Roman Kahramanı ve Dizi Kahramanı

0
715

Türk edebiyatının en velût kalemlerinden biri olan Ahmet Mithat Efendi’yi herhalde tanımayanımız yoktur. Onun için “yüz yirmi beygir gücünde yazı makinesi” deniliyormuş. Adam kitap ambarı yani. Her neyse biz sadede gelelim.. Eskiden, şimdi olduğu gibi filan yayınevi filan romanı basıp şu kadar sayıda satmıyordu. Ya nasıl oluyordu? Tefrika ediliyordu. Bölüm bölüm, gazetelerde okuyucunun takibine sunuluyordu. Ahmet Mithat Efendi’nin Tercüman-ı Hakikat gazetesinde tefrika ettiği romanlar okuyucularını âdeta tiryaki hâline getiriyordu.

Bir gün romanın kahramanı olan hırsız, bir yalının penceresine tırmanır. Sağ ayağını açık pencereden içeri atar, sol ayağını ise dışarı sarkıtır. Vaziyet bu merkezdeyken,  “Ey kaarin-i kiram, burada biraz tevakkuf edüp (durup) sârık (hırsız)ın taht-ı hakimiyetine geçen pencerenin çerçeveleri hakkında malumat verelim.”dedikten sonra tam üç gün bildiklerini anlatmaya devam eder. Bu durumda canları iyice sıkılan okuyucular, Sirkeci Ebussuud Caddesi’ndeki Tercüman-ı Hakikat matbaasının önünde toplanırlar ve şöyle seslenirler:

“Efendi babamızı istiyoruz. Bize çabuk söylesin. Hırsız içeri girebilecek mi giremeyecek mi?”

Bu tip mavraların uzadığını gören bazı dostları Ahmet Mithat Efendi’yi ikaz ederler. Arkadaşlarını kıramayan “efendi baba” ötekini bitirip yeni bir roman yazmaya karar verir. Tabii ki bunun yolu da romanın hain kahramanını öldürmektir. Yoksa okuyucuya nasıl açıklasın romanın bittiğini? Nitekim öyle de yapar ve kahramanın hayatına son verir. Bundan kolay ne var? Kalem elinizde olduktan sonra istediğinizi öldürebilirsiniz.

Ne var ki aylardır büyük bir merakla okudukları romanın kahramanının öldüğünü, dolayısıyla tefrikanın bittiğini anlayan okuyucular fena hâlde tepki gösterirler. Durumu protesto etmeye başlarlar.

 

Manzaraya şahit olan Ahmet Mithat Efendi, önce arkadaşlarına çıkışır, ertesi gün gazetesinin birinci sayfasında şöyle bir açıklamaya yer verir:

“Değerli okuyucularımıza müjde! Geçen gün öldüğünü ilân ettiğimiz roman kahramanı meğer ölmemiş, bayılmış. Şimdi sağlık durumu çok iyi. Tefrika devam ediyor.”

 

Bunu okuyunca az daha gülmekten yerlere yatacaktım. Bu ne kıvırma? Bu ne mavra? Yahu Ahmet Mithat Efendi de mavracıymış, bizim haberimiz yokmuş. Ama adam demiş, bitirmeyelim diye. Ne okuyucular varmış, görün işte. Şimdilerde aynı durumu alıyorsunuz televizyon milletine uyarlıyorsunuz. Nasıl mı? Bu yazıyı istinsah ederken aklıma yüzyılın revaçta olan dizisi “Kurtlar Vadisi” geldi. Dizinin yönetmeni ya da senaristi –her neyse- acaba böyle bir şey düşünemez miydi? Duyduklarıma istinaden bazı şeyleri yazacağım. Hani mavra olsun diye. İnşallah herhangi bir belaya uğramayız. Hadi bismillah! Dizinin baş kahramanı Süleyman vurulmuş ve de ölmüş. Diziyi takip etmekle vazifeli zevat-ı kirâm yas ilan etmiş. Adına mevlit okutup maktulü katl eden kişiye soğuk savaşın bütün çeşitlerini tatbik edivermişler. Ne diziymiş be! Şahsen seyretmediğim için başkalarının malumatını mehaz gösterip kalemin kağıt üstündeki raksına şahit oluyorum.

 

Ben olsam –bu tepkilerden sonra- şöyle bir uyarıyla seyircileri rahata ve huzura kavuştururdum. Ne yapalım umumun selameti önemli.

“Değerli Kurtlar Vadisi seyredenlerine müjde: Geçen bölümde öldüğünü müşahede ettiğiniz dizi kahramanı meğer ölmemiş. ‘İyi de o kadar kurşunu yiyen adam ölmez de ne yapar?’ dediğinizi duyuyorum. Istırabınızı anlıyorum; ama öldürmeyen Allah öldürmüyor işte. Diziyi seyreden Battal Gazi abimiz aradı: ‘ Ne lan öyle beş altı kurşun yemekle hemen ölmeye kalkışıyorsunuz!’ dedi. Biz de haklı olduğunu kabul ettik. Hem o gün vurulmadan önce Süleyman kardeş abdest almış, fakirlere sadaka vermiş. Evet Allah onu bize bağışladı. Şimdi sağlık durumu iyi. Dinleniyor. Birkaç güne kalmaz çivi gibi karşınıza çıkar. Hepiniz müsterih olun.”

Bundan sonra çevrilecek dizi filmlere ışık tutacağına inandığım bu yöntemi, Ahmet Mithat Efendi kaynaklı olarak Türk televizyonlarına armağan ediyorum. Hayırlı olsun!

Mavra da olsa ifadesine çalıştığımız şey umumun selameti içindi.

 

Mehmet Akbulut

www.gencgelisim.com

LEAVE A REPLY

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız