Sevgili dostum,
Dostlukta sadece dostumuzun değil, tüm insanların iyiliğini, insanların yerinde saymadan hep ileri gitmesini istemek gerçek manada dostluğun gereğidir diye düşünürüm.
Sevgili dostum,
Biz insanların düşünce ve tavırlarımızdan dolayı bize nasıl tepki göstereceklerini değil, kendi doğru bildiklerimizi anlattığımızdan, çok zaman tepki de görüyoruz. Çünkü, öyle bir zamanda yaşıyoruz ki, insanların iyiliğini , daha iyiye gitmelerini istemek ve bu konuda tutumda bulunmak bile, onları küçümsediğimiz olarak algılanabiliyor. Halbuki insan yaşı ne olursa olsun,yerinde saymak yerine hep daha ileriye gitmek ve insanlara daha faydalı olmaya çalışmak konusunda çaba harcamalıdır.
Sevgili dostum,
Biz dostluğumuzda herkesin iyiliğini isteriz muhakkak. Herkesin başkalarına saygı göstermesini, onlarla güzel iletişim kurmasını, onlara güzel sözler söylemesini, eğer biliyorsak daha ileri gitmeleri içi önerilerde bulunuruz. Bunu yaparken çok az insan bizi anlayarak faydalanır. Çoğu duyarsız kalırken gene çok z da olsa insan bize tepki göstererek küfür bile edebilir. Bu durum karşısında bizlerin de tepki gösteren kötü konuşandan uzaklaşmak, anlayana yaklaşmak ve duyarsız kalana da duyarsız kalmak zorundayız. Çünkü aşırı ısrar gene ters tepki yapar.onları bizden daha çok uzaklaştırır.
Sevgili dostum,
Herkesin iyiliğini istemek, her insanın değil, kıskançlıkların had safhada yaşandığı günümüzde, her insanın değil, er insanın görevidir. Başkalarına el uzatmak, onlardan ters tepki görsek bile en güzel insanlık erdemidir. Bu el uzatmak bilgi ve sevgi paylaşımıdır ve usulüne göre yapılır ve karşıdaki insan da bu yaklaşımı yanlış anlamazsa gerçekten işe yarar. Benim sana el uzatmam ve seninde bu el uzatmama sevgi ile bilgi ile karşılık vermen gibi…
Sevgili dostum güzel kardeşim,
İnsanlar derdini anlattığı dostundan “takma kafana” , “boş ver” gibi sorunun çözümüne faydası olmayan sözler değil, sorunun çözümüne katkı sağlayacak, sorunu gerçek manada çözecek somut öneriler bekliyor. Bir insanın sorununu çözemesek bile, onu anladığımızı söz ve tavırlarımızla ortaya koysak bile bu muhatabımıza artı bir katkı sağlar ve bizim onu anladığımızı anlayarak az da olsa rahatlama sağlar. Bu yüzden bizler muhatabımızı gerçek manada anlamak ve bildiğimiz kadar çözüm önerilerimizi de ona anlatarak onu sevindirebiliriz.İşte herkesin iyiliğini isteyen dostluk budur.
Sevgili dostum,
Biz her ne kadar herkesin iyiliğini istesek de insanların çoğu , bu iyi niyeti suistimal etmek için adeta pusuda bekliyorlar. Mesela bir sorununu çözsen hemen ikinci aşamada sorununu, onu da çözsen hemen öteki sorununu anlatmaya ve bunu çözmemizi istemekteler. Bunu yapamayınca da yapmadığımızı zannederek bize karşı tavır takınan insanları da tavırları ile baş başa bırakmak dostluğun gereklerindendir diye düşünürüm. Çünkü bizim onu anladığımız kadar bizi anlamayan ve veremediğimizi anlamadan vermediğimizi zanneden dost bize dost mudur sence?
Sevgili dostum,
Her türlü olumsuzluklara rağmen herkesin iyiliğini istemeye, bu konuda düşüncelerimizi kimseden korkmadan da anlatmaya ve sevgi ve bilgi ile dostluğumuzu devam ettirirken , insanlara da doğruları anlatmaya devam edelim . Halk bilmezse Halık bilsin yeter. Yani bizi anlayan mutlaka çıkar.
*
Turan Yalçın
www.gencgelisim.com
