Zekâ şüphesiz bir bilme, anlama, yapma ve becerme yeteneğidir. Bir matematik problemini çözmek veya bir aleti kullanmasını öğrenmek, zekâyı gerektirir. Genellikle zekânın akıl ve sağduyudan farklı olduğu kabul edilir.
Zekâ bir soyutlama, hadiseler ve nesneler arasında ilişki kurma kabiliyetidir. Bir insan, temel konulardan ne kadar çok hoşlanıyorsa o kadar yüksek zekâ sahibidir. Günlük dedikodularla, aktüel konularla ilgilenenler, basit zekâlı insanlardır. Böyle insanlar, büyük bir yazar veya entelektüel olamaz. Filozoflar ve entelektüeller, varlığın aslını ve temelini araştırır, bütün insanları ilgilendiren konularla uğraşırlar. İnsanın bu dünyadaki yerini ve görevini tartışırlar. Düşünceleri evrensel bir nitelik kazanır ve insanlığa mal olur.
Durgun görünen çocukların, zekâca geriliğine hükmetmemeli. Bilakis böyle çocuklar çok zeki olabilir. Çok zeki çocuklar var ki zekâları ağır işler fakat en derin konuları kavrar. Zekâ testlerine de fazla güvenmemek lazımdır. Sorular tam standart hâle getirilmedikçe, zekâ testleri bir ölçü olmaz. Çocuklara bazı şeyleri ezberletmek, zekâyı göstermez. Onunla çok uğraştığı için bazı şeyleri çok daha kolay ve çabuk anlayıp yapabilir.
Çeşitli zekâ türlerinden bahsedebiliriz fakat en kolayı pratik ve teorik zekâ ayrımıdır. Ayrıca siyasal, sanatsal ve mistik zekâ vardır. Bazı insanlar günlük işlerde yeteneklidirler. Bazıları düşünce, bilim, sanat ve felsefe ile uğraşır ve basit günlük işler onlara zor gelir. Alışveriş kurnazlıklarını bilmezler, herkes onları kandırabilir. Bunlar bütün zekâlarını, yoğunlaştıkları işe verdikleri için, alanlarının dışında beceriksizdirler. Bilginlerin dalgınlıkları meşhurdur. Bazıları evine girerken, başkasının kapısını çalabilirler.
İnsanlar bireysel olarak farklı zekâlara sahiptirler. Bilgili ve becerikli olmak, zeki olmak demek değildir. Son zamanlarda, beynin iki yarım küresinin, farklı zekâların merkezleri olduğu anlaşılmıştır. Sağ lop, duygusal faaliyetlerin ve sanatın; sol lop, mantık ve dilin merkezidir. Okullarda okumakla, insanın zekâ seviyesi değişmez. Bir çoban bir profesör kadar zeki olabilir fakat uğraştıkları alan ve bilgileri farklıdır. Aklın toplumsal, zekânın ise bireysel bir özellik olduğu kabul ediliyor. Akıl, sağduyu ile eş anlamlıdır.
*
Cuma Özusan
Kaynak: Bilgece Yaşamak
www.gencgelisim.com