GÖZE BATIP DİKKAT ÇEKEN DEĞİL, ETKİLEYEN İNSANDIR

0
879

GÖZE BATIP DİKKAT ÇEKEN DEĞİL, ETKİLEYEN İNSANDIR

“Bir sanat ustalığa ulaşan kişinin bu ustalığı, onun her hareketine yansır.”

Samuray Özdeyişi

Dikkat çekici davranışlar, birçok bakışın kişiye doğru yönlenmesine sebep olabilir. Ancak bu bakışlar çoğu kez merak bakışlarıdır. Tıpkı bir araba kornasına verilen tepki gibidir. Sadece dikkatleri çekecek fakat bizi etkilemeyecektir. Hatta sürekli çalan kornalara bir süre sonra hiç tepki vermeyiz. Gece çalan otomobil alarmlarını da bir süre sonra umursamaz hale gelmedik mi? Dolayısıyla, başarılı olmak için dikkat çekmek yerine etkilemeyi tercih etmeliyiz.

Etkileyen insan olmak için ise bazı meziyetleri edinmeli ve onları bilgelikle hayatımıza geçirebilmeliyiz.

Etkileyen İnsanın Özellikleri

Etkileyen insan proaktiftir: Proaktif insan, sorumluluk almaktan çekinmeyen, davranışlarını her zaman kendi inanç ve değerleri ışığında ortaya koyan, alması gereken riskleri alan, inisiyatif kullanabilen insandır. Bu tarz insanların motivasyonları yüksektir. Çünkü iç motivasyon güçleri vardır. Aynı zamanda çevrelerindeki insanları da motive etmeyi bilirler.

Proaktif insanları, ilkeleri, dikkatle seçilerek düşünülmüş değerleri yönetir. Proaktif insanlar, etkililikleri fazla olan kişilerdir. Düşünceleri olumlu yöndedir ve sürekli bir dinamizmleri vardır.

Etkileyen insan önemli işlere öncelik verir: Yapacağı işlerden ilişkilerine kadar bir önem ve öncelik sırası belirler. Bunu yapmak, kişiye hem zamanı etkili değerlendirme avantajı hem bir yaşam disiplini hem de ilişkilerinde kaliteyi artırma fırsatı sağlar. İlişkilerinde de uyguladığı öncelikler yasasıyla etkinliğini artırır.

Önemsiz işlerle vakit geçirmek, etkinliğinizi azaltır. Enerjinizi boşa harcamanıza sebep olur.

Etkileyen insan verdiği sözleri zamanında yerine getirir: Verilen sözlerin tutulması hem ahlaki hem de sosyal bir erdemliliktir. Bunu, önemli bir yatırım olarak da görebilirsiniz. Etkililiğinizi artırma yatırımı…

Bu yatırım, asla zarar etmeyeceğiniz bir yatırımdır. Çünkü verdiği sözü tutan bir insanın toplumdaki değeri, etkiliği fazlalaşır. Yerine getirilen her sözle birlikte etkililiğiniz artarken, tutmadığınız her sözle bu etkililiğinizi kaybedersiniz. Çevrenizde de verdiği sözleri tutmayan biri olarak göze batarsınız.

Verilen sözlerin tutulması insanlar arasında da etkili bir insan olarak anılmanızı sağlar.

Etkileyen insanın paradigması kazan/kazandır: Bu paradigma, insan etkileşimlerinde devamlı olarak karşılıklı faydayı temel alır. Kazan/Kazan paradigması, karşımızdaki insanı da değerli kılar. Rekabeti değil iş birliğini benimser. Kazan/Kazan paradigması, etkileyen insanın ilkelerindendir. Bu paradigma, “birlikte –iyiye” düşüncesini doğurur, ilişkilerimizin başarısının ve etkililiğinin artmasında önemli rol oynar.

Etkileyen insan empatik iletişimler kurar: Etkileyen insanların hem ilişkilerinin hem de başarılarının altında yatan etken empatik olabilmeyi bilmeleridir. Empati kurabilmek için doğru dinlemeyi, dinlenilenleri doğru yorumlayabilmeyi, yorumladıklarımıza doğru değerler verebilmeyi bilmemiz gerekir. Bunu yaptığımızda karşımızdaki insanın değer yargılarını görebiliriz ve kavrayabiliriz. Empati kurabilmek, kalple, mantıkla dinlemektir. İnsanlar kendileriyle aynı frekanstaki insanlardan etkilenirler, onları severler, güvenirler ve onlar için gönüllü olurlar.

Etkileyen insan çevresinde sinerji oluşturur: Sinerji, bir katalizör etkisi yapan, birleştiren, insanların içindeki olumlu duygu, düşünce ve gücü ortaya çıkaran bir kavramdır. Bir atasözümüz ile açıklayacak olursak: “Bir elin nesi var iki elin sesi var” diyebiliriz. Sinerji, insanların olumlu yanlarını daha olumlu, güçsüz yanlarını güçlü, güçlü yanlarını daha güçlü yapar. Bu duyguyu yaşattığımız insanların motivasyonları yükselir, kendilerine güvenleri artar ve bunun öncüsü olan size, güçlü bağlarla bağlanırlar. Bu ise etkiliği artıran bir etki yapar.

