Egzersiz bağımlılığı, kişisel, sosyal ve mesleki uyumunu bozacak düzeyde egzersiz alışkanlıkları üzerinde kontrolün kaybedilmesi durumunu ifade eder. Bu bağımlılık, aşırı egzersizle birlikte ilgili belirtilerin de gözlenmesini beklediğimiz bir davranışsal bağımlılıktır. Egzersiz fiziksel, zihinsel ve psikososyal sağlığın gelişiminde önemli katkılar sağlarken, bazı bireylerde bu alışkanlık hayatlarının merkezine yerleşebilir ve kontrol kaybına yol açabilir. Ancak, egzersiz bağımlılığı resmi sınıflandırma sistemlerinde henüz psikolojik bir hastalık olarak kabul edilmemiştir. Yeterli kanıt oluşturmak için Egzersiz Bağımlılığı Envanteri (EAI) ve Egzersiz Bağımlılığı Ölçeği-21 (EDS-21) gibi araçlar geliştirilmiştir. Bu konudaki tartışmalar, kavramsallaştırma, araştırma yöntemi ve örneklem gibi faktörler nedeniyle devam etmektedir1[2][2]. Egzersiz bağımlılığı, bireylerin sağlıklı bir yaşam tarzı yerine aşırı egzersize yönelmeleri sonucunda ortaya çıkabilir ve bu durum kontrol kaybına, ruhsal bozukluklara ve fizyolojik problemlere yol açabilir34.
Mevlana
Mevlana Celaleddin Rumi, İslam dünyasının en büyük şairlerinden, düşünürlerinden ve mutasavvıflarından biridir. M.S. 1207 yılında bugünkü Afganistan'ın Belh şehrinde doğmuş ve M.S. 1273 yılında...