Hiperaktivite; heyecanlı, aktif, sosyal ama dikkatini yoğunlaştıramama ile belirgin bir kişilik özelliğidir. Hiperaktif çocukların iyi özellikleri, zeki, meraklı, hayal gücü geniş ve üretken olmaları; farklılıklarını öne çıkarabilen, liderlik özelliklerine ve grup kurma becerisine sahip, sosyal olmalarıdır. Genelde iyimser, insanlardan hoşlanan, tiplerdir. Fakat dalgınlık, dikkatsizlik, sakarlık gibi özellikleri onları hata yapmaya açık hale getirir.
Hiperaktif bir çocuk ergenlik döneminde; diğer ergenlere göre daha fazla problemi göğüslemek zorunda kalacaktır. Doğal olarak ailesi ile olan iletişiminde de daha fazla zorluklar yaşayacaktır. Ailelerin, çocuklarının Hiperaktif olup olmadığını ergenlik öncesinde fark edip yardım alması ergenlikte daha az sorunla atlatılmasına yardım edebilir.
Hiperaktif bir ergenin özellikleri daha çok dürtüsel; yani; çocuğun içinden gelen, isteyerek, bilerek yapmadığı fakat kontrol edemediği özelliklerdir. Bunlardan dolayı çocuğu sorumlu tutmak onu suçlamak ve cezalandırma yoluna gitmek uygun bir tutum değildir.
Bu çocukların okulda yaşayacakları başlıca sorunlar; bilgileri kaydedememe, eksik kaydetme veya yanlış kaydetme şeklindedir. Bunun nedeni ise, kişilik özellikleri olarak daima; yaptıkları işi bir an önce bitirme telaşı içinde, tekrar kontrol etmeye zaman ayırmadan yapmalarıdır. Bu özellikler, onların okul başarılarını olumsuz etkileyebilmektedir.
Birçok hiperaktif, yap denilen işin tersini yapma eğilimindedir. Hatta yapılmasının doğru olacağını düşündükleri zamanlarda bile bu tutumlarını devam ettirirler.
Zekâlarını üstüne vazife olmayan şeylerle ilgilenmek yönünde kullanır; enerjilerini gereksiz işlere harcarlar. Önceliklerini tayin edemezler. Örneğin; matematik imtihanına çalışacakken resim yapmaları gibi zamanlarını kötü kullanırlar.
Ailelerin en zorlandığı konular; ergenlikte ön plana çıkan ve gençleri uyuşturucu batağına kadar sürükleyebilen, onların aşırı merakıdır. Bu merak onları çok farklı gruplarla arkadaşlık etmelerine sebebiyet verebilir.
Ergenlerin bu dönemlerinde ait oldukları grubu veya arkadaşlarını ailelerinden üstün tutmaları doğal olsa da; bu durum hiperaktif bir ergende çok daha vahim sonuçlar doğurabilmektedir.
Hiperaktifler genelde yüksek frekansla konuşurlar veya yüksek volümle dinlerler. Çünkü beyne, güçlü uyaranın gitmesi durumunda anlayabiliyor veya idrak edebiliyorlar.
Bu gençlerin uzman kontrolünde yardıma ihtiyacı vardır. Çünkü çoğu zaman kendi kendilerine durması gereken yeri ve zamanı ayarlayamazlar. Kendilerini kontrol güçlüğü çekerler. Birçok zaman en son söylenecek lafı en başta söylerler.
Fakat ailelerin çocuklarına kendi görüşleriyle hiperaktif teşhisi koymaları uygun olmaz. Gerçek hiperaktif teşhisi, uzmanlarca konulur. Dikkatini yoğunlaştırması için yardımcı ilaçlar kullanılabilmektedir.
Hatice K. ERGİN
www.gencgelisim.com