız. Problem sizi ne kadar zorluyorsa ve siz onu adım adım çözebiliyorsanız bundan da o derece mutluluk ve heyecan duyar, enerji dolu ve canlı olursunuz.

Japonlarda balıkları yine teknelerindeki akvaryumlarda tuttular, ancak içine küçük bir de köpekbalığı attılar. Bir miktar balık, köpekbalığı tarafından yutulmuştu ama geride kalanlar onunla mücadele içinde son derece hareketli ve taze kalabilmişlerdi.

Buradan da görüleceği üzere problemlerden, uzaklaşmaktansa onların içine atlamak, boğuşmak ve onları yenmek gerekir. Problemimiz çok ve çeşitli olabilir. Ümitsiz olmayın. Onları tanıyın, organize edin, kararlı olun, daha çok bilgi ve yardım desteği ile onlarla savaşın. Beyninize bir köpekbalığı atın ve nelere ulaşabileceğinizi o zaman görün…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız