Pythagoras, antik Yunanistan’ın Samos adasında doğmuştur ve antik dönemde önemli bir matematikçi, filozof ve bilgin olarak kabul edilir. Ancak, yaşamı ve çalışmaları hakkında kesin bilgiler mevcut değildir çünkü pek çok efsane ve efsanevi anlatım zamanla gerçeklerle birleşmiştir.
En önemli katkısı olan “Pythagoras teoremi” ile ün kazanmıştır. Bu teorem, bir dik üçgende, dik açının karşısındaki uzunluğun karesinin, diğer iki kenarın uzunluklarının karelerinin toplamına eşit olduğunu ifade eder. Eğer a, b ve c dik üçgenin kenarları olsun ve c hipotenüs (dik açının karşısındaki kenar) olsun, o zaman Pythagoras teoremi şu şekilde ifade edilir:
c^2 = a^2 + b^2
Pythagoras’ın çalışmaları, matematik ve geometri alanında büyük ilerlemeler sağlamıştır. Döneminde, sayılar, şekiller ve müzik arasında matematiksel ilişkileri araştıran Pythagoras ve takipçileri, önemli matematiksel keşifler yapmışlardır.
Aynı zamanda, Pythagoras öğretileriyle ünlü bir filozoftu ve dünya görüşü matematiksel düzen ve uyuma dayalıydı. Onun “sayılar arasında gizli bir düzen vardır” şeklindeki düşüncesi, matematiği evrensel bir prensip olarak görmesini yansıtır.
Ancak Pythagoras’ın kendisi hakkında bilgi eksikliği ve yazılı kaynakların zaman içinde kaybolması nedeniyle, pek çok hikaye ve mit onun yaşamını çevrelemiştir. Bu efsaneler onun mucizevi güçlere sahip olduğu, önce öğrencileriyle bir matematik okulu kurduğu ve daha sonra güçlü bir tarikat lideri olduğu gibi konuları içerir. Gerçekler ve mitler arasındaki sınırı çizmek bazen zor olabilir.
Sonuç olarak, Pythagoras’ın matematik ve filozofiye yaptığı katkılar onu antik dünyanın en etkili düşünürlerinden biri yapar. Onun teoremi bugün bile temel geometri derslerinde ve birçok pratik uygulamada kullanılmaktadır.
Pythagoras’ın kendine ait bir yazılı eseri günümüze ulaşmamıştır. Onun fikirleri ve öğretileri, öğrencileri ve takipçileri tarafından aktarılmış ve nesilden nesile sözlü olarak aktarılmıştır. Ancak, Pythagoras’ın eserlerinin tamamının yitip gitmiş olması, onunla ilgili bilgilerin doğruluğu ve eksiksizliği konusunda bazı zorluklara neden olmuştur.
Pythagoras ve Pythagoras Okulu, matematiksel ve felsefi çalışmalarını genellikle gizli ve seçkin bir grup içinde yürütmüşlerdir. Bu nedenle, yazılı kaynaklar sınırlı ve kısmi olmuş olabilir. Ayrıca, o dönemde bilginin özellikle sözlü olarak aktarıldığı ve yazılı kaynakların daha az olduğu unutulmamalıdır.
Pythagoras’ın hayatı ve öğretileri hakkında elimizdeki en güvenilir bilgiler genellikle sonraki yazarların eserlerine dayanır. Bu yazarlar arasında Herodot, Aristoteles, Platon, Diogenes Laertios gibi antik dönem tarihçi ve filozofları sayabiliriz.
Sonuç olarak, Pythagoras’ın doğrudan yazılı eserleri günümüze ulaşmamıştır, ancak matematik ve felsefede yaptığı katkılar, takipçileri tarafından aktarılarak ve diğer yazarlar tarafından anlatılarak günümüze kadar gelmiştir.