Ünlü besteci ve yorumcu Kayahan hayat veda etti. Ama şarkıları hep yaşayacak.
Kayahan Burada Yaşıyor Ama!
Yıllar önce zaman çok yavaş akardı. Kafamı kaldırıp duvarda asılı saate bakardım. Oturduğum yerde
bir saat vakit geçirdiğimi düşünürken maksimum beş dakikanın geçtiğini görünce sıkıntıdan ciğer
dolusu bir “of” çekerdim.
Yıllar öncesinden bahsediyorum… İnternetin çok yaygın olmadığı, akıllı telefonların hayal bile
edilemediği, televizyonda karıncalı görüntü izlenmesin diye balkondaki dandik antenin sağa – sola
çevrilip “Oldu mu?” diye aşağıya bağırıldığı, en net çeken kanalın Yunan kanalı olması nedeniyle
neredeyse Yunanca’yı sökecek kıvama gelindiği, kasetçalarlı radyonun bir bölümünde CD çaları da
varsa “havalı” ve “teknolojik” sayıldığı yıllardı…
“Ayvalık’ta” dediğim ama aslında Burhaniye ile Ayvalık arasında, Karaağaç’taki yazlığımızda doğal
ötesi bir hayat sürüyordum. Bir de beni kurallara boğan ve evden dışarı yalnız başıma çıkarmayan bir
babaya sahiptim. Al bakalım sana yaz tatili ve geçmeyen dakikalar…
Ne denizin mavisi, ne o zamanlar betonlaşmanın gerçekleşmediği yemyeşil karşı kıyılar, ne organik
peynir ve zeytinle dolu zengin kahvaltılar, ne de nefes aldığımda ciğerimi şenlendiren yumuşacık hava
benim Karaağaç’ı sevmeme yaramıyordu.
Tüm arkadaşlarım hep birlikte denize giderken, ben babamla gitmek zorundaydım. Şezlong da yoktu.
Saatlerce güneşin alnında sıkılarak yat. Kitap okumak istesen, boynunu kaldırıp rahatça da
okuyamıyorsun yattığın yerden.
Gece dışarı çıkmam yasaktı. Evde oturup terleyerek kitap üstüne kitap okuyup bitiriyordum. Artık öyle
sıkılmış ve bunalmıştım ki, odamın duvarlarına yazılar yazmaya başlamıştım.
Ne zaman isyan edecek gibi olsam, babam “Sen buranın kıymetini bilmiyorsun. Kayahan bile burada
sağlığına kavuştu. Gömeç’te yaşıyor biliyor musun?” derdi. Kayahan yaşardı tabii… Alırdı gitarını eline,
bestelerini yapardı sevgiyle… Zaten sevgi adamıydı. Ama işte o cennet gibi yer bana cehennem gibi
geliyordu o zamanlar…
Bir gün radyoda Kayahan’ın Gömeç için bestelediği şarkıyı duymuştum.
“Ateşe düştüm Ya Rab,
Gönül harap, ben harap,
İsmi dudaklarımda
Gömeç Sokakları’nda”
“Bir de buraya şarkı mı bestelemiş!” demiştim. Ve her isyanımda “Kayahan burada yaşıyor ama”
sözünü duymaktan gına gelmişti!
Yıllar sonra yazlığımıza gittiğimde farklı gördüm orayı. İnsanın cenneti de içindeydi demek ki… Belki de
özgürlüktü bizi mutlu eden. Özgürlüğümü hissettikçe burnum daha önce almadığı denizin tuzlu
kokusunu aldı… Özgürlüğümü hissettikçe sabah kahvaltısındaki keçi peynirinin tadı damağımı
şenlendirdi… Özgürlüğümü hissettikçe içtiğim bir yudum suya, yıldızların parıl parıl parlamasını
izlemeye doyamadım.“Gömeç” deyince Kayahan ve isyanım gelmiyordu artık aklıma. O, geçmişte kalmış bir anıydı. Artık
Kayahan’a bu cennet yer için beste yapması nedeniyle hak veriyordum.
Bugün büyük ustanın vefat haberini alınca, isyanım ve ilk gençlik zamanlarım gözümün önüne geldi.
O’nun anısı bende ne derinmiş meğer…
Işıklar içinde uyu..
*
Seran Muyan
www.gencgelisim.com