Hristiyanlık, Roma İmparatorluğu’nda yayılmaya başladığında, bu yeni dinin kökenleri İsa Mesih’in öğretileri üzerine inşa edilmişti. İsa Mesih, M.S. 1. yüzyılda Filistin’de yaşamış bir peygamber olarak kabul edilir. İsa’nın vaazları ve mucizeleri, geniş bir takipçi kitlesi oluşturdu. Öğretilerinin temelinde sevgi, merhamet ve affetme gibi evrensel değerler yer alıyordu.
Hristiyanlık, İsa’nın ölümünden sonra, onun öğrencileri ve takipçileri tarafından İsa’nın mesajını yaymak için çaba göstermeye devam etti. İlk kiliseler kuruldu ve Hristiyanlık hızla yayıldı. Bu yayılış sürecinde Roma İmparatorluğu’nun farklı bölgelerine seyahat edildi ve Hristiyanlık, imparatorluğun ana dini haline geldi.
Hristiyanlığın yayılmasında bir dönüm noktası, Roma İmparatoru Konstantin’in 4. yüzyılda Hristiyanlığı kabul etmesiydi. Bu tarihten sonra, Hristiyanlık resmi bir dini statü kazandı ve imparatorluk genelinde desteklenmeye başlandı. Kiliseler inşa edildi, kutsal metinler toplandı ve Hristiyanlık, Roma İmparatorluğu’nun ana dini haline geldi. Bugün Hristiyanlık, dünya çapında geniş bir takipçi kitlesi olan bir din olarak varlığını sürdürmektedir1[1][2]234.