Meditasyon, çok basitçe ifade etmek gerekirse, zihnimize doğru şeyleri düşünmeyi öğretmenin bir yoludur. Meditasyon ruhun içsel sakinliğini deneyimlemek için, içimize doğru yaptığımız bir yolculuktur. Meditasyon, hedefimizi gerçekleştirmek üzere, içsel gücümüzün yetişip gelişmesini sağlar. Meditasyon yoluyla, kendi içimizdeki o olağanüstü enerjiden yararlanmayı öğreniriz. Bunu, amaca yönelik, güçlü ve odaklanmış düşüncelerle yaparız. Meditasyon, iç huzurumuz ve sakinliğimizle beslenip güçlenerek, , istediğimiz her an, zihnimizi sakinleştirebilmemizi sağlayan bir alıştırmadır/uygulamadır.
# Huzurlu bir zihni, öz saygıyı ve mutluluğu geliştirir.
# Zihninizin berrak ve odaklanmış olmasını sağlar.
# Hafızayı ve konsantrasyon gücünü artırır.
# Yaşamdaki zorlukları soğukkanlılıkla karşılayabilir, yüzleşebilirsiniz.
# Potansiyelinizin tam olarak ortaya çıkmasını sağlayabilirsiniz.
# Düşüncelerinizi daha iyi kontrol edebilirsiniz.
# Kararlarınızı çok daha kolay alabilirsiniz.
# Uyku kaliteniz artar.
Meditasyon düşüncesiz farkındalık konumudur. O konumdayken dikkatinizi geçmişe ya da geleceğe, yani gerçekten uzağa götürecek hiçbir düşünce yoktur. Kişi düşünmediğinde dikkati sadece şu anı deneyimler. Şu an tek gerçektir çünkü orada ne bitmiş olan geçmiş vardır ne de gelecek. Fakat meditasyon uyku ya da trans konumu değildir çünkü meditasyonda kişi kendi yaşadığı deneyimlerin tamamen farkındadır. Ve o saf farkındalık konumunda kişi içindeki sonsuz huzur, neşe ve sevgi kaynağı olan ruhunu hissetmeye başlar. Meditasyon konumunda kişinin dikkati sürekli yedinci çakranın — Sahasrara’nın — yer aldığı başın üstündedir. Hafiflik ve barış konumunu hissetmeye başladığınızda sadece gözlerinizi kapatın ve düşüncelerinizi seyredin. Düşüncelerinizi kontrol etmeye ya da onları durdurmaya çalışmayın.
Evrende iki büyük enerji mevcuttur. Biri “ Korku ” diğeri ise “ Sevgi ”. Sevgi ifadesi olmayan her şey bir korku ifadesidir. Eğer kendinizi ya da başkalarını affetmiyorsanız ya da huylarınızı “ben böyleyim” diyerek dönüştürmeye yanaşmıyorsanız altıda yatan mutlaka bir korkudur. “Güçsüzlük korkusu, Suçlanma korkusu, Reddedilme korkusu vs. ”Kendinizi korkunun alevlendirdiği durumlar içinde bulduğunuzda, ki bu öfke ve düşmanlık duygular yaratacaktır, yapılacak tek şey korku’yu kucaklamaktır. Hissettiğiniz korkuyu geçersiz kılmaya, inkar etmeye ve bastırmaya kalkışırsanız, kesinlikle onun gücüne güç katarsınız. Aynı şekilde düşmanlığı ve öfkeyi geçersiz kılacak olursanız, eğer sabırsızlığı ya da acımasızlığı geçersiz kılmaya kalkarsanız siz onu güçlendirirsiniz. Öyleyse amaç bastırmak, defetmek, itmek değil onu kucaklamaktır. Eğer korkuyu kucaklamak istemezseniz ve onu güçlendirirseniz, korkmakta olduğunuz her şeyi kendinize çekersiniz. Unutmayın düşünceleriniz bir güçtür, düşünceleriniz elektromanyetik enerjidir. Düşünceleriniz realitenizi yaratır.
AFFETME MEDİTASYONU
Affetmemekle kendinize ne kadar büyük zararlar verdiğinizin farkında mısınız? Affetmediğiniz zaman negatif enerji üretmeye başlarsınız, bu enerji tüm bedeninizi sarar ve sizin sağlığınızı tehdit etmeye başlar ve asla özgür olamazsınız. Dünyanın neresine giderseniz gidin o affedemediğiniz kişileri ve olayları sırtınızdaki küfede taşırsınız.
Bırakın onları, affedin gitsin. Atın sırtınızdan onları ve hafifletin yaşamınızı ve özgürlüğünüzün tadına varın.
KENDİNİ AFFETME
Gözlerinizi kapayınız, burnunuzdan derin bir nefes alın ve sonra ağzınızdan verin. Kendi görüntünüzü imgeleyerek gözünüzün önüne getirin. Ona bakarak yüksek sesle aşağıdaki cümleleri tekrarlayınız.
# Ben seni affettim
# Sen zaten affedildin.
# Yaşadığın ve yaptığın her şey için ben seni onaylıyorum.
# Seni bir başkasının onaylaması gerekmiyor.
# Ben seni onaylıyorum
# Seni affediyorum.
Şimdi kalbinizden çıkaracağınız pembe sevgi ışığını yine kendi kalbinize yollayın. Işıkların en güzel pembelerden oluşması için gayret gösterin. Işıklar kalbinize doğru gittikçe yüzünüzdeki değişimleri takip edebileceksiniz.
BAŞKASINI AFFETME
Affetmeye karar verdiğiniz ve affetmeye niyet ettiğiniz kişinin görüntüsünü gözleriniz kapalı olarak imgeleyin. Derin bir nefes alıp vererek aşağıdaki cümleleri yüksek sesle söyleyin.
# Ben seni affettim
# Ben kendimi affettim
# Sen özgürsün, ben özgürüm
# Sana en güzel düşüncelerimi yolluyorum
# Seni serbest bırakıyorum
# Seni affediyorum.
Kalbinizden çıkardığınız pembe sevgi ışığını onun kalbine yollayın ve o kişinin yüzünde oluşacak değişimleri gözlemleyin. Bu meditasyon değişim-dönüşüm meditasyonudur. İçinizde duyduğunuz nefreti, sevgiye dönüştürerek sizin özgür kalmanızı, sırtınızda taşıdığınız yüklerden kurtulmanızı en önemlisi nefret ve affetmeme duygularının sizde oluşturduğu hastalıkları gidermenizi sağlar. Her gün tamamen affedene kadar tekrar edilmelidir.
OLUMSUZ HUYLARI TEMİZLEME MEDİTASYONU
Hepimizin kusurları vardır. Kusursuz kul olmaz. Önemli olan bu kusurlarımızı bulup bunlardan kurtulmaya çalışmaktır.
Bunu yapmanın en güzel yolu aşağıdaki meditasyonu uygulamaktır ve mümkünse bunu yüksek sesle yapmaktır.
# Ben ………………
# Ben ………………olduğumu kabul ediyorum
# Ben ………………sevgiye dönüştürmeyi niyet ettim.
# Ben ………………seviyorum
Kalbinizden dışarıya imgeleyeceğiniz en güzel pembeliği çıkarın.
Örnek:
# Ben inatçıyım
# Ben inatçı olduğumu kabul ediyorum
# Ben inatçılığımı sevgiye dönüştürmeyi niyet ettim.
# Ben inatçılığımı seviyorum
Kalbinizden dışarıya imgeleyeceğiniz en güzel pembeliği çıkarın.
Hoşgörüsüzlük, Sevgisizlik, Sabırsızlık, İnatçılık, Kıskançlık vb. huylarımız için yukarıdaki meditasyonu uygulayarak tüm kötü huylarınızı temizleyip bu huylarınızı sevgiye dönüştürebilirsiniz.
Gözlerinizi kapayın, uçsuz bucaksız bir kumsalda olduğunuzu ve çıplak ayakla gezdiğinizi düşününü. Dilediğiniz gibi özgürce kendi kumsalınızda hareket edin. Dans edin, hoplayıp zıplayın ne isterseniz onu yapın sonra kumsalınızda bir ateş yakın pembe alevlerden oluşan bir ateş. Geçip karşısına oturun ve içinizdeki tüm kötü huyları temizlemeye niyet edin.
Ben kıskancım
Ben kıskançlığımı şimdi içimden çıkarıyorum
İsterseniz bedeninizden bir kabuk gibi kıskançlığınızı soyup çıkarın, isterseniz içinizden siyah bir poşet gibi çıkarın. Çıkardığınız kıskançlığınızı, pembe alevlerden oluşan alet içerisine atın.
Ben asabiyim
Ben asabiyetimi şimdi içimden çıkarıyorum
Yine yukarıdaki gibi içinizden çıkardığınız asabiyetinizi pembe alevlerden oluşan ateşin içerisine atın ve ondan kurtulun.
Bunun gibi çeşitli kötü huylarınızı pembe alevli ateşe atabilirsiniz.
Kötü huylarınızı ateşe atıp temizlendikten sonra korku meditasyonundaki tüm korkularınızı yine aynı ateşe atın. Elinizle başınızın üzerindeki ışık topuna uzanın. Eline ışık topunun değer değmez tüm bedeninizin ışıkla parladığını görün. Sonra son derece hafif bir bedene ulaştığınızı görüp ateşten uzaklaşarak denize doğru yürüyün, ister denize girebilir isterseniz denizin üzerinde yürüyebilirsiniz. Sonra tekrar geriye dönüp kumsalınıza gelip gözlerinizi açın.
KORKULARI SEVGİ ENERJİSİNE DÖNÜŞTÜRME MEDİTASYONU
Geçmiş yaşamımızdan taşımış olduğumuz, varlıklarından haberdar olduğumuz ya da olmadığımız korkularımız mevcuttur. Unutmayın sevginin olmadığı yerde mutlaka bir korku yatar. Korkularımızdan arınmamızın en başarılı yolu aşağıdaki korku meditasyonunu uygulayarak, korkularımızı sevgiye dönüştürmektir.
# Benim ……………..korkum var
# Benim ……………..korkumu kabul ediyorum.
# Benim ……………..korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ettim.
# Benim ……………..korkumu seviyorum
Kalbinizden dışarıya imgeleyeceğiniz en güzel pembeliği çıkarın.
Örnek:
# Benim başarısızlık korkum var.
# Ben başarısızlık korkumu kabul ediyorum.
# Ben başarısızlık korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ettim.
# Ben başarısızlık korkumu seviyorum.
Kalbinizden dışarıya imgeleyeceğiniz en güzel pembeliği çıkarın
Belli başlı korkular;
# Değersizlik korkusu
# Güvensizlik korkusu
# Parasızlık korkusu
# Yalnızlık korkusu
# Başarısızlık korkusu
# Esir olma korkusu
# Suçlanma korkusu
# Acı çekme korkusu
# Dışlanma korkusu
# Çaresizlik korkusu
# Ayrılık korkusu
# Aşağılanma korkusu
# Güçsüzlük korkusu
# Yokluk korkusu
# Kaybetme korkusu
# Yetersizlik korkusu
# Yok olma korkusu
# Hastalık korkusu
# İncitilme korkusu
# Sevilmeme korkusu
# Reddedilme korkusu
# Acizlik korkusu
# Terk edilme korkusu
# Onaylanmama korkusu
Bu meditasyonun amacı bedenimizdeki korku enerjisini sevgi enerjisine dönüştürmektir. Her gün bir korkunuzu temizleyerek bunu da birkaç tekrarla yaparak, tüm korkularınızdan kurtulabilirsiniz. Mümkünse bu meditasyonu de diğer meditasyonlar gibi yüksek sesle yapmanız daha uygundur. Ancak bu meditasyonu kalabalık bir yerde yapma gereksinimi duyarsanız tabii ki içinizden yapabilirsiniz.
Gün içinde korku duygusunun yükseldiğini hissettiğiniz anlarda önce derin bir nefes alıp verin daha sonra aşağıdaki cümleleri tekrarlayın. Yine mümkünse yüksek sesle.
# Bu benim……………….. duygum
# Ben kendimi……………..duygum olduğu halimle seviyor ve kabul ediyorum.
Kalbinizden dışarıya imgeleyeceğiniz en güzel pembeliği çıkarın.
Örnek;
# Bu benim sevgisizlik korkusu duygum
# Ben kendimi sevgisizlik korkusu duygum olduğu halimle seviyor ve kabul ediyorum.
SEMBOL-ENERJİ TOPU MEDİTASYONU
Bu Meditasyon sadece 2 derece ve ileri Reiki almış kişiler tarafından uygulanabilir.
Buna emosyonel meditasyon denir. Bu meditasyonda gözlerininiz kapalı olarak sembolleri üçüncü göz çakrasının önünde zihinde çizersiniz. Üçüncü gözünüzün önünde sanki altın uçlu bir kalem varmış gibi düşünebilirsiniz.
Rahat bir şekilde yerinize oturun
Nefesinizle biraz gevşeyin
Zihinsel olarak CR çizin ve 3 kere mantrasını tekrarlayın.
Zihninizde tutabildiğiniz kadar uzun süre tutun
Zihinsel olarak SHK çizin ve mantrasını 3 kez tekrarlayın.
Zihninizde tutabildiğiniz kadar uzun süre tutun
Zihinsel olarak HS çizin ve mantrasını 3 kez tekrarlayın.
Zihninizde tutabildiğiniz kadar uzun süre tutun
Bu enerji topunu arzu ettiğiniz şeyi imgeledikten sonra oraya gönderin.
ÇAKRA RENK MEDİTASYONU
Bu meditasyon ayakta, oturarak ya da yatarak yapılabilir. Önemli olan sırtın dik olmasıdır.Nefesimizi düzenledikten ve rahatladıktan sonra iç dinginliğimizin ve güven duygusunun bizi alıp götürmesine izin veriyoruz.
Şimdi dikkatimizi leğen kemiğimizin altında yani aşağıya doğru açılan çakramıza veriyoruz. Burada küçük bir kırmızı ışık kıvılcımı görüyoruz. Zaman kavramını unutarak bu ışık kıvılcımını olabildiğince uzun kalmasına izin veriyoruz. Kaybolmaya başladığında ise hiçbir zorlama yapmadan bir üst çakramıza geçiyoruz. Her çakrada iki üç dakika kalmamız yeterli olacaktır. Düşüncelerimizi göbek deliğinin bir parmak kadar altında yoğunlaştırarak portakal renkli bir kıvılcım görüyoruz. Yeterli olduğuna inandığınızda bir üst çakraya solar pleksusa geçiyoruz. Göbek deliğinin iki parmak kadar yukarısında atlın satısı bir kıvılcım oluşturuyoruz. Bu kıvılcımın büyümesine izin verin. Onu rahat bırakın. Tüm çakralarınız için geçerlidir bu. Bundan sonra kalp çakranıza geçin ve etrafı yeşil ortası pembe bir kıvılcım oluşturun. Derin bir tatmin duygusu hissedeceksiniz. Ardından aynı uygulamayı mavi renkli bir kıvılcım oluşturarak boğaz çakranıza sonra da lacivert renkli bir kıvılcım oluşturarak üçüncü göz çakranıza uygulayın. Şimdi taç çakramıza çıkıyoruz. Burada tam tepe noktanızdan çıkan mor ışıklı bir kıvılcım görün, bu kıvılcımı altın renkli alevler saçan mor bir aleve dönüştürün ve bırakın dilediği kadar büyüsün. Işınların çevremizde yayılabildiği kadar yayılmasına izin verin. Gözlerimiz kapalı bir süre sessiz kalıyoruz. Bu meditasyon süresi ortalama 20 dakikadır. Şimdi kuvvetli, huzurlu, enerji dolu ve mutlu olarak gözlerinizi açabilirsiniz. Ruhumuzun açıldığını ve enerji merkezlerimizin dengelendiğini hissedeceksiniz.
DAĞ GÖLÜ MEDİTASYONU
Kısa bir zaman önce , derin meditasyon esnasında,bu meditasyonu her insanın yapabileceği sekli ile gördüm.Bu çok güzel bir meditasyon! Ben onu sonsuz mükemmel ve tarif edilemez olarak yasadım.
Aşağıda yazdığım tarifin,bilincin en cesur ve yenilmez Gerçeği Arayanlar için koruduğu gizli kalmış mutluluk bölgelerini, size de açmasına yardımcı olabilir.
Meditasyonun tarifi: Rahat bir şekilde oturun,gözlerinizi kapatın ve maksimum gevşeyin.
Birinci bolum:
1. Kendinizi lotos pozisyonunda, bir dağ golünün kenarında oturmuş olarak imgeleyin.
2. Önünüzdeki golün suları sakin ve kristal gibi temiz .
3. Sizin etrafınızda (özellikle etrafınızda)- güneşte parlayan, karlı tepeleriyle yüksek dağlar bulunmaktadır.
4. Üstünüzde dipsiz mavi bir gökyüzü var.
5. Yüksek gökyüzünde parlak ,altın sarisi bir güneş ışıldıyor.
İkinci bolum:
1.Çiçek ve Ot kokan dağ havasını içinize çekin. güzel kokuları hissedin,duyularınızla değil,sanki,sizin çok derininizde,içinizde-benliğinizle hissedin..Bu güzel kokuların içine girin,tamamen ve tümüyle…onlarla bir bütün olun…onların içinde eriyin…onları benliğinizde hissedin.
2.dağ golünün temizliğine bakin.Saflığı hissedin,duyularınızla değil,sanki,sizin derininizde,tüm benliğinizde….Bu Saflığa girin,tamamen ve tümüyle…onunla bütünlesin…içinde eriyin…onu benliğinizde hissedin.
3.Etrafınızdaki yüksek Dağlara odaklanın.onların hareketsizliğini hissedin,duyularınızla değil,sanki,icinizde çok derinde-tüm benliğinizde….Bu hareketsizliğe girin,tamamen ve tümüyle…onunla bütünlesin…içinde eriyin… tüm benliğinizde hissedin.
4.Üstünüzdeki dipsiz Mavi Gökyüzüne bakin.Sonsuzluğu hissedin,duyularınızla değil,sanki,icinizde-derinlerde,tum benliğinizde…Bu dipsizliğe girin,tamamen ve tümüyle,onunla bütünlesin…içinde eriyin…tüm benliğinizde hissedin.
5.Altın Güneşin parlak ışığına bakin.Işığı hissedin,duyularınızla değil,sanki,icinizde-derinlerde,sizin benliğinizde…Bu Işığa girin,tamamen ve tümüyle…onunla bir bütün olun…içinde eriyin…tüm benliğinizde hissedin.
6.Etrafınızdaki Huzura odaklanın.Onu hissedin,duyularınızla değil,sanki,icinizde-cok derinlerde,tüm varlığınızda.Bu sonsuz huzura girin,tamamen ve tümüyle…bir bütünlükte birlesin…içinde eriyin…tüm benliğinizde hissedin.
7.Etrafınızdaki Sükunete odaklanın.Onu hissedin,duyularla değil,sanki,icinizde-cok derinlerde,tüm benliğinizde…Sükunete girin,tamamen ve tümüyle…bir bütünlükte birlesin…içinde eriyin…benliğinizde hissedin.
8.Etrafınızdaki Sessizliği dinleyin.Onu hissedin,duyularla değil,sanki,icinizde çok derinlerde-tüm varlığınızda…Bu Sessizliğe girin-tamamen ve tümüyle…bir bütünlükte birlesin…içinde eriyin…tüm benliğinizde hissedin.
9.Yavaşça meditasyondan çıkarken,içinizde güzel Kokuları, Saflığı, Hareketsizliği, Dipsizliği,Huzuru, Sükuneti, Sessizliği,…dikkatlice korumaya alin.
Not:
Bu meditasyonu kendiniz CD veya bilgisayarınıza okuyarak kayıt edin.Kayıtta alçak sesle ve huzur dolu bir ses tonuyla konusun.Daha sonra bununla meditasyon yapabilirsiniz.Bu,meditasyonun özümsenmesinde,başlangıçta kuskusuz size yardımcı olacaktır.Daha sonra müzik esliğinde veya sessizlikte meditasyon yapmaya özen gösterin.
Sergei Veretennikov
Çeviren: Zehra Usanmaz
YUNUS BALIĞI MEDİTASYONU
Meditasyona başlamadan önce fonda mutlaka Deniz ve Yunus sesleri olmalıdır !
1. Gözlerinizi kapatın.
2. Kendinizi okyanusun sahilinde yürürken imgeleyin…
3. Güneşin ışıkları nazikçe suyun üzerine inmekte….sizi güven ve huzur duygusu kaplamaktadır….
4. Siz Okyanusu seyrederken,birçok yunusun dikkati size odaklanmıştır….
5. Suyun derinliklerinden gelen yunus seslerini duyun…
6. Onlar sizi çağırmaktadırlar…
7. Yavaşça suya girerek yunuslara doğru yüzmeye başlayın…
8. Yunuslardan biri sizin yanınıza gelerek telepatik olarak ona tutunmanızı istemektedir…
9. Siz onun yüzgecine tutunun…o sizi diğer yunuslarla görüşmeye götürecektir…
10. Eğer sizin gezgin benliğiniz yunusların mesajlarını algılayabilirse,onların seslerinde sizi selamlayan tonları keşfedeceksiniz…
11. Her biri farklı bir harmoni ve mesaj ifade eden 12 yunus etrafınızda halka seklinde dizilmiş sizi selamlamaktadırlar…
12. Siz yunus seslerini dinliyor ve onları anlıyorsunuz…
13. Gezgin ruhunuzun bir sonraki durağı olacak olan farklı bir realiteye geçişin ana girişini, onları takip ederek bulabileceğinizi bilmenizi istiyorlar…
14. Onlarla Işığa doğru yüzün !….
15. onların mesajlarını duyun ve görün !….
Hazır olduğunuzda gözlerinizi açabilirsiniz.
Not:Noktalı bıraktığım yerlerde lütfen biraz duraklayıp imgeleyin,hissedin.
Zehra Usanmaz
AURA TEDAVİ MEDİTASYONU
(Aura’nın tedavisi ve temiz kalmasını sağlamak için yapılan bir meditasyondur)
Ka enerjisinin aktivasyonu
Aura-beden etrafında ışıldayan enerji alanıdır.Çakralardaki enerjinin yoğunlaşması ile meydana gelir ve her bir çakra bu aura alanının oluşması ve islerliğinin desteklenmesi için katkıda bulunur. Çakralarınız az açık veya kapalıysa,auranız dumansı ve zayıf hale gelir.Ayni zamanda sağlığınız yerindeyse ve duygusal olarak açıksanız çakralarınız daha açık ve güçlü,yasam dolu ve enerjik bir auranız olacaktır.Auraniz sıkıştırılmış ise,bedeninizden etrafınıza tasan aura alanınızın mesafesi sadece 30-40 cm.dir.Eğer auranız çok genişse,bedeninizden etrafa 2-800m çapında incelmiş olarak taşacaktır.Bu iki tip auradan hiç biri ideal değildir.Sıkıştırılmış aura insani tutuk yapar,itaatkar ve tecrit edilmiş. Ayrıca böyle duygular hissetmek de böyle bir aura oluşmasına sebep olur.çok geniş olan aura dikkatsizliğe (odaklanamamaya ) sebep olur ,gerçeklerden kaçış ve aura alanına girenlerin acılarını,düşüncelerini ve duygularını kendi olgularıymış gibi yasama eğilimi yaratır.
Çok geniş aura çağrıştırdığı olguların yaşandığı neticesindeki tezahür de olabilir. Başka bir deyişle hasta auranın oluşmuş olan ve varlığının devam etmesi durumunda,onları oluşturan koşulları tezahür ettirme olgusunu da oluşturmaktadır.
Biz, auramızın yumurta formunda ve bedenin etrafında – üstünde,altında,arkasında,önünde,yanlarda eşit olarak dağılmasını hedeflemekteyiz.Sayısız deneylerden sonra en optimal auranın çapının 0,6-1m (en çok) olması ve dağılımı da her yöne eşit olması gerektiği kanısına vardım. özellikle çok yoğun nüfusun yasadığı yerlerde bu ölçülerdeki auranın en uygun ve en rahat olabileceğini kabul edebiliriz.Doğada etrafımı saran ormanda,golde,akarsuda bilinçli olarak auramın genişlemesine izin veriyorum. Bu,Yaratıcıdan gelen , Tanrı ile bir olma (ona akma) hissimi yoğunlaştırmaktadır. Bitkilerle,su ile,doğanın ruhu ile bir olduğumuzu hissediyorum ve bunun sayesinde sinir sistemim huzura kavuşup sifalanıyor.Fakat doğa deneyimimden sonra hemen şehir merkezine ve herhangi başka bir sosyal yere gittiğimde ,her zaman auramı etrafımda 0,6-1m (bedenimin dışında) olacak şekilde “çekiyorum” . Eğer auramı çekmeyi unuttuysam, hemen kendini hatırlatıyor. Başka insanların yasam planları,her ne kadar beni ilgilendirmese de, içimde beliriveriyor. Simdi auranın arınma ve tedavi surecine bakalım.
1. Yukarıda belirtilen şekilde topraklanın.
2. Gözünüzü kapatarak bedeninizin etrafındaki alanı hissedin. İlk önce örneğin sadece nefesinizi auranın içine 30 cm.ye ,niyet ederek yayın. Bu bölgede nefes alarak ,auranızın nasıl hissedildiğine dair: sıkıştırılmış yoğun, zayıf ve inceltilmiş veya enerjik ve hafif , olduğu konusunda genel bilgi almaya calisin.
3. Nefes ve imgeleme yardımı ile (ya da algılama veya mesaj alma) auranızın sizin bedeninizden önünüzde ne kadar uzaklıkta bulunduğunu belirleyin.
4. Bedenin yan taraflarını da kontrol ederek auranızın hacmini belirleyin.
5. Simdi de bas üstünde ve ayak altındaki aurayı hissetmeye calisin.Bu iki alanı kıyaslayın.
6. Nefes ,hissetme ,imgeleme veya size uygun herhangi başka bir yöntemle arkanızdaki auranızın nasıl bir alan kapladığını belirleyin.
7. Artık auranız hakkında bu kadar bilgiye sahip olduğunuza göre onu 0,6-1m çaptaki bir alanı kaplayacak ve yumurta formunu alacak şekilde düzeltin.
Bunu gerçekleştirmek için nefesinizi,imgeleme yeteneğinizi ve açık niyetinizi kullanın. İlk baslarda daha rahat olmak için ellerinizle beden etrafındaki alanı belirleyip auraya gerekli formu vermek için gerekli yerlerinde kendinize doğru çekiştirin veya tersini yaparak kendinizden itin.
Birçoğunuz için düzeltmek demek, onu “çekmek” ve kenarlarını daha net ve belirgin yapmaktır.
Diğerlerinin ise, aura alanını kendinden “itmek” , yani gerekli alana yayılabilmesi ve o alanı kaplayabilmesini sağlamaları gerekmektedir.
Eğer siz acemiyseniz ayaklarınızın altındaki aurayı hareket ettirmekte zorlanabilirsiniz veya belki hiç hareket ettiremezsiniz. Bu durumda sadece ısrarla devam etmek ve pratik yapmak size yardim edecektir.
8. Etrafınızdaki enerji alanınızı düzeltirken duygularınızın ,fiziksel hislerinizin değişimlerine ve süregelen olgunun idrakine dikkat edin.
9. Simdi tepenizden dökülen ve auranızı delip gecen sıvı ışığın yağmur gibi aktığını imgeleyin.
İlk aşamada hiç olmazsa 2 ile 5 dakika sizi ıslatmasına izin verin. İçinizde bıraktığı tüm muhteşem hisleri sindirmeye calisin.
10. Daha sonra auranızın ölçüsünde olan muazzam mor alevi imgeleyin. tüm auranızı kaplayacak şekilde olsun- ayakların altı dahil. Heyecanlanmayın, bu size hiçbir zarar vermez. Mor alev düşük frekanslı enerjileri yükseltip, varlığın daha doğal halini temsil eden yüksek frekansa dönüştürecektir.
Eğer mor alev ile ilk defa çalışıyorsanız alevin içinde sadece bir-iki dakika kalın. Bu metodu kullanırken belki ısınacak ve enerji akımları hissedeceksiniz. Eğer fazla gayret gösterirseniz, eter düzeyde yanan eski enerjilerin etkisi ile “dolma”, tasma hissedebilirsiniz. Bu yüzden ilk zamanlarda olculu yaklaşımı tercih edin; zamanla ve çalıştıkça bu yöntemin kendinize ait kullanım seviyesini elde edesiniz.
11. Bitirdiğinizde mor alevi uzaklaştırın ve gözlerinizi açın. Bu yağmuru ilk defa imgeleyen birçok insan ,kendilerini daha iyi, enerjik, duygusal olarak daha arı ve aydın hissettiklerini belirtmişlerdir. Bu uygulama birçok gereksiz ve olumsuz veya sizin zaman içinde “kendinize yapıştırdığınız” yabancı kaynaklı enerjilerden arınmanızın en basit ve etkili yöntemidir.
Ayrıca hastalık tedavileri veya meditasyonlar esnasında bedeninizden serbest bıraktığınız enerjilerin absorbe edilmesinin en iyi yoludur.
Ben bu uygulamayı ilk yaptığımda nefes,duygu, imgeleme ve niyet kullanmıştım ve onları olabildiğince gerçek ve verimli kılmaya çalışmıştım. Siz de size en uygun yöntemleri bularak deneyimleyebilirsiniz.
Yazan: Amora Guan- İn “Pleiades’lilerin Mirası” kitabından alıntı
Çeviren: Zehra Usanmaz
Kaynakça;
P’taah Pleiades Masajları/1
Nil Avunduk Sencer’in Ders Notları.
Çarka El Kitabı “ S.Sharamon-B.J.Baginski” [1]
Kaynaklar
[1] www.reikizen.com/reikizen/
