Türkler Beynin Sırrını Çözdü

0
933

“Beynin sol lobunun vücudun sağ bölgesi, sağ lobunun da vücudun sol bölgesini yönettiği yönündeki bilginin her durumda geçerli olmadığı ortaya konuldu.”

Bilkent Üniversitesi araştırmacıları, beyin üzerine yapılan çalışmalarını sürdürürken tüm dünyada bilgi değişikliğine yol açacak beyne dair yeni sırlar açığa çıkardı.

Bilinen gerçeklere göre beynin sol lobu vücudun sağ tarafını yönetirken, sağ lobu ise vücudun sol tarafını hareket ettirmektedir. Yani beyindeki sol lobda bir hasar meydana geldiğinde vücudun sağ tarafı tepkisiz kalır ve beyin bu bölgeyi yönetemez. Aynı durum sağ lob için de geçerlidir.

Son zamanlarda yapılan çalışmalar, bu bilginin her zaman geçerli olmadığını ortaya koydu. Bilkent Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ergin Atalay, Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Boyacı ve Yrd. Doç. Dr. Katja Doerschner başkanlığındaki ekip, beyin üzerindeki deneylerde bazı sonuçlara ulaştıklarını ifade etti. Deneylerde sağ tarafta gösterilen bir nesne için beynin sol kısmının harekete geçtiği bilgisinin aksine, beynin her iki yarım küresinde de hareketlenmeler olduğu görüldü. Yani her iki bölgede gerçekleşen hareketlerin beynin iki tarafında da işlendiği bilgisine ulaşıldı.

Varlığı, özellikleri ve sınırlarıyla tüm araştırmacılar tarafından en çok ilgi gören sistemlerden biri olan beyin için Prof. Dr. Ergin Atalay, deneylerinden elde ettikleri bulguları şu sözlerle ifade etti: “ Beynin nasıl gördüğünü, görüntüleri nasıl algıladığını anlamak için bazı deneyler yaptık. Dünyada bu konuda çok sayıda teori var. Bu deneylerde bazı temel teorilerin eksik olduğunu ortaya koyduk.

Bu teorilere göre, beynin iki tarafı bulunuyor. Beynin sağ tarafı, vücudumuzun sol tarafında meydana gelen olayları, sol tarafı ise sağ tarafındaki olayları algılıyor. Örneğin gözlerinizi diktiğiniz bir noktanın solunda bir şey gösterdiğinizde beynin sağ tarafında işleniyor. Ancak merkezimizde yapılan deneylerde sağ tarafta gösterilen bir nesnenin beynin hem sağ hem de sol tarafında işlendiği ortaya çıktı.”

Parlak ve Mat Cisimler

Atalay ve ekibinin bulguları sadece beynin sağ ve sol yarım küreleri ile sınırlı değil. Deneylerde beynin parlak ve mat cisimleri nasıl ayırdığı sorusuna yanıt olarak bilgisayar programı geliştirildi ve yeni teorik bilgiler açığa çıkartıldı. Beyni taklit eden yazılım sayesinde beynin bu iki durumun farkına varıp onları ayırt edebildiğine ilişkin sırlar çözülerek bilim dünyasına yeni bilgiler eklendi.

Atalar, araştırma sonuçlarının yurt içi ve yurt dışındaki konferanslarda bilim insanlarına duyurulduğunu ve büyük ilgi çektiğini söyledi.

Türk bilim adamlarınca yapılan bu çalışmalar uluslar arası bilim dergisi Pattern Recognition‘da da duyuruldu ve Türklerin yeni bir keşfi olan bu çalışmalar son derece dikkat çekti. Atalar, “

Burada beynin bu iki durumu nasıl ayırt ettiğini ortaya koyduk. Parlak cisimle mat cisimleri aynen beynin algıladığı gibi ayırt eden bilgisayar programı geliştirdik. Bir bakıma beyni taklit eden bir bilgisayar programı oldu. Bu yazılım, bir resmin parlak ya da mat olup olmadığını anlıyor. Esasında bu çok karmaşık bir algoritma. Belki bir fotoğraf makinesinde bir düğmeye bastığınız zaman yüz tanıyabiliyor. Piyasadaki tüm fotoğraf makinelerinde bu fikir var. Bu beynin yüzü nasıl algıladığının ortaya çıkışıyla yapılmış bir icat. Eğer bunun benzeri gibi parlak ya da mat bir cismin bulunması ve bunun genel kullanıma sunulması gerekiyorsa burada geliştirdiğimiz algoritma kullanılacaktır artık.” sözleriyle de çalışma sonucunun önemini ortaya koydu.

 

 

Emel Topçu

emeltpc@gmail.com

LEAVE A REPLY

Lütfen yorumunuzu giriniz
Lütfen adınızı yazınız