İnovasyon kültürünü yayabilmek için yapılabilecek birçok çalışma vardır. Bunların başında inovasyon yarışmaları gelir. İnovasyon yarışmaları kurum içi ve kurum dışı olabilir.
Öncelikle, şirketlerin inovasyon kültürünü kurum kültürü haline getirebilmeleri gerekmektedir ve bu uzun bir süreçtir. Kurum içinde etkili bir inovasyon kültürü oluşması ve yaygınlaşması için ise ilk olarak üst düzey yöneticilerin bunu benimsemesi ve teşvik etmesi gereklidir. Şirket çalışanları düşünüldüğünde farklı kültürlerin, farklı inanışların, farklı alışkanlıkları vardır, sosyal ve psikolojik hayatları da bu doğrultuda farklıdır. Şirket bünyesinde farklı herkesin kendini ifade edebilmesini sağlayan bir platform oluşturulmalıdır. Bu platformda her kültüre aynı değeri göstererek, Personelin, kendilerini anlatabilme, iletişim kurabilme özgürlüğü sunarak standartları yüksek ortak bir sosyal yaşam alanı oluşturulur.
Daha sonra şirket içi e-learning çalışmaları ile inovasyon nedir?, nasıl olmalıdır?, faydaları nelerdir? gibi başlangıç noktaları şirket çalışanlarına öğretilmeli ve kısa bir online eğitimden sonra şirket içi intranet portalı hazırlanarak tüm personelin bu sürece dahil olması ve katkıda bulunması sağlanmalıdır. Bu portal üzerinden çalışanların, belirlenen konular üzerinde veya genel olarak eksikliklerin giderilmesi, mevcut uygulamalarda iyileştirmeler, yeni çözümler üretilmesi, farklı model ve ürünlerin yanı sıra var olan bir ürüne veya uygulamaya orjinal bir açılımla değer yaratması beklenebilir. Bu sayede çalışanlar sürece dahil edilerek inovasyonun şirket içi bir kültür olarak benimsenmesi sağlanmaya başlayacaktır. Ayrıca bu, personelin şirkete bağlılığını da arttıracak bir uygulamadır.
Bu Platform Çalışanların;
Dinlenmek ve anlaşılmak ihtiyacını,
Başarılarını paylaşma ihtiyacını,
Ait olma ihtiyacını,
Fark edilme ihtiyacını,
Önemsenme ihtiyacını,
İz bırakma ihtiyacını karşılayarak sıra dışı özelliklerini açığa çıkarmalarını sağlayacaktır.
Şirket içi inovasyon çalışmaları bu kültürün yayılmasında ilk basamaktır. Bu sürece katkıda bulunan personele bir takım ödüller verilerek teşvik edilmesi gerekli ve önemlidir. Bunun yanında çalışanların sunduğu inovatif çözümlerin şirket içinde aktif olarak kullanılması ise ayrı bir motivasyon kaynağı olacaktır. Ayrıca açık sicil uygulaması olan şirketlerde katılımcı olunması teşvik edilir ve sicil puanına etki eder bir halde sunulur. Personel şirkete fayda sağlayacak bir öneride bulunduğunda kariyeri içinde siciline artı puan eklemiş olur. Bu gibi çalışmaların kişisel beceri ve şirket yükselişlerindeki payı çok büyük olduğundan dolayı her iki taraf için de faydası oldukça fazladır.
İNOVASYON YARIŞMALARI
İnovasyonun her aşaması çok eğlencelidir. Ben şimdi sizlere inovasyon yarışmalarının sürecini, önemli ve dikkat edilmesi gereken noktalarını ve nasıl başarılı olunacağından bahsedeceğim.
İnovasyon yarışmaları gençler arasında yaygınlaşan ve özellikle üniversiteli gençlerin önem verdiği ve rağbet ettiği bir oluşumdur. Çeşitli görsel, yazılı, işitsel ve diğer tüm dijital mecra haber kaynaklarından arama yapılarak kendilerine uygun yarışmaları bulmak isteyen büyük bir kitle olduğu bilinmektedir. Gençler için inovasyon yarışmaları aslında bir çeşit kendini ispat etme yarışı gibi algılanabilir. Yarışma ödülleri, maddi kaynaklar ve çeşitli hediyelerden ziyade kazanılan statünün değeri onlar için asla paha biçilemez. Çünkü yeni mezun bir gencin inovasyon yarışmasında elde ettiği derece, cv’sine koyabileceği çok etkili bir etikettir. Bütün bunların dışında inovatif gençler yarışma sonunda elde ettikleri para ödülleri, teknolojik hediyeler, ücretsiz eğitimler veya yurt dışı seyahatleri ile ödüllendirdiklerinde diğerlerinden farklılığın karşılığını da almış ve ayrıca inovatif yapıya sahip olduklarını hem kendilerine hem de sosyal çevrelerine ispatlamış oluyorlar. Bu süreç içinde inovasyon yarışmaları çeşitli medya mecralarında duyurum yapılırken, gençler arasında da WOMM yoluyla duyurulmuş oluyor.
İnovasyon Yarışmalarından Haberdar Olmak
Öncelikle mevcut yarışmaların güncel versiyonlarını sürekli takip etmek ve yapılış takvimlerinin not edilmesi gerekmektedir.
İnovasyon kültürüne sahip firmalar olası bir inovasyon yarışması için izlemeye alınmalıdır.
Bu firmalar arasında bankalar sürekli inovasyonla alakalı projeler içinde olabileceklerinden dolayı mutlaka takip listesinin ilk sıralarında bulunmalıdırlar.
Ayrıca gsm operatörleri de inovasyon konusunda öncü kurumlar arasında olup takip edilmesi gereken şirketler arasında yer almaktadırlar.
Google’da bazı keywordler ile (yeni fikir, yenilikçi fikir, proje yarışması, inovasyon yarışması, farklı öneri, yaratıcı fikirler vb. sözcükler) var olan inovasyon yarışmaları aranabilir
İnovasyon yarışması reklamlarının yapıldığı mecralar sürekli kontrol edilmelidir. Özellikle ekşi sözlük, üniaktivite, yenibiris, facebook, google, msn ve çeşitli advergame siteleri ön planda tutulabilir.
Üniversiteler inovasyon yarışmaları konusunda önde gelen kurumlar arasındadır. Bu sebeple üniversiteler ve bazı öğrenci kulüpleri de dönem dönem izlenmelidir.
İnovasyon yarışmalarına sponsor olan kurum, kuruluş ve vakıflar; bu vakıfların internet siteleri, vakıfla ilgili haberler ve sosyal sorumluluk çalışmaları takip edilmelidir.
Ayrıca melek yatırımcılar ve inovasyon yarışmalarındaki değerli fikirleri hayata geçirmeye çalışan veya kaynak bulan fikir-proje değerlendirme merkezleri sürekli takip edilebilir.
Yerel yönetimler bu tür yarışmaları zaman içinde çeşitli vesilelerle yapabildiklerinden dolayı takip edilmelidirler.
TÜSİAD ve MÜSİAD gibi işadamı dernekleri de ayda bir kez de olsa internet sitelerinden takip edilmesi gereken kuruluşlar arasında yer almaktadırlar.
İnovasyon Yarışmalarında Dereceye Girebilmek İçin Yapılması Gerekenler
İnovasyon Yarışma süreclerini takip edip gerekli araştırmaları yaptıktan sonra artık bir inovasyon yarışması bulduk ve bu heyecan verici serüvene dahil olmak istiyoruz. Yarışma hangi sektör veya hangi kültüre bağlı olursa olsun önemli olan istenileni iyi anlamaktır. Yarışma briefleri bunun için çok önemlidir. Bunun dışında yarışma içerisinde değişik kategorilerin olması muhtemeldir, bu sebeple biz hangi kategoride daha iyi olabileceğimizi düşünüyorsak oraya odaklanmalıyız.
Yarışmanın açıklamasında ve talep edilen fikir, öneri veya projelerde sihirli kelimeler vardır. Her ne kadar normal gibi görünse de yarışmadaki amaç ve istenilen, o kelimelerin arkasında saklıdır. Yapmamız gereken yarışma hakkındaki açıklamayı çok iyi incelemek ve sık sorulan sorulardan, sormanız gereken soruların yanıtlarını bulmanızdır. Bir de daha önceki yıllarda düzenlenmiş ise kazanan önerileri, projeleri veya proje isimlerini öğrenerek önceden fikir sahibi olmaktır. Kısa bir araştırma yaptığınızda bu bilgilere kolaylıkla ulaşabilir ve ayrıca kazananların isimlerinden yola çıkarak o kişilerle iletişim kurup yarışma hakkındaki deneyimlerini dinleyebilir ve fikir sahibi olabilirsiniz. Ben de birçok inovasyon yarışmasına katılıp ödül almış bir genç olarak bu yöntemleri kullandığımı ve çok faydası olduğunu belirtmek isterim.
Yarışmada istenileni iyi anladıktan sonra artık iş yaratıcılığınıza kalmaktadır. Ama gerçekten inovatif bir yapıya sahip olmaktan ziyade doğanız gereği inovatif olduğunuzu hissetmelisiniz. Bu bağlamda da birkaç öneride bulunmek gerekirse, düşüneceğiniz proje ne sağlayacak, neleri düzene koyacak, nelerin dengesini bozacak, ne kadar gelir getirecek, hedef kitle bu projeye nasıl yaklaşacak, ne kadar orijinal, projenin benzer uygulamaları yurt dışında var mı? bunları iyi incelemeniz gerekecektir. İnovasyon yarışması hangi sektör için düzenlenmiş ise o firmayı unutarak sanki kendiniz sıfırdan öyle bir firma kuruyormuş gibi neler yapmanız gerektiğini düşünerek duruma yaklaşabilirsiniz. Şu anki konumunuzdan kendinizi soyutlayıp farklı bir yöneticinin, mühendisin, öğrencinin, emekli birinin, annenizin, babanızın, Anadolu insanının, bir çiftçinin ve hatta öğretmeninizin yerine kendinizi koyarak düşünmelisiniz. Bu, duruma farklı açılardan bakmanızı sağlayacak ve aramakta olduğunuz fikrin veya projenin beyninizde canlanmasıyla sonuçlanacaktır. Bütün her şeyi bilmek inovasyonu köreltebilir. Bu sebeple içinde bulunduğunuz duruma hiçbir şey bilmiyormuş gibi yaklaştığınızda göreceksiniz ki daha önce farkına varmadığınız çok kritik noktalar yakalayabiliyorsunuz. Steve Jobs’un “Stay Hungry. Stay Foolish” sözü her zaman aklımızın bir köşesinde bulunmaladır. Yeniliğe açık olmalı ve hata yapmaktan korkmamalısınız. Yanlış yapmak doğruları bulmayı sağlar. Ne kadar çok fikir üretirseniz ve ürettiğiniz fikri her gün yeniden ele alarak değerlendirirseniz fikrinizin ilgi çekici olup olmadığını anlayabilirsiniz. Eğer fikrinizi her düşündüğünüzde aynı heyecanı hissediyorsanız doğru yoldasınız demektir.
Öncelikle fikrinize veya projenize kendiniz inanmalısınız. Projenizi hazırlarken neyi neden nasıl yapacaksınız ve bu yaptığınızla neyi sağlayarak ne kadar kazandıracaksınız gibi sorulara cevap verebilmeniz gerekmektedir. Projenizin çoğunlukla ilk etapta istemeyeceklerini düşünerek yazacağınız özetinin etkileyici, basit, anlaşılır ve net olması gerekmektedir. Bunlarla birlikte projenizi kısa, öz ve etkileyici bir anlatımla jüriye iyi pazarlamalısınız. Yarışma ve firma hakkında mümkün olduğunca fazla bilgi toplayarak projenize neleri eklerseniz daha etkili olabilirsiniz, belirlemelisiniz. Şunu asla unutmayın ki fikriniz değerlendirmeye alınmasa bile bunun şirket için önemi çok büyüktür. Keza şirketler gelen projelerden gençlerin hangi yönde eğilimi olduğunu görmekte, bir nevi anket çalışması yapmış olmaktadırlar. Çünkü gelen projelerin çoğunluğu eksik görülen uygulamalara yönelik projelerdir. Bunun yanında bir de projeniz finale kalmasa veya finale kalıp dereceye girmese bile aslında firma için çok önemli olduğu kadar sizler içinde büyük önemi vardır. Bu tür yarışmalarda finale kalmadığınız durumlarda üzülmek yerine bunu bir deneyim olarak algılayıp dersler çıkararak bir sonraki yarışmaya çok daha iyi hazırlanabilirsiniz.
Yarışmada istenilen her şartı gerçekleştirip orijinal olduğuna inandığınız bir fikir bularak firmaya kazançlarını ve hangi soruna çözüm getirdiğini belirlediğiniz durumu düşünelim. Bununla birlikte her aşamanın olumlu geçerek finalist olduğunuzu varsayarsak bundan sonra artık finaldeki rakiplerinizi iyi tanımanız gerekmektedir. Finali tatlı bir rekabet seviyesinde tutup bu inovasyon oluşumu içinde arkadaş edinmeye çalışırsanız kazancınız konulan ödülden çok daha büyük olacaktır. Bu gibi yarışmalarda edinilen sosyal network ve arkadaşlıklar çok değerlidirler. Bu düşüncenizi arkadaşlarınıza söyleyin ve hissettirin, keza onlar da en az sizin kadar yaratıcı, inovatif ve zeki insanlardır.
Final kısmında sunum aşamasına kadar projenizin eksiklerini iyi düşünüp araştırarak tamamlamalısınız. Sunum yapacağınız jüriyi de iyi tanımak faydalı olacaktır. Jüri üyelerinin hangi şirket veya kurumda çalıştığı ve görevi, hangi kültürlere sahip olduğu, nelerden hoşlandığı, tahmini öngörüleri, tahsili ve kariyer geçmişi gibi bilgilere önceden sahip olursak sunum aşamasında jüriyi ikna etme yönünde de şansımız artacaktır. Çünkü bu bilgilerle jüri hakkında önemli ipuçlarına sahip olarak kritik ve zorlandığınız bir durumda bir iki cümleyle sunumu kendi lehinize çevirebilirsiniz. Ayrıca sunumumuza jüri üyelerinin sahip olduğu şirket kültürüne ve projenizle uyumlu bazı materyaller koymak dikkat çekecektir. Bu arada dipnot olarak unutmamak gerekir ki sunum teknikleri konusunda kendimizi küçük de olsa bir eğitimden geçirmiş olmalıyız. Genelde bu tür yarışmalarda üst düzey yönetimden oluşan bir jüri ekibine sunum yapılacağı için sunum teknikleri eğitimi, yarışmayı düzenleyen kurum uzmanlarınca veya aracı bir danışman kurumun uzmanları tarafından verilecektir. Sunumda ses tonu, duruş, anlatma kabiliyeti, beden dili, şekil şartlar ve temaların basit ve anlaşılır olması çok önemlidir. Unutulmaması gerekenlerden biri de sunum esnasında çeşitli soruların gelebilme ihtimalidir. Hatta projeniz hakkında ne kadar bilgi sahibi olduğunuzu öğrenmek veya projenizin ilginç yanlarını ortaya çıkarmak için ters köşe diye tabir edilen bazı sorular da gelebilir. Bunlar aslında lehinize sorulardır ve kesinlikle jüri üyeleri ile tartışmaya girilmemeli, en ılımlı cevabı vermeye çalışılmalıdır. Bu tür sorulara sabırlı ve ılımlı yaklaşım çok ama çok önemlidir. Bu tarz sorulara sunumdan önce empati yaparak (kendimizi jüri yerine koyarak) hazırlıklı olunmalı ve önceden stratejik bir cevap hazırlamaya çalışılmalıdır. Hatta bazen o soruların sorulması için açık kapılar bırakılabilir. Zira jüri anlatımı çok iyi hazırlanmış bir projede soru sorma ihtiyacı hissetmeyebilir, ancak burada bizim amacımız jüri ile iletişimi sağlamak ve onların proje hakkındaki fikirlerini alabilmektir.
Artık elinizden gelenin en iyisini yaparak sunumunuzu bitirdiniz. Artık bu noktadan sonra çıkacak sonuç ne olursa olsun bu süreçte yaşadıklarınız vizyonunuz açısından sizin için büyük bir deneyim olarak artı hanenize yazılacaktır. Çünkü sunum yaptığınız insanlar uç noktalardaki üst düzey yöneticilerdir ve siz bu kişilerle aynı ortamda bulunarak küçük de olsa fikirlerinden birer parça aldınız.
Son olarak akıllarda takılı kalan fikri mülkiyet hakları sorunu vardır. Genellikle inovatif bir insan sürekli yeni fikirler üretecek ve bu tür ticari beklentilerin pek peşinde olmayacaktır. Fikri mülkiyet hakları konusunda net bir çalışma vardır ya da böyle yapabilirsiniz de diyemeyeceğim. Ancak projeniz uygulanacak ise patentini almanızı önerebilirim ama yarışmaya girerken zaten bütün hakları teslim ettiğinize dair sözleşme imzalamış olacaksanız. Bu bakımdan duruma firma ile karşılıklı iyi niyet çerçevesinde yaklaşmak gerekmektedir. Projenizden maddi bir beklentiniz varsa yarışma ödülleri haricinde kurumla bu konuyu görüşüp düşüncenizi paylaşmanızı tavsiye ediyorum.
Sonuç olarak sizi tebrik ediyorum, artık bir sonraki inovasyon yarışmasına daha deneyimli katılabileceksiniz. Şunu unutmayın ki binlerce, belki de milyonlarca kişi sizin yerinizde olmak isteyecektir. Çünkü inovasyon insanın kanına işleyen, bu kültürü benimseyen insanlarda karşılığını kimi zaman hemen, kimi zamanda uzun vadede gösteren bir süreçtir. Haydi hep beraber fikir üretelim, yarışalım ve kendimizi bu kültür üzerine yetiştirelim. İnovasyon hakkındaki sorularınıza her zaman açığım. İsteklerinize ve sorularınıza sonraki yazılarımla cevap vermeye çalışacağım. Azim Jamal, katıldığım bir seminerde “Yumruk yaptığınızda kimseye bir şey veremezsiniz ama aynı zamanda kimseden bir şey de alamazsınız.” demişti, evet bu gerçekten de doğru; beyninizi ve kalbinizi açarak bilginizi ve sevginizi paylaşın, aradığınız şey mutlaka size gelecektir.
Kaynak : www.inovasyondunyasi.com