Etkileyen insan kendini yenilemeyi ihmal etmez: kendini yenileyen insan etkililiğini artırmak için güçlenir. Bu yenilenme; fiziksel, zihinsel, ruhsal, sosyal ve duygusal açıdan olur.

Fiziksel yenilenme, bedenimizle ilgilidir ve doğru beslenme, bedensel hareketlilik ve dinlenmeyi içine alır.

Zihinsel yenilenme, bilgi edinme, inceleme, düşünme, planlama gibi konuları içine alır.

Ruhsal yenilenme, inançlarımızı, ibadetlerimizi, yoğunlaşmayı içine alır.

Sosyal ve duygusal yenilenme, başkalarıyla ve kendimizle ilişki ve iletişimimizi içine alır. Hayatın sosyal ve duygusal boyutu birbirine bağlıdır.

Etkileyen İnsan Olmanızı Garanti Altına Almanın Yolları

  • İlişkide olduğumuz insanlarla içtenlikle ilgilenin: Etkileyen insanın, öncelikli bu etkililiğini ortaya koyabileceği bir çevresi olmalıdır. Bu da en yakın çevreden başlar. Yani; dostlarınızla, arkadaşlarınızla ve yakın çevrenizdeki insanlarla ilgi ve içtenlikle ilgilenmeniz bu kişilerle bağlarınızı güçlendirir. Güçlü bağlar güçlü etkiler oluşturur.
  • Uyum ve güven oluşturmayı ihmal etmeyin: İnsanlar, uyumsuz ve güven vermeyen insanlardan etkilenmezler. Etkiliğiniz, bu iki faktöre sıkı sıkıya bağlıdır.
  • Gülümsediğiniz zaman samimi ve içten gülümseyin: Gülümseme en ucuz fakat en etkili etkileme yoludur. Gülümseyen insanlar dikkat çekmezler, sıcaklık ve samimiyetleri ölçüsünde insanları etkilerler.
  • İlişkide olduğunuz insanların isimlerini hatırlayarak, onlara isimleriyle hitap edin: İsmini hatırlayamadığınız bir kişi, tarafınızdan önemsenmediği hissine kapılır. Bu hislerle düşünen bir insanı etkilemek imkânsızdır. Ancak bir takım durumlarda dikkatlerini çekebilirsiniz. İsmiyle hitap ettiğiniz her insanın gülümsemesini sağlar ve etkiliğinizi büyük ölçüde garanti edersiniz.
  • İnsanları dinleyin, onlara kendilerini ifade etmeleri için cesaret verin: karşınızdaki insanı dinlemeniz, kişiyi kendini ifade etmesi, ortaya koyması için cesaretlendirir. Fikirlerini önemsediğinizi, dinlediğinizi, değerli olduklarını hissederler. Her insan kendisine değer veren insandan etkilenir.
  • İnsanların ilgi alanlarına saygı ve ilgi gösterin: Bunu yapmanız ortak bir zemin oluşturacaktır. İlgi alanlarına saygı ve ilgi göstermek direkt olarak kişiye saygı ve ilgidir.
  • İlişkide olduğunuz insanların özgüvenini besleyin: Özgüveni olmayan insanlar karşısında etkileyen insan olamazsınız. Bu insanlar sürekli bir geri çekilme ve kaçma eğilimindedirler. Kaçan birisinin karşısında etkileyen insan olmak için önce o kişiyi durdurmanız gerekir.
  • İnsanlarla sonuçsuz tartışmalardan kaçının: Tartışmalar sadece kişilerle aranıza duvar örer. Duvarın arkasında olan birisini ise etkilemek imkânsızdır. Tartışmalardan kaçınmak, tartışmayı kazanmaktır. Hastalıklı duygulardan kurtulmaktır.
  • İnsanları sürekli eleştirmeyin: insanları eleştirmek onları etkilemez sadece dikkatlerini çeker. Eleştiriler size karşı olumsuz duyguların ve soğukluğun artmasına sebep olur. Kim olumsuz duygular besleyen bir insana karşı etkileyen insan konumunda olabilir ki?
  • Hatalı olduğunuzda bunu söylemekten çekinmeyin: Hatalı olduğunuz zaman bunu dile getirmek bir özgüvenin işaretidir. Özgüveni olan insanlar etkileyen insan olarak her zaman bir adım öndedirler.
  • Samimi davranın: Samimiyet bir birliktelik, destek olma ifadesidir. Samimiyet, güveni besler. Güven ise, etkileyen insanın açık yüreklilikle ortaya koyduğu bir duygudur.
  • İnsanlara anlayış gösterin: Anlayış, hoşgörü, insanlar için bir telafi fırsatı sunar. Bu fırsatı verdiğiniz sürece etkileyen insan ünvanınız devam edecektir.
  • Empati kurun: Empatinin güçlü etkisinden faydalanmanız etkiliğinizi artırır.
  • İnsanların hassasiyetlerine aynı hassasiyetle yaklaşın: insanlar hassas oldukları konularda, karşılarındaki kişilerden de aynı hassasiyeti gördüklerinde ilk olarak şaşırma, sonra hayranlık duymaya sonra da büyük bir saygı göstermeye başlarlar.

Bütün bu yollar dikkat çeken değil, etkileyen insanın yoludur. Etkileyen insan,ü etkileyen başarılara imza atar.

 

 

 

Yazan: Niyazi Fırat Eres

www.gencgelisim.com

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız