Turan Yalçın dostluk üzerine çok güzel bir yazı kaleme aldı. Sizlerle paylaşıyoruz hemen.
Sevgili dostum,
İnsan ilişkilerinde en önemli nokta, muhatabımızı mümkün olduğu kadar iyi anlamaktan geçer. Çoğumuz muhatabımızı iyi anlamadığımız halde iyi anladığımızı zannederek davranışlar sergilediğimiz için de iletişimlerimiz hastalıklı olur ve bundan da bizler zarar görürüz.
Sevgili dostum,
İnsanın muhatabını iyi anlaması için önce onu can kulağı ile dinlemesi gerekir. Karşımızdakini dinledikten sonra da en önemli şey onu doğru anlayıp anlamadığımızdır. Onu doğru anlamak için de gerekirse “Söylediklerini şöyle anladım, doğru mu acaba?” diye sorabilmeliyiz. Anladıktan sonra, yani teşhisi doğru yaptıktan sonra da tedavinin kolay olacağı aşikardır. İşte bizler önce dinler, sonra doğru anlayıp anlamadığımızı kontrol eder, en sonra da karşımızdakine gücümüz oranında sevgi göstererek ilgi göstererek, bilgi aktararak yardım ederiz. İşte bizim dostluğumuzda iletişimimizin sağlam olmasının sebebi de budur.
Sevgili dostum,
Anlayışı güçlü olan insanlara baktığımız zaman, muhatabını sevgi ile karşılayan, dinleyen , anlayan ve gücü oranında da yardım eden insanların hayatta başarı oranının yüksek olduğunu, karşısındaki insanı dinliyormuş gibi yapan ama “takma, boş ver, bunda üzülecek ne var?” gibi sözlerle baştan savan, anlamayan ve çözüm üretmeyen insanlarında çevrelerinin yapmacık insanlar ile dolu olduğunu görürüz. Ama ne yazık ki yöneticilerimiz çoğunlukta olmak üzere insanlarımız baştan savmayı hayat ilkesi kabul etmişler nerede ise.
Sevgili dostum,
Anlamak bilge olmanın temelidir. Bilge insan anlayarak, anlatır. Muhatabının anlayacağı şekilde konuşur. Öyle mesela şakayı sevmeyen adama şaka yapmaz. Dinine bağlı adama el kol hareketleri yapmaz. Kötü konuşmaz. Ama anlayışı olmadığı zaman tabii ki nerede ne konuşacağını bilmeyen insan saçma davranışlarına he kendini güldürür hem de ne kadar dengesiz olduğunu göstererek adamlığını ispat eder. Anlayan insan ise muhatabının sevmediği şeylerden bahsetmeyerek onun sevgisini kazanmasını bilir. Böyle insanlara baktığımız zaman hayatta herkesin sevgisini olmasa da çok insanın saygı duyduğu ve hayatta mutlu olan, az şeylerle de tatmin olan insanlar olduğunu görmekteyiz.
Sevgili dostum,
Bu kadar anlatımdan sonra sadede gelecek olursak, bizim dostluğumuzun sağlam temellere oturmuş olmasının sebebi de işte bu dinleme, anlama, doğru anladığını teyid etme ve sonrasında da muhatabımıza bilgi ise bilgi, sevgi ise sevgi, başka vereceğimiz şey varsa vererek onun sorununa çözüm için yardım etmekten geçer. Böylece dostluk sağlam temellere oturduğu için de uzun ömürlü dostluk kurmuş oluruz.
Sevgili dostum,
Hayatımız hep böyle anlamak ve anlaşılmak, sorunun parçası olan değil, çözümün çözeni olarak devam etsin ve insanlara faydalı olan bireyler olmanın mutluluğu ile hayatımıza sevgi ile devam edelim isterim.
Dostluğumuz birbirimizi daha çok anlayarak devam etsin İnşallah.
*
Turan Yalçın
www.gencgelisim.com