Antik Mısır’da Kedilere Verilen Değer ve Yas Ritüelleri
Antik Mısır’da kediler sıradan evcil hayvanlardan çok daha fazlasıydı. Hem günlük yaşamda hem de dini inançlarda önemli bir yere sahiptiler. Mısırlılar, kedileri koruyucu ve uğurlu varlıklar olarak görüyorlardı. Özellikle Bastet tanrıçasıyla ilişkilendirilen kediler, evlerin, ailelerin ve doğurganlığın koruyucusu olarak kabul edilirdi.
Kediye Duyulan Saygı
Kedilere zarar vermek veya öldürmek büyük bir suç olarak kabul ediliyordu. Öyle ki, bir Mısırlı yanlışlıkla bir kedi öldürdüğünde ciddi cezalarla karşılaşabilirdi. Bazı kaynaklar, bir kediyi kasıtlı olarak öldüren kişinin ölüm cezası bile alabileceğini belirtmektedir. Kediler evlerde özgürce dolaşır, avcılık yetenekleri sayesinde fareleri ve zararlı böcekleri uzak tutardı, bu yüzden Mısır toplumunun en sevilen dostlarından biri haline gelmişlerdi.
Kedi Ölümüne Duyulan Yas
Bir Mısırlının kedisi öldüğünde, aile büyük bir yas tutardı. En yaygın yas göstergelerinden biri kaşların kazınmasıydı. Aile üyeleri kaşlarını kazıyarak kedinin kaybına duydukları üzüntüyü ifade ederdi. Bu, sadece kişisel bir yas değil, aynı zamanda dini bir ritüelin de parçasıydı.
Ölen kediler genellikle mumyalanır ve özel olarak hazırlanan mezarlara gömülürdü. Mısır’daki arkeolojik kazılarda binlerce kedi mumyası bulunmuştur. Özellikle Beni Hasan ve Bubastis bölgelerinde yapılan kazılarda çok sayıda kedi mezarlığı ortaya çıkarılmıştır.
Kedi Mumyaları ve Tapınaklar
Mısırlılar, ölen kedilerini süsleyerek mumyalıyordu ve onları tapınaklara bırakıyordu. Tanrıça Bastet’e adanmış tapınaklarda, yüzlerce kedi mumyalanmış halde bulunmuştur. Bu durum, Mısırlıların bu hayvanlara ne kadar büyük bir saygı duyduğunu ve dini açıdan nasıl değer verdiklerini göstermektedir.
