Osmanlı Devleti içerisinde ilk bilinen vakıf kütüphaneleri, Edirne’de II. Murad döneminde kurulmuştur. Bu kütüphaneler, Dârülhadis (Hadis Evi), Umurbey Câmii ve Üsküp İshak Bey Medresesi’nde bulunuyordu1. Bu kütüphaneler, Osmanlı toplumuna ve eğitim-öğretim kurumlarına hizmet ederek önemli bir rol oynadılar. Kütüphaneler, vakfedilen kitaplarla dermelerini oluşturdu ve zaman içinde çeşitli yollarla genişledi. Bu gelenek, Osmanlı Devleti’nin kültürel ve bilimsel yaşamına katkıda bulundu ve kütüphaneler, toplumun bilgi birikimini artırmada önemli bir araç haline geldi2.
Osmanlı Devleti içerisinde ilk bilinen vakıf kütüphaneleri, Edirne’de II. Murad döneminde kurulmuştur. Bu kütüphaneler, Dârülhadis (Hadis Evi), Umurbey Câmii ve Üsküp İshak Bey Medresesi’nde bulunuyordu. Bu kütüphaneler, Osmanlı toplumuna ve eğitim-öğretim kurumlarına hizmet ederek önemli bir rol oynadılar. Kütüphaneler, vakfedilen kitaplarla dermelerini oluşturdu ve zaman içinde çeşitli yollarla genişledi. Bu gelenek, Osmanlı Devleti’nin kültürel ve bilimsel yaşamına katkıda bulundu ve kütüphaneler, toplumun bilgi birikimini artırmada önemli bir araç haline geldi1
Kaynaklar: