İnsanlar birbirlerine sevgili olur da
Hep bedenlere bakar durur
Bendenlerin yaşı, uyumu sorgulanır.
Başkaları bakar da dıştan hep yargılarda bulunur.
Yaşı küçük , yaşı büyük , davul dengi dengine vurur deye deye şartlandırırlar aşkları,
Korkuturlar aşıkları.
Ne bedendedir kalbin uyumu, ne yaştadır ruhun uygunu.
Seviyormusun birini? Diliyormusun haykırmak çığlık atan martılar gibi sevdiğini?
Söyle o zaman .
Kime neymiş bedeni ne renk,
Kime neymiş dünyada yaşadığı yılların senesi.
İçin ne söylüyor karşındaki gözlere bakarken,
Kalbin ne diyor eline dokununca.
Dinle içinden gelen sesleri, gözlerinin seçtiğini.
Bekleme boşa, yaşların dengiyle gelecek diye sevgilerin en güzeli.
İtme elinin tersiyle el alem sevdiğimi onaylamaz düşüncesiyle.
Sevdik, sevdik de, eller alemler küçük görür ,yargılar ,güler diye kahkahalarla , söyleyemedik en derinlerden şelaleler gibi çoşan aşk kelimelerini.
Dile getiremedik istediğimiz gibi sevdiğimize ,gözlerimizden bedenimize akan çoşkulu sevgi dolu hisleri.
Sarılamadık doya doya kimler ne der uğruna.
Dokunamadık birbirimize ,”annem babam anlamaz ,seni hayatımda tutmaz”, kalıpları uğruna .
Oysa ben çok sevmiştim seni.
Geceleri, seni görmek uğruna, çıktığım her bir macera,
Belki de bir başkaldırıydı aslında gerçek sevgiyi anlamayanlara.
Yaşayamayanlar çılgınlar gibi sevgilerini, notaların içinde kaybolan kelimeler gibi.
Belki de bir adımdı benden sana yazdığım her bir şiir defalarca.
Belki de çok sevmişim seni sonsuz çığlıkların kahkahalara dönüşmeye çabaladığı saatler boyunca.
Belki de dünyayı değiştirecek uyumduk ikimiz cesaret edip dokunabilseydin dudaklarıma.
Hep bedenlere bakar durur
Bendenlerin yaşı, uyumu sorgulanır.
Başkaları bakar da dıştan hep yargılarda bulunur.
Yaşı küçük , yaşı büyük , davul dengi dengine vurur deye deye şartlandırırlar aşkları,
Korkuturlar aşıkları.
Ne bedendedir kalbin uyumu, ne yaştadır ruhun uygunu.
Seviyormusun birini? Diliyormusun haykırmak çığlık atan martılar gibi sevdiğini?
Söyle o zaman .
Kime neymiş bedeni ne renk,
Kime neymiş dünyada yaşadığı yılların senesi.
İçin ne söylüyor karşındaki gözlere bakarken,
Kalbin ne diyor eline dokununca.
Dinle içinden gelen sesleri, gözlerinin seçtiğini.
Bekleme boşa, yaşların dengiyle gelecek diye sevgilerin en güzeli.
İtme elinin tersiyle el alem sevdiğimi onaylamaz düşüncesiyle.
Sevdik, sevdik de, eller alemler küçük görür ,yargılar ,güler diye kahkahalarla , söyleyemedik en derinlerden şelaleler gibi çoşan aşk kelimelerini.
Dile getiremedik istediğimiz gibi sevdiğimize ,gözlerimizden bedenimize akan çoşkulu sevgi dolu hisleri.
Sarılamadık doya doya kimler ne der uğruna.
Dokunamadık birbirimize ,”annem babam anlamaz ,seni hayatımda tutmaz”, kalıpları uğruna .
Oysa ben çok sevmiştim seni.
Geceleri, seni görmek uğruna, çıktığım her bir macera,
Belki de bir başkaldırıydı aslında gerçek sevgiyi anlamayanlara.
Yaşayamayanlar çılgınlar gibi sevgilerini, notaların içinde kaybolan kelimeler gibi.
Belki de bir adımdı benden sana yazdığım her bir şiir defalarca.
Belki de çok sevmişim seni sonsuz çığlıkların kahkahalara dönüşmeye çabaladığı saatler boyunca.
Belki de dünyayı değiştirecek uyumduk ikimiz cesaret edip dokunabilseydin dudaklarıma.
Belki de değil,
Seni seviyorum sanırım
Vazgeçemiyorum ne kadar kendimi zorlayıp sana kızmaya çalışsam da.
Seni seviyorum sanırım
Vazgeçemiyorum ne kadar kendimi zorlayıp sana kızmaya çalışsam da.
*
Nazime Önder
www.gencgelisim.com