AYAK UYDURMAK, SÖYLENENLERE KATILMAK, AKIŞINA BIRAKMAK YERİNE, ESKİ KÖYE YENİ ADET GETİRMEKTEN ÇEKİNMEZ.
GELİŞİME, YENİLİKLERE VE DEĞİŞİME AÇIKTIR
Dünya bir dinamizm içerisinde değişiyor. Bu değişime ayak uydurmak, bu değişim rüzgârında yelkenlerimizi ustalıkla kullanmak, başarının da ulaşılabilirliğini belirliyor. Eski köye yeni adet getiremeyenler, getirmek istemeyenler aynı hızla bu değişim rüzgârları karşısında eriyip başarısızlıklara gark oluyorlar.
İnsan, başarısını kendisi şekillendirir. Her insan kendi başarısının mucidi, mühendisi, mimarı, kalfası, ustası, amelesidir. Gelişime, değişime, yeniliklere ve pişmiş aşa su katmaya açık olmakla başarı bir sanat eserine dönüşebilir.
Gelişime, değişime, yeniliklere açık olmak, eski köye yeni adet getirmenin ilk değerleridir. Bunlar cesaretle birleştiğinde eski köy yeni adetleri öğrenir ve siz köyün delisi durumundan köyün bilgesi durumuna geçersiniz.
Hazerfen Ahmet Çelebi uçma fikriyle ve hatta bunu hayata geçirmesiyle bir düşünce çığırı açtığını biliyoruz. Osmanlıyı matbaayla tanıştıran İbrahim Müteferrika da eski köye yeni adet getirmekten çekinmemişti.
Başarılı insan, bu başarılarını tesadüfen elde etmemiştir. Bunun doğruluğu zaman içerisinde kendini gösterecektir. Kişi eğer farklılığı meydana getirecek şekilde şartlar karşısında değişime, gelişime ve yeniliklere açıksa bu özellikleri onu farklı kılar.
Eski Köye Yeni Adet Getirmekten Kaçınmayan Kişilerin 10 Altın Kuralı:
- Başarmak istediği şeyin palanını yapar. Hedef belirli olduğunda onu kaybetmez, ona ulaşmak için canlı ve büyük bir ruhla ona doğru ilerler.
- Kısa aralıkların hayatını yönetmesine izin vermez.
- Doğru atılımlar yapmak için cesaretle hareket eder.
- Karşısına çıkan engelleri tanır ve bu engelleri aşmak için strateji yapar.
- Zihnini doğru ve gelişime açık tutar.
- İlim ve irfan sahibi olmak için uğraşır.
- Kendi tarzını oluşturur.
- Yaşamın amacını kavrar.
- İhtiyaçlarını doğru belirler ve doğru karşılar.
- Köyünü iyi tanır ve yeni adetlerden nasiplendirir.
Bütün eski köyler, yeni adetler sayesinde elektriğe, suya, traktöre, yola, telefona kavuşmuşlardır.
Kendi fikri gücünü, enerjisini gelişime, yeniliklere açık olarak kullanan herkes doğru yönde ilerler. Bu insanlar her eski köyü şehirleştirir, her ortamda öne çıkarlar.
Mevcut sistemlere ayak uydurmak, kişiyi o sistemin hantal ve önemsiz bir parçası yapar. Söylemlere katılmak bir dalkavukluk tarzıdır ve böyle insanlar sadece bu davranışlarını devam ettirdikleri sürece var olurlar. Akışına bırakma davranışı ise, bir boş vermişlik edasıyla hiçbir fayda sağlamayacaktır.
Başarılı ve ne yapmak istediğini bilen insanın hayat sandığında türlü yaşam hazineleri vardır. En büyük hazine ise gelişime açık olmaktır.
Eski köye yeni adet getirmek için insanın gelişime açık olmasının yanında kazana kişi tutumunu geliştirmesi gerekir. Hayatındaki başarı ve başarısızlıların sorumluluğunu üstlenmiş, mazeret üretmeyen, kişisel etkililiği ve kararlılığı öne çıkaran bir tutum üstlenmiş olmalıdır.
Gelişime ne kadar önem verilirse o kadar yeniliklere sahip olunur. Yeniliklere ne kadar önem verilirse o kadar değişikliklere sahip olunur. Bütün bunlarsa insanı başarılı yapar ve başarıyı yükseltir.
Başarılı insan değişime açık ve yenilikçi olmakla özgür bir halde olur. O, zincirlerinden kurtulmuştur. Bugün birçok insan hayali zincirlerle zincirlenmiş ve zincirin mesafesinden daha ileri gidememişler, sınırlı başarılarla yetinmek zorunda kalmışlardır. Değişimlerden, yeniliklerden uzak olmuşlardır.
Çevrenizdeki insanlar olup bitenlere karşı duyarsızlaşmış, boş vermiş, hayat enerjilerini kullanamaz durumdaysa, düşük motivasyonla yaşamaya çalışıyor, bir şeylere ayak uyduruyor ve akışına bırakıyorlarsa size ihtiyaçları var demektir. Bu eski köye ve insanlarına yeni adetler getirin ve bundan çekinmeyin.
Değişimin, yeniliğin, yeni adetlerin etkili olması için, nelerin değiştirilebileceğinin ve nelerin değiştirilemeyeceğinin öncelikle iyi anlaşılması gereklidir. Etkili bir değişim için değiştirilemeyecek şeyler üzerinde durmadan değiştirildiğinde fayda sağlayacağına inandığınız şeyler üzerinde yoğunlaşın.
Eski köye yeni adet getirenlerin esneklikleri, yenilikçi zihniyetleri gelişmiştir. Katı prensipleri yoktur. Çünkü katı prensipler kişilik gücü ve başarıyı işaret etmezler.
İnsan, yaratılışı itibariyle gelişime açık bir varlıktır. Ancak zaman içerisinde bazı insanlar gelişimden uzaklaşmış ve rutin bir hayat tarzını benimsemişlerdir hatta bu rutinin kölesi olmuşlardır. Bu hayat tarzını benimseyenler çoğunlukla gelişime açık ve yenilikçi insanları eleştirmiş hatta engellemişlerdir. Fakat her ne olursa olsun başarılı insanlar bir dağcı disiplini ve bir kişisel gelişim felsefesiyle hedeflerine ilerlerken inandıkları değişimi ve yenilikleri uygulamaktan kaçınmazlar. Bunu yaparken de insani değerlerini kaybetmez aksine yüceltirler.
Başarılı insan, başarısını lezzetli hale getirecek özel lezzet tarifleriyle süsler. Despot, klişeleşmiş tariflere yeniliklerle karşılık verir. Bir aşçıbaşının bilinen yemeklerin yanında özel mönülerle kendi aşçılığını sanata dönüştürmesi gibi her insan hayatında özel başarı mönüleri oluşturmalı ve bunlarla başarılarına lezzet katmalıdır.
Gelişim, yenilik, değişim, hem hayatımıza lezzet katar hem de köyümüze yani adetler getirir.
Yenilikler, gelişimler, hem bunları ortaya koyan için hem de toplum için bir toplumsal gelişme, kalkınma olarak görülmeli ve desteklenmelidir.
Eski köye yeni adetler getirmek kolay değil fakat başarı için gereklidir. Sizi eleştiri taşlarına tutsalar bile en büyük silahınız ve kalkanınızla, değişimci, yenilikçi ve gelişimci ruhunuzla başarıya ilerlersiniz.
Başarılı insanlar eğer ayak uyduracaksa yeniliklere ayak uydurur ve yeni gelişmelere, yeniliklere yelken açar.
“Her değişim yeniliğe, her yenilik de değişime kapı açar.”
Niyazi Fırat ERES
Başarılı insan yenilikçiliği ve gelişimciliği sayesinde kangrenleşmiş parçaları görür ve keser atar.
Yazan: Niyazi Fırat Eres
www.gencgelisim.com