Doğru kariyer tercihi yaparken üç önemli kelimeyi hatırlatmak isterim. Olmak, bulmak ve kalmak… Yusuf Yeşilkaya yazdı:
BAŞARI TER KOKAR
Yusuf YEŞİLKAYA
yusufyesilkaya@gmail.com
Merhum Nasrettin Hoca’yı, bir köye vaaz ve nasihat için davet ederler. Kararlaştırılan gün köye gelen Hoca, “bir kese altın verirseniz konuşurum, yoksa döner giderim” der. Çaresiz herkesten para toplayarak bir kese altını verirler. Harika bir konuşma yapan Hoca, cuma namazından çıkınca, aldığı bir kese altını iade eder. Madem geri verecektin niye istedin diye sorulunca; “Para ödediğiniz için, dikkatle dinlediniz; birincisi bu… İkincisi de… Cebinde para oldu mu insan, bir başka konuşuyor” cevabını vererek harika iki ders daha verir.
Bedel Ödemeden Asla isimli eserimizde, yine merhum Nasreddin Hoca’mızdan “parayı veren düdüğü çalar” adıyla meşhur olan yaşam dersini paylaşmış ve hayatta her şeyin bir bedeli olduğunu vurgulamıştım.
Sahip olduğumuz maddi veya manevi kazanımlar karşılığında uygun bir bedel ödemiş isek; kazanımlar bizim adımıza daha değerli olmaktadır. Her şeye bir bedel biçme mantığı çıkarcı bir anlayışın ötesinde; bedeli ödenen bir kazanımı, daha temiz; o kazanımın sahibini daha onurlu ve güçlü yapar.
Kariyer peşinde koşan gençlerimiz, istedikleri iş için uygun bir lisans programını başarı ile tamamlayıp, yazılı ve sözlü sınavları başarı ile geçtikleri takdirde; emeğin ve alın terinin karşılığında istihdam imkânı bulabileceklerdir. “Hamili kart sahibi yakınımdır” referansı ile sağlanan kariyerler, bedel ödenmediği için sahibini, onurlu bir duruş ve rahat bir vicdandan yoksun bırakır. Ayrıca hamiline referans mektubu yazan kişinin yörüngesinden kurtulma şansı da yoktur. Günün birinde size haksız yere referans olan kişi uygun olmayan bir talepte bulunduğu zaman, göğsünü gere gere “yapmıyorum” diyebilir misiniz? “Yapmıyorum” dediğinizde “seni oraya kim getirdi? Unuttun galiba!” şeklinde bir uyarı almak, uzak bir ihtimal değildir.
Doğru kariyer tercihi yaparken üç önemli kelimeyi hatırlatmak isterim. Olmak, bulmak ve kalmak… Siz eğer kaliteniz veyeteneklerinizle doğru bir aday olursanız, sizi bir şekilde bulurlar. Ve o pozisyonda kalıcı olursunuz. Yoksa tesadüfen gelirseniz, tesadüfen gidersiniz. Gelişinize sevinen olmadığı gibi gidişinize de üzülen olmaz.
Hediye alıp vermek güzel bir davranıştır. Lakin bu hediyeler kişiliğimizle ilgili olur ve karşılık beklemeden yapılırsa daha anlamlı olur.Makamla ilgili olur ve karşılığında mutlaka bir şeyler beklenerek yapılırsa problem var demektir. Gereğinden fazla abartılı ve çok pahalı hediyeler; hediye pozisyonundan çıkıp rüşvet şeklini aldığında; alanın da verenin de başına bela olmaktadır. Kişiliğe ve imaja, düzeltilmesi çok güç zararlar vermektedir.
Nasreddin Hocamızın kıssasındaki önemli derslerden biri de bedelsiz sunulan bir hizmetin, hizmet sunulan insanlar için bir ikram değil bir eziyete dönüşebildiğidir. Bedel ödemeden alınan bir hizmet,bedel ödeyerek alınan bir hizmet ya da ürün kadar kıymetli olmayabilir. Bedel ödeyerek alınan bir hizmet ya da ürün hakkında insanlar; “ben bu hizmeti/ürünü alabilmek için şu kadar para ödedim” şeklinde bir ifade ile diğer insanların bu hizmet ya da ürünü değersizleştirmelerine izin vermezler.
Hizmet ya da ürün, elde edilirken bir emek, bir alı teri yoksa hem kıymetsiz olur hem de baş ağrıtır. Bu nedenle başarının ter kokması, doğası gereğidir. Bizi başarıya ulaştıran ter kokusu, hem bizi hem de çevremizirahatsız etmez.
*
www.gencgelisim.com