Neden Yerimizde Sayarız

0
1004

Hedeflerine ulaşmayı içtenlikle isteyen herkes bildiklerini uygulamak için bir an önce eyleme geçer ve başarmak için doğru olan her yolu dener. Potansiyelimizi daha da iyi kullanabilmek için alışılmamış yollar geliştirmeliyiz.

Neden bazı insanlar başarılı olurlarken, bazıları başarısız olmaktadırlar? Bunun haksızlık olduğunu düşünmüyor musunuz? Doğru eylemlerde bulunan, eğitimini en iyi şekilde tamamlamış, çok iyi yerlere gelmeyi hedefleyen bir sürü insan vardır ama sahip oldukları tüm ekstralara rağmen (iyi bir iletişim, eğitim, aile, ekonomik durum vs.) hayatlarına, hiçbir değişiklik olmadan devam etmekte, hak ettikleri yerlere gelememektedirler. Kendilerini çaresiz hissetmektedirler… Diğer yandan bu ekstraların hiçbirine sahip olmayıp, hatta dürüstlükten yoksun olup zirveye tırmananların sayısı bir hayli fazladır.

İyi insanlar çok az şeye sahipken dürüst olmayanlar nasıl pek çok şeye sahip olabilir? Uyuşturucu ticaretiyle uğraşanlar, mafyanın ve toplumda suç unsuru sayılan işlerin içindeki insanlar son model arabalar kullanırlarken, neden pek çok kişi ucuz arabalar alabilmek için bile büyük uğraş vermektedirler? Bunları düşünmüş olabilirsiniz.

Bizler de onlar kadar güçlü bir başarma hırsına sahip olsaydık emin olun ki onlardan çok daha iyi yerlere gelirdik. Hele bir de duygusal olgunluğumuzu ve felsefi olarak değerlerimizi ekleseydik kim bilir neler yapabilecektik?

Bizler hedeflerimize ulaşmak için yeterince çalışmıyoruz ama onlar çalışıyorlar. Hayallerimiz uğruna gece geç saatlere kadar uyumamayı göze alamıyor, yeni planlar yapmıyor, yaptıklarımızı uygulamıyoruz ama onlar uyguluyorlar. Sanayimiz ve pazar alanlarımız hakkında öğrenebileceğimiz her şeyi öğrenmek için elimizden gelen her şeyi yapmıyoruz ama onlar yapıyorlar. Sahip olduğumuz her şeyi pazaryerine götürüp satmıyoruz ama onlar satıyorlar.  Hedeflerimize ulaşmamızda bize yardım eli uzatacak insanların peşinden koşmak için çabalamıyoruz ama onlar çabalıyorlar. Biz, gelecek hakkında sadece hayaller kurarken, onlar hayal ettiklerini çoktan yaşamaya başlıyorlar. Onlar belki de hiç doğru insan değiller ama yaptıklarını öylesine azimle ve adanmışlıkla yapıyorlar ki başarıya ulaşmaları için hiçbir engel kalmıyor. Kötülük her zaman iyinin koltuğunu gözetler. Boş kaldığı anda da bir an bile beklemeden gelip oturuverir. Kötünün kazanması için sadece iyilerin hiçbir şey yapmayıp başarının onlara gelmesini beklemeleri gerekir. Sadece bu yeterlidir.

Çoğu insan da bunu yapar zaten. İç disiplinimizi sağlayıp kendimizi işe odaklayamamamız sonucu kötülüklerin kazanmasına kendimiz izin vermiş oluruz. Hayatın adaletsiz olduğunu düşünüyorsak bunun tek sorumlusu biziz.

İnsanlar aldıkları kararları hemen eyleme geçirselerdi, dünyanın ne kadar farklı olabileceğini bir de siz düşünün. Tüm enerjimizi ailemize, işimize ve içinde yaşadığımız topluma harcasaydık nasıl olurdu? Ya hemen şimdi bir karar alıp kitaplar okumaya başlasak, hatalarımızı bir kenara bırakıp koyduğumuz kurallara uysak, bize faydalı olabilecek kişilerle iletişim haline geçsek nasıl olurdu? Şu vakit itibariyle hayallerimiz için planlar yapsak, bu planlar doğrultusunda eyleme geçsek nasıl olurdu peki? Tabi ki elde edeceğimiz sonuçlara kendimiz bile şaşırırdık ve çok büyük farklar oluştururduk. Bu sefer de iyi, yıllardır koltuğunda oturmakta olan kötüyü kaldırır ve otoriteyi eline alırdı. İşte o zaman çevremizle paylaşabileceğimiz başarı dolu bir hikâyemiz olurdu. Bizden sonraki kuşağa çok büyük zenginlikler ve hiç olmadığı kadar güzel bir dünya bırakırdık. İşte bütün bunlar biz yapmamız gerekenleri yapmadığımız için olmaktadır.

 

Kaynak: www.gencgelisim.com

LEAVE A REPLY

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız