“Bir dil bir insan.”

Muhtemelen bu atasözünü daha önceden duydunuz. Anladığım kadarıyla bu yabancı bir dili öğrenmenin sizi iki kat daha değerli kılacağı anlamına geliyor.

Peki gerçekten NEDEN ikinci bir dili öğrenmek bu kadar önemli?

Herhalde bununla ilgili bazı fikirleriniz vardır – ama oturup İngilizce’yi AKICI ve RAHATÇA konuşmanın tüm faydaları hakkında hiç düşündünüz mü? Belki de hiç düşünmediniz – ve aslında bu sizin İngilizce öğrenmek için eyleme geçmenizi önleyen nedenlerden biri olabilir.

Öncelikle, devam etmeden önce – Şunu netleştirmek istiyorum ki Türk diline saygı duyuyor ve değer veriyorum. Seviyorum Türkçeyi. Nihayetinde – bu dili öğrenmek için çok zaman ve çaba sarfettim! İngilizce’nin (ya da herhangi diğer bir dilin) Türkçe’nin yerine geçmesi gerektiğini düşünmüyorum.

Aksine – İngilizce’nin anadilinizi tamamlayıcı nitelikte olması gerektiğini düşünüyorum – “ORTAK DİL” olarak, dünyanın her yerinden insanlarla iletişim kurmak için kullanabileceğiniz bir dil olarak. Ve İngilizce öğrendiğinizde – kendi dilinizi daha bile iyi anlayabilir – ve onu neyin özel kıldığını daha fazla takdir edebilirsiniz.

Dil hakkındaki ‘teorilerim’ hakkında başka bir gün daha fazla yazacağım, ama bugün sizlerden aşağıdaki İngilizce Öğrenmek İçin Nedenler’i okumanızı istiyorum – ve sonra –lütfen bu makalenin sonundaki soruya yanıt verin  (etkili bir şekilde İngilizce öğrenmek istiyorsanız bu çok önemli)

İşte İngilizce öğrenmenin size hangi faydaları sağlayabileceği hakkında düşündüğüm birkaç şey:

Daha Fazla Kişiyle Bağlantıya Geçin

Hoşunuza gitse de gitmese de, İngilizce tüm dünyada konuşulan yaygın dil haline geldi. Ve daha da yaygınlaşıyor gibi görünüyor. Çince’nin bir sonraki büyük dil olacağını sanıyorsanız şunları hesaba katın:

• 175,000,000 Çinli şu anda İngilizce öğreniyor. (kaynak: Newsweek, Ağustos 20, 2007) – Update – The total number in 2011 is probably closer to 300,000,000.

• Dünya genelinde yaklaşık 1,500,000,000 kişi İngilizce konuşuyor. Bir diğer 1,000,000,000 ise öğrenmekte. (kaynak: British Council)
• İngilizce 53 ülkede resmi dil. (kaynak: Wikipedia)
• İngilizce 100’den fazla ülkede konuşulmakta.

Türk ve Almanlar iş yaparken dil çoğunlukla İngilizce. Hintliler Çinlilerle iş yaparken de genellikle İngilizce konuşuyorlar. Tabii ki, Çince ya da Hindi üçüncü dil olarak faydalı olabilir – ama neredeyse tüm uluslararası iş adamı ve iş kadını İngilizce’yi de akıcı biçimde konuşmak durumunda, ki bu da beni netleştirmek istediğim bir sonraki noktaya getiriyor…

Kariyerinizi İlerletin

Mesleğiniz her ne olursa olsun, kariyerinizi ilerletmek için yapabileceğiniz en iyi şeylerden biri de İngilizce öğrenmektir.

• 2007’de yapılan bir araştırmaya göre, Latin Amerika, Avrupa ve Asya’daki uluslararası şirket çalışanlarının %91’i İngilizce’nin hali hazırda bulundukları iş pozisyonu için kritik bir önemde olduğuna inanıyor. (Newsweek, Ağustos 2007)
• Birçok uluslararası şirket İngilizce’yi müşterek dilleri olarak seçiyor. (Iveco’ya bakın – Fransa, İtalya, Almanya ve İsviçre’den dört firma tarafından başlatılan ve İngilizce’yi ortak iş dili olarak belirleyen bir kamyon şirketi.)
• Avrupa Serbest Ticaret Birliği, bu birliği oluşturan ülkelerin hiçbiri İngilizce konuşan ülkelerden olmamasına rağmen  İngilizce’yi ortak dil olarak kullanırlar!
• İş için seyahat ediyorsanız – İngilizce şart.

Bugünün ekonomisinde işiniz için İngilizce konuşabilmek herşeyden daha önemli. İngilizce’de etkili biçimde iletişim kurabilmek size şu fırsatları sağlar:

• Şirketinizde terfi etmeniz.
• Uluslararası bir şirkette gerçekten iyi maaş ve iyi şartlarda bir pozisyon kazanmanız.
• Kazancınız kendi sektörünüzdeki diğer profesyonellerin iki katı olur. (Mali müşavir olarak çalışan bir arkadaşım geçenlerde bir şirketin iyi İngilizce konuşabilen bir mali müşavir aradığını söyledi. Maaş başlangıcı, yeni bir mezun için bile aylık 4000 TL – Bankacılar iki kat daha fazla kazanıyor.)
• Çalıştığınız şirkette sizi vazgeçilmez kılar. Ofisinizdeki herkesten daha iyi İngilizce okuyabiliyor, yazabiliyor ve konuşabiliyorsanız – üst düzeyde iş güvenliğiniz sağlanmış olur, kriz sırasında bile.
• Sizi daha üretken kılar. Yabancı iş bağlantılarınıza e-mail yazarken ya da okurken daha az zaman harcarsınız. Telefonda hatasız, çabuk ve etkili iletişim kurarsınız.
• Daha fazla satış yaparsınız. İngilizce’de bir satış sunumu yaparken kendinizi daha iyi ifade edersiniz, böylelikle kesin olarak satışlarınızı arttırırsınız – Kapalı Çarşı’daki dükkan sahiplerine bir sorun!
• İşiniz için daha fazla beceri geliştirirsiniz. Birçok ‘training’, eğitim ve seminerler sadece İngilizce’de mevcut. İngilizce bilmeniz sizin diğer başka herkesin erişemeyeceği değerli bilgilere erişmenizi mümkün kılar.

Daha Fazla Bilgiye Erişim Sağlayın

Denir ki, bu çağ Bilgi Çağı. Bilgi GÜÇ demek. Hangi konuyla ilgilenirseniz ilgilenin – ya da yaşamınız, işiniz veya şirketiniz için hangi bilgiye ihtiyacınız olursa olsun bu bilgiyi İngilizce’de bulabilirsiniz. İşte birkaç örnek:

• İngilizce bilimin ulslararası dili. 1997 yılında, Science Citation Index’tekimakalelerin%95’i İngilizce yazılmıştı. Yalnız %50’si A.B.D. ve İngiltere gibi İngilizce konuşan ülkelerdendi.
• İngilizce aynı zamanda teknolojinin de dili. Bilgisayar teknolojisi, tıp ya da mühendislik okuyacaksanız birçok önemli kaynak kesinlikle İngilizce olacak.
• Internet’in çoğunluğu İngilizce. Bazı kaynaklar bunun %80 kadar olduğunu belirtiyor!
• Uluslararası haberler de esas olarak İngilizce basılıp yayınlanıyor – BBC, CNN, The New York Times, ve The Economist – bunlardan sadece birkaçı.
• Eğitim – Linsansüstü diploma veya sertifika almak istiyorsanız, neredeyse kesinlikle İngilizce’ye ihtiyacınız olacak – Türkiye’de okusanız bile. Kariyer eğitiminiz ve internet üzerinden eğitim de genellikle İngilizce.
• Bonus ipucu: İngilizce biliyorsanız, birçok kaliteli eğitim kaynağına internet üzerinden ücretsiz erişebilirsiniz.

Bu blog oldukça uzamaya başladı, bu yüzden bitirmeye çalışacağım. Ama kişisel düşüncem İngilizce öğrenmenin diğer bütün faydaları arasında en etkili bir tanesi var ki o da şu:

İngilizce öğrenmek size güçlü bir güven duygusu kazandıracak.

Bir düşünün.

İngilizce öğrenmeyi istemek ile ilgili nedenleri hiç aklınızdan geçirmemiş olsanız bile – bu (güçlü bir güven duygusu) hedeflerinizden biri olmuş olabilir.

Ve, şimdi – bir düşündüğünüzde…

Başka hangi özel başarı sizin daha fazla para kazanmanızı, yeni kişilerle iletişim kurabilmenizi, daha üretken olmanızı, kariyerinizde ilerlemenizi, ve daha iyi eğitim için fırsatlarınızı çoğaltmanıza yardımcı olabilir?

Peki – “İngilizce Konuşmayı Öğrenmek İçin 50 Neden”‘in tümünü tamamlamadım.

Ve bunun için iyi bir sebebim var:

Aşağıya bir yorum bırakmanızı ve bana İngilizce öğrenmek için KENDİ sebeplerinizi söylemenizi istiyorum.

Çünkü, dürüst olmak gerekirse – kendi sebebinizden başka hiçbir sebep önem taşımaz.

All my best,

*

Ian Przybylinski

Kaynak: http://www.intellenglish.com/ingilizce-konusmayi-ogrenmek-icin-50-neden/