IŞIK SİGORTA Genel Müdürü Recep Koçak ile Söyleşi:
1- Çok önemli bir kuruluşta yöneticisiniz. Öncelikle, iş hayatınızdaki başarınızı neye borçlusunuz?
İş hayatımdaki başarımda planlı çalışmamın ve yaptığım işi sevmemin önemi çok fazladır. Zira yaptığınız işi sevmezseniz, başarılı olmanız mümkün değildir. Düzenli bir aile hayatının da iş hayatındaki payı yadsınamaz. İş hayatım boyunca mesai arkadaşlarıma değer verdim, yetki devretmekten kaçınmadım. Başarılı olabilmek için piyasada olup biteni yakından takip etmek, doğru bildiğinizden şaşmamak yani ilkeli olmak, belli bir noktaya odaklanmak ve tevazuyu elden bırakmadan çalışmak, çok çalışmak gerekiyor. Ben de elimden geldiği kadar bunları uygulamaya çalıştım.
2- Ülkemiz hızla büyüyen ve gelişen bir ülke. Gençlerimiz bu hıza ayak uydurmak için neler yapmalı?
Hayatta bazı zorluklar olabilir, ama bu zorluklar gençleri kesinlikle hedefinden caydırmasın. Gençler hedeflerini yüksek koymalı ve o hedefe ulaşmak için azimle çalışmalılar. Gençler, dürüst, çalışkan, yenilikçi, öğrenmeye hevesli, araştırmacı olmalı ve teknolojiyi yakından takip etmeliler. Günümüzde fark yaratanın bir adım önde olacağını unutmamak gerekiyor. Fark yaratmak için de, bu özellikler mutlaka her gencimizde bulunmalı. Gençlere özellikle tavsiyem; dürüst olsunlar ve çok çalışsınlar. İşte o zaman başarı kendiliğinden gelir.
3- Başarılı insanları diğerlerinden ayıran farklar neler sizce?
Başarılı insan, her şeyden önce çok çalışan insandır. Nadiren şikayet eder, başkalarının performans göstermesini isterler, ama kendileri sıra dışı performans gösterirler. Sürekli ve üst düzeyde başarının ilk adımı, çok çalışmanın işe yaradığını bilmektir. Başarılı insanlar inanılmaz derecede meraklı ve öğrenmeye heveslidirler. Çalışırlar, soru sorarlar ve çok okurlar. Başarılı insanların çoğu, okulda başarı göstermişse de farkları, öğrendiklerini uygulamaları ya da bunlardan yararlanmalarıdır. Sürekli başarı, verileni ezberlemek değil, bilgiyi alıp yeni ve önemli biçimlerde yaratmak, yapılandırmak ya da uygulamaktır. Başarılı insanlar, her şeyi en ince ayrıntısına kadar öğrenmek isterler. Başarılı insan çevreye kulak veren, doğru bilgiyi alıp iş hayatında uygulayan insandır. Kendisini geliştiren ve asla vazgeçmeyen insandır. Gerçekten başarılı insanlar, kişilikleri, liderlik ve yönetim becerilerinin yanı sıra, yaşamın her tür detayı ile ince ince uğraşırlar. Bir ilişki ya da iş anlaşması bozulduğunda, bundan ders alabileceklerini düşünür, bir dahaki sefere daha iyisini yapacaklarını umarlar. Hatalara müsamaha göstermezler, onları düzeltirler. Tavsiye isterler, denerler, uzmanlara ve amatörlere danışırlar, her zaman daha iyi, hızlı ve ucuz bir çözüm ararlar. Kendilerine güvenirler ve sorumluluk alırlar. Yine başarılı insanlar, suçlanma endişesi taşımazlar ve şikayet ederek zaman kaybetmezler. Kararlarını verip yollarına devam ederler. Başarılı insanlar inisiyatif alırlar ve başarının sorumluluklarını kabullenir, stres ya da karmaşa zamanlarında bile soğukkanlılıklarını korur, zamanlamanın, mizahın ve sabrın değerini bilir, doğru sorular sorar ve sağlam kararlar verirler. Başarılı insanlar, zamanı boşa harcamaz, kullanırlar. Geleceği görürler, değişikliklere dikkat eder ve başkalarının gözünden kaçan nüansları görürler. Teknoloji, yeni bir rakip ya da ekonomik durumdaki bir değişiklik, ayarlama yapılmasını gerektiriyorsa, ilk ve en hızlı tepkiyi veren onlardır. Bu özellikler bir arada olduklarında işe yarar ve başarılı insanlara ciddi avantaj kazandırır. Öğrenmeye doymayan insanlar olduklarından, değişime akıllıca tepki verebilirler. Kişisel ilişkileri güçlü olduğundan, işler kötü gittiğinde başvurabilecekleri iyi danışmanları ve “iyimser düşünce stokları” vardır. Son olarak, bu özelliklerin hiçbiri genetik değildir, öğrenilebilir.
4- Hedeflerinizi nasıl belirliyorsunuz? Gerçekleştirmek için nasıl bir yol takip ediyorsunuz?
İstatistiklere göre hedefi olan insan oranı %3, hedefi olmayanların oranı %97.
Ayrıca kendisine hedef koyan bu %3’den sadece %1’i hedefini takip ediyor. İnsanımızın hedef bilincini gösteren bu çarpıcı göstergeler, gittiğimiz yol ve ileride olabilecek muhtemel gelişmeler hakkında bize bazı mesajlar veriyor. Kendiniz için belirlediğiniz doğru bir hedefiniz yoksa başkalarının belirlediği yanlış hedeflere katkı sağlıyor olabilirsiniz. Bu nedenle ulaşmaya çalıştığımız hedeflerimize dikkat etmeliyiz. Şayet siz bir yolu takip ediyorsanız, bilinçli veya bilinçsiz, doğal olarak, o yolun götürdüğü hedefe ulaşırsınız. Fakat gerçekten üzerinde yürüdüğü, ilerlediği yolu fark eden insan sayısının fazla olmadığını kolayca görürsünüz. Hedeflerimizi nasıl belirlediğimize gelince: Hedef belirlerken mutlaka yazılı, paylaşımcı, ölçülebilir, iddialı, zamanı planlanmış, açık ve gerçekleştirilebilir olmasına dikkat etmek gerekir.
Yukarıda belirttiğim doğrultuda hedefler belirlendikten sonra ise, bu hedefleri ekibe uygun şekilde dağıtmak, herkesin kapasiteleri, potansiyelleri, yapabilirlikleri ölçüsünde hedef dağılımını yapmak ve son günlere bırakmadan kendimiz ve ekibimizle birlikte düzenli olarak takip etmek hedeflerin gerçekleştirilmesi hususunda atılacak çok önemli bir adımdır. Bu şekilde hedef dağılımını adil ve analitik bir şekilde gerçekleştirebilen ekipler hedeflere ulaşmada çok zorluk yaşamazlar. Süreç içerisinde gidişatı görebilirler, gerekli önlemleri alabilirler, gerektiği durumlarda yönetimlerini uyarabilirler. Burada mühim olan hedeflerin ekibinize uygun olarak bölünmesi ve düzenli takip edilmesidir.
5- Işık Sigortanın öyküsünü kısaca anlatabilir misiniz?
Işık Sigorta, 1995 yılında 200.000 TL ödenmiş sermaye ile kurulmuştur. Kuruluşunun ilk gününden itibaren sigorta bilincinin daha geniş kitleler tarafından algılanmasını, böylece sektörün büyümesine katkıda bulunmayı ve fayda yaratmayı bir misyon olarak benimsemiştir. Şirketimiz kuruluşundan itibaren yarattığı güven ve yüksek performansın etkisiyle sigorta sektörünün en önemli oyuncuları arasına girmeyi başarmıştır. Devam eden yıllarda sermaye artırımına gidilerek en son olarak 2008 yılında yapılan Olağan Genel Kurul Toplantı’sında şirketin sermayesi 60.000.000.- TL’ye çıkarılmıştır. Bu arada, 2005 yılında ortaklık yapısı içinde Bank Asya’nın hisse oranının %65’e çıkması şirketi daha da güçlendiren başka bir unsur olmuştur.
Yurt çapında 571 yetkili acente, Asya Katılım Bankası Genel Müdürlük ve 201 şube, Albaraka Türk Katılım Bankası Genel Müdürlük ve 122 şube, Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürlük ve 185 şube, Anadolubank Genel Müdürlük ve 89 şube ve Aktifbank Genel Müdürlüğü olmak üzere toplam 1172 noktada müşterilerine hizmet vermektedir.
6- Işık Sigorta, gelecekte neleri hedefliyor?
Sektörün ve müşterinin ihtiyaçlarına en uygun ürünleri oluşturmak ve acentelerinin güvenebilecekleri, ticari hayatları boyunca iş ortaklığı yapabilecekleri bir kurum olmak, Işık Sigorta’nın öncelikli hedefleri arasındadır.
Şirketimizin önümüzdeki yıllardaki hedefi acente ve müşterilerine kaliteli hizmet veren şirket konumunu sürdürmek ve pekiştirmek olacaktır. Belli ürünlerde ilk akla gelen şirketlerden birisi olmak için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Önceliğimiz alt yapımızı daha da güçlendirmek ve acente-müşteri ilişkilerimizi kalite esası üzerine oturtmaktır. Kısa dönemi kapsayan büyüme stratejileri, şirketleri sağlıksız ve tehlikeli süreçlerle karşı karşıya bırakabilmektedir. Kurulduğu günden bugüne kadar hedefimiz sağlıklı, acente ve müşteri memnuniyetinin üst düzeyde olduğu, ayağı yere sağlam basan, sürekli kârlılık hedefleyen bir şirket olmaktır.
7- Son olarak gençlere söylemek istedikleriniz nelerdir?
Herhangi bir sektörde kariyer yapmak isteyen gençlere tavsiyemiz, nasıl bir işte çalışmak istediklerinin kararını henüz üniversite tercihleri esnasında vermeleridir. Zira sadece üniversiteli olmak adına yapacakları tercih, gelecekteki mesleklerini de belirleyici olacaktır. İşinde başarılı olabilmenin ilk şartı, yaptığınız işi sevmekle başlar. Sevilmeden yapılan iş, ne kariyer ne de mutluluk getirir. Gençler sevdikleri işleri yapmalı, o iş üzerinde yoğunlaşmalı, yapacakları işi iyi araştırmalı ve odaklanmalı. Takım ruhuyla çalışan, sevgi dolu olan, kâlbini ve beynini kullanan bir kişinin başarılı olmaması mümkün değildir. Yine gençlere nasihatım insanları sevmelerini, onlar için faydalı işler yapmaya çalışmalarını bu şekilde davranmalarının onların motivasyonunu yükselteceğini söylemek isterim. Üniversite döneminde iş hayatına alışmak için staj imkanlarını iyi değerlendirmelerini önermekteyim. Yapılan stajlar, okulda alınan teorik bilgilerin, pratik uygulama ile zenginleşmesini sağlayıp, ilerideki iş hayatına adapte olmayı kolaylaştıracaktır.
8- Kısa bir özgeçmişinizi rica edebilir miyiz?
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Bölümü’nden mezun oldum. 1993 yılında Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigorta Denetleme Kurulu’nda Murakıp olarak çalışma hayatına başladım. 1996-2002 yılları arasında Sigorta Denetleme Uzmanı olarak kamuda çalıştım. 1997 yılında sigortacılık konusunda araştırma ve inceleme yapmak üzere geçici görevli olarak İngiltere’de bulundum. 1998-1999 yıllarında Marmara Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık Yüksek Okulu’nda Öğretim Görevlisi olarak Sigorta Muhasebesi derslerine girdim. 2002 yılında Işık Sigorta A.Ş.’de Genel Müdür Yardımcısı olarak göreve başladım ve 2004 yılından itibaren Işık Sigorta Yönetim Kurulu Üyeliği ve Genel Müdürlük görevini yürütmekteyim. Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği’nde 2005-2007 yılları arasında Muhasip Üye, 2009 yılından bu yana Yönetim Kurulu Üyesi, 2005 yılından itibaren Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş.’de Denetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmaktayım. 2011 yılında Asya Emeklilik A.Ş. de Genel Müdür olarak görev aldım. 2012 yılı nisan ayından itibaren Asya Katılım Bankası A.Ş.’de Yönetim Kurulu Üyeliği de yapmaktayım. 20 Eylül 2012 tarihinde yapılan Türkiye Sigorta Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği’nin (TSREŞB ) Seçimli Olağanüstü Genel Kurulu’nda TSREŞB’nin başkanı seçildim.
Adem Özbay
ademozbaya@gmail.com
