– Hadi, hadi, demiş, oradan korka korka başını çıkarıp durma; acıdım sana. O delikten çık, şu deliğe gir. İçeride kelle kelle kaşarlar, bir ambar dolusu da buğday var; afiyetle yer, sağlığıma dua edersin. Bir müddet yine uyuklar gibi bekledikten sonra bakmış ki berikinden yine hareket yok.
– Ne duruyorsun, dediğimi yapsana!
Fare ezile büzüle cevap vermiş:
– Kusura bakma; ama yapamayacağım.
-Neden, demiş kedi.
Fare şöyle mukabelede bulunmuş:
– Bana o delikten çık, şu deliğe gir; kaşar peyniri, buğday var, afiyetle ye diyorsun. Bakıyorum teklifine; külfet küçük, nimet büyük!.. Bu işte mutlaka bir b..luk var!
Mehmet Akbulut
www.gencgelisim.com