Yol uzun Azade,
Ölüler diyarı dem olan,
Boynunda sırma şalı,
Nereden geliyor bu şehrin çığlıkları?
Toprağın altı kaynıyor bilesin,
Ve,
Elinde bir borazan,
Kral eğlence de,
Kraliçenin kafası şatosunda,
soğuk bir katedrali andıran kasvetli kalbine
mahkum.
Şehir soğuk,
Bolerosunu giymiş bir Azade,
Dolanıyor şehrin sokaklarında,
Acıyarak baktığı gökyüzü sararmış,
Yapraklar dalda yer tutmamış.
Deniz maviliğini dünden çalmış.
Altın boynuzu izliyor;
Gökyüzüne, denizlere, dağlara, şehirlere methiyeler dizen kadın.
Ne kral çıkarıyor başını kuytudan,
Ne Kraliçe, ne de Yaver…
Boynunda sırma şal Omzunda bolero,
Sen şehre uzaktan bakıyorsun Azade,
Oysa şehir kaynıyor,
Kaynıyor Azade.
*
Tuba Kavaklı