Motivasyon Sratejisi Nedir?

0
1149

İngilizce’de duygu anlamına gelen “emotion” kelimesinin üstünde biraz durursak, motivasyon kavramını daha iyi anlayabiliriz.

“Emotion” kelimesinin ikinci bölümündeki “motion” hareket anlamına gelir; “e” ön eki ise, uzaklığı ifade eder; diğer bir deyişle “emotion” duygudan uzak demektir. Aslına bakarsanız, hareket duygudan uzak değildir.

 

Hareket ya da eylem, iki duygu arasındadır. İnsanlar, hedeflere ulaşmak için değil, belirli bir duyguyu yaşamak için harekete geçerler. Nasuh Mahruki’yi Everest Tepesi’ne çıkaran bir hedefi olması değildi. Nasuh’u onca zorluğa katlandıran şey, Everest’in tepesine çıktığı zaman yaşayacağı duyguydu. İnsanları harekete geçiren, para kazanma duygusu gibi görünür. Aslında onları harekete geçiren, kazandıkları parayı harcarken yaşayacakları duygudur. Bir erkeğin, bir kadına kur yapmasının nedeni, o kadını elde etmeyi amaçlaması değil, onunla birlikte olduğu zaman yaşayacağı duygudur.

Yemek yemekteki amaç, karın doyurmak değil, lezzet duygusuna ya da tokluk duygusuna erişmektir. Siz öğrencileri motive eden de iyi bir okulu kazandığınızda elde edeceğiniz olanaklardır. Hedeflediğiniz okulu kazanmak size eğitim alanında, sosyal ve bireysel gelişim alanında, kariyer alanında pek çok olanak sağlayacak, güzel bir geleceğin habercisi olacaktır. Bunu bilmek sizde umut dolu duyguların oluşmasını sağlar ve sizi çalışmaya teşvik eder. Başarmanın duygusu, motive edici (harekete geçirici) olmaktan öte, baştan çıkarıcıdır. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Basitçe özetlersek, insanı harekete geçiren (motive eden) şey, hedefler değil, duygulardır.

 

Motivasyon Stratejisini Ortaya Çıkarmak

Motivasyon stratejisini ortaya çıkartmanın en iyi yollarından birisi şudur: Kendinize bir sorun bakalım sizi sabah yatağınızdan kaldıran şey ne? Kimi insan, yataktan kalmak için o gün olacak güzel şeyleri düşünerek motive olurken, kimi insan da kalkmazsa olabilecek kötü şeyleri düşünür.

Tipik Bir Motivasyon Stratejisinin Unsurları

Ateşleyici; istenen ya da istenmeyen işin düşünülmesi aşaması. Burada çoğunlukla istenen durumun olumlu duygularını ortaya çıkartan görsel ve işitsel tasarlamalar ya da istenmeyen durumun olumsuz duygularını ortaya çıkartan görsel ya da işitsel tasarlamalar yapılır. Sınavı kazandığınız anı hayal etmek veya başarısızlık durumunda hissedeceklerinizi görselleştirmeye çalışmak motivasyonun önemli unsurlarındandır.

Sınavı kazanamamak bir felaketin habercisi değil elbette. Ancak çalışmanıza rağmen bir talihsizlik sonucu istediğiniz başarıyı gösteremediğiniz durumda hayal kırıklığına uğramak kaçınılmazdır. Bu nedenle her türlü olumlu ve olumsuz durumu göz önüne getirmek, olacakları görselleştirerek sürprizler karşısında daha hazırlıklı olmak için çalışma temponuzu hızlandırmak gerekmektedir.

Zihninizi amacınıza yönlendirmek de motivasyonun önemli etkenlerindendir. Başarılı olduğunuz zamanı görselleştirmek, o anda hissedeceklerinizi, duyacaklarınızı, hissedeceklerinizi zihninizde canlandırmak çok olumlu etkilere sahip olacaktır. Mutlu sonuçlar, henüz yaşanmamış olsalar da sizi harekete geçirir. Bu güzel ve tüm hayatınızı olumlu yönde etkileyecek sonuçlara ulaşmak için sıkı çalışma gibi bir bedel ödemek gerekir. Yani bir senelik bir istikrarlı çalışma temposu, tüm hayatınızın olumlu bir yöne sevk edebilir. Bu bilinçle olumlu sonuçları düşünerek daha kolay motive olabilir, başarılı olma şansınızı kat kat artırabilirsiniz.

*

 

Motivasyonu Etkileyen Öğrenci Tutumları

Uzaklaşmak ve Yaklaşma

Motivasyon hoşa gitmeyen işleri de kolayca ve zorlanmadan yapabilmeyi sağlar. Hoşa gitmeyen işleri yaptırabilmenin sadece iki yolu var; havuç ya da sopa… Önemli olan nokta sopayı ya da havucu ne zaman ve nerede kullanacağınızı bilmek.

Biz, havuca tepki verenlere “yaklaşmacılar”, sopaya tepki verenlere  ise “uzaklaşmacılar” diyoruz. Emin olun ki, ateş yeterince sıcaksa, herkes ondan kaçmak için; eğer altın küpü yeterince parlaksa, herkes ona ulaşmak için elinden geleni yapacaktır. İnsanlar bir şeyi neden yaparlar? Ya belirli bir noktaya ulaşmak için (çoğunlukla keyif); ya da belirli bir noktadan kaçmak için (çoğunlukla acı ya da keyifsiz durum)… İnsanlar bu anlamda, onlara çekici gelen şeylere yaklaşır, onları iten şeylerden uzaklaşırlar. Uzaklaşılan ya  da yaklaşılan bu şeyler değerlerle ilgilidir. Değerler, insanların uzaklaşmak ya da yaklaşmak için zaman, emek ve kaynaklarını harcadıkları şeyleri belirler.

Uzaklaşmacılar;

1. Ortalama insan işi sevmez ve ondan kaçmak için yollar arar.

2. Bu iş sevmezlikten dolayı çoğu insan zorlanmalı, yönetilmeli ve cezayla tehdit edilmelidir.

3. Ortalama insanın hırsı yoktur ve yönetilmeyi tercih eder. Sorumluluktan kaçar ve en yüksek değeri güvenliktir. Bu  tip insanları iyi yönetebilmek için ceza gereklidir. Çoğu insan temelde tembel olduğundan, “sopa” gereklidir; yine de patron (öğrenci de anne baba veya öğretmen oluyor) arkasını döndüğünde çalışmayı bırakacaklardır.

Yaklaşmacılar;

1. Fiziksel ya da zihinsel çalışma, oyun ya da dinlenmek gibi doğaldır.

2. Dış kontrol ya da ceza tehditleri, insanları motive etmenin tek yolu değildir. Çoğu insan hedefe ulaşmak için kendilerini yönetir ve kontrol eder.

3. Hedefe odaklanmaları o hedefe ulaşarak elde edecekleri ödüller sebebiyledir.

4. Kişi, doğru şartlar altında, sorumluluk istemeyi veya kabul etmeyi öğrenir.

5. İnsanların büyük çoğunluğu hayal etmek, ustalık ve yaratıcılık için yeterli kaynaklara sahiptir.

6. Modern iş dünyasında, ortalama bir insanın entelektüel yeteneklerinin çok azı harekete geçirilebilmektedir.

Bu kişileri doğru yönetebilmek doğru “havuçları” bulmakla olabilir.

Siz sınav maratonunda hızla yol alan öğrenciler, uzaklaşmacı mısınız yoksa yaklaşmacı mı? Ders çalışma konusunda öğretmeninizden, anne-babanızdan uyarı gelmeden harekete geçemiyorsanız, ders çalışmak size bir ceza gibi geliyorsa, iyi bir okula girmek için yeterli inanç ve hırsınız yoksa, kısa süreli bir çalışmanın size yeteceğini düşünüyorsanız uzaklaşmacı bir karakter sergiliyorsunuz demektir. Eğitim konusunda hedeflerinizi belirlemişseniz, gelecekte başarılı olacağınıza dair hayaller kuruyorsanız, öğretmeninizin ya da anne-babanızın uyarılarına gerek kalmadan ders çalışıyor ve sorumluluklarınızı yerine getiriyorsanız o halde yaklaşmacı bir karaktere sahipsiniz.

Uzaklaşmacı öğrenciler zeki ve başarılı olsalar da motivasyonları yeterli olmadığı için hayatta başarı sağlamaları daha güçtür. Tembellik etmeye, çalışmamak için bahaneler bulmaya meyillidirler. Onları harekete geçirmek, çalışmaya yönlendirmek konusunda ödüller etkili olmaz. Yaklaşmacı öğrenciler ise başarıyı yakalama konusunda daha şanslıdırlar. Çünkü onları hedeflerine ulaştıklarında elde edecekleri ödüller motive eder. Bahaneler, mazeretler üretmezler. Hayalleri vardır ve hayallerinin peşinden giderler.

 

Sevgili öğrenciler, bakış açınızı değiştirmek, uzaklaşmacı tavrı terk ederek yaklaşmacı bir tutum sergilemek sınavlarda başarılı olmak için en önemli adımı atmanızı sağlayacaktır.

*

Genç Öğrenci Dergisi

www.gencgelisim.com

 

 

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